Ankara
BBC’nin haberine göre, New York'taki Doğa Tarihi Müzesi'nde araştırman Jesse Delia ve ABD'deki Duke Üniversitesi’nden Carlos Taboada, çalışkan ve uyuyan haldeki hayvanlara değişik dalavere boylarında kudret vererek, günlerini tropik alanlarda uyuyarak nâkil cam kurbağalarının karaciğerlerinde koku toplayabildiğini keşfetti.
Araştırmacılar, böylelikle kurbağaların karaciğerinin boyutunun az daha dü katına çıkarak saydamlaşabildiklerini belirtti.
Kurbağaların ortak halde alyuvarların yüzdelik 89'unu karaciğerde toplayıp koku dolaşımından çıkardığını kaydeden Delia, bu durumun şişman ortak pıhtıya etmen olmaksızın dolaşımın bitmeme ettiğini anlattı.
Delia, “Cam kurbağaları dar çevirirseniz, kalbin öylelikle attığını izleyebilirsiniz. Deri ve kastan ötesini görebilirsiniz, döl yatağı boşluğunun bir çok hakkıyla saydamdır.” dedi.
Araştırmada kurbağaların, akşamları avlanmak yahut eşleşmek düşüncesince çalışkan bir vaziyete ulaştığında alyuvarları gine dolaşıma soktuğu ve karaciğerini emektar biçimine döndürdüğü aktarıldı.
Cam kurbağalarının yaralanmaları kabilinden muktezi hallerde kanlarını pıhtılaştırabildiğini kaydeden Taboada, hakeza ortak vakası cam kurbağanın “süper gücü” yerine yorumladı.
Yırtıcı hayvanların dikkatinden uzaklaşmak düşüncesince çıkarlarını yüzdelik 61 oranında saydamlaştıran cam kurbağalarının şahıslarda koku pıhtılaşması sorununu idrak etmek düşüncesince ortak iz olabildiği belirtildi.
Ancak araştırmacılar, bu bilgiyi insanoğlu tıbbında tatbik uygulamaya aktarmanın onlarca sene sürebileceği dair uyarıda bulundu.
Araştırma, bilgelik dergisi Science'ta yayımlandı.