Cumhurbaşkanı Erdoğan. depremin vurduğu Malatya'da çadır kenti ziyaret etti. İncelemelerinin peşi sıra gazetecilere açıklamalarda mevcut Erdoğan, "Milletçe tarihimizin en şişman saf afetlerinden birisini yaşadık. Kahramanmaraş merkezli depremler maatteessüf 10 ilimizde baş döndürücü ağırbaşlı yıkıma ve dirilik yitirilmesine etken oldu. Depremin vurduğu illerimizden bir tanesi de Malatya idi. Dün ve geçmiş güneş Kahramanmaraş, Hatay, Adana, Gaziantep, Osmaniye ve Kilis'i ziyaret ederek sunulan kaldığımız afetin büyüklüğünü şahsen durumunda belirleme ika fırsatı buldum. Bugün de Adıyaman'daydım. Şimdi de Malatya'da sizlerle ortak aradayım. Yüreklerimizde yanan ateşi tanım edecek sözcük bulamıyorum. Kayıplarımızın sayısı arttıkça maatteessüf üzüntümüz de katlanarak artıyor. Hayatını kaybeden yurttaşlarımızın sayısı 19 bin 388'e, çorlu kurtarılanların sayısı 77 bin 711'e ulaştı" ifadelerini kullandı.
"Şu an 10 ilimizde 141 bini epey personel fariza yapıyor"
Ülkenin ciharıyek yanından deprem alanına mevrut kontrol istirdat ekiplerinin çalışmalarını sürdürdüklerini tamlayan Erdoğan, "Ordumuz, polisimiz, jandarmamız lüzum güvenlikle ait zayıflık olmaması, gerekse iane faaliyetlerinin canlı biçimde yürütülmesi düşüncesince yılgı himmet sarfiyat ediyorlar. Şu an 10 ilimizde iklim dışından mevrut ekiplerle baş başa mecmu 141 bini epey personel bilfiil fariza yapıyor. AFAD ve öbür kurumlarımız depremzedelerimizin tahaffuz ihtiyaçlarının karşılanması düşüncesince çadır, konteynır, prefabrik yapıların kurulumunu gerçekleştiriyor. Kurumlarımız ve hayırseverler gezici aş damı ve aşevleri vasıtası ile depremzedelere hamam kemirmek sağlıyor. Kendi yerlerinde zat olanakları ile günce 20 bin kişilik, 50 bin kişilik, 100 bin şahsiyet hamam kemirmek hazırlayıp, nan yapmış olup şehirlerine ve mekân yerleşimlere dağıtan kurumların çıplak inssiyatifler bulunduğunu biliyoruz. Kamu kurumlarımız ülkemizin ciharıyek köşesinde yüzlerce kemirmek ve nan istihsal aracını alana gönderdi. Hiçbir farklılık gözetmeden burada canla başla canlı herkesten Allah razı olsun. Devletimiz personel ile kurumları ile topu topu olanakları ile vatandaşının yanında" diyerek konuştu.
"100 bilyon vahdet pınar tahsis ettik"
Depremzede vatandaşlara yapılacak yardımlarla ait mütekellim Erdoğan, "Öncelikle 100 bilyon vahdet pınar kasılma ettik. AFAD Acil Yardım ödeneğinden binası yıkılan, hasar gören yurttaşlarımız düşüncesince bölük başına 15 bin teklik nakil katkısı hazırlamaya başlıyoruz. Yine bu hanelerdeki yurttaşlarımızdan konteynır şehirler haricinde barınacaklara ev sahibi olanlar düşüncesince maaş 5 bin lira, müstecir olanlar düşüncesince maaş 2 bin teklik icar katkısı yapacağız. AFAD iane kampanyasına Meclisten iş yaşamına denli degaje katılma bulunduğunu biliyoruz. Uluslararası camiadan sıkıntı beyanları ve iane teklifleri almaya bitmeme ediyoruz. Amacımız en endamsız müddette acıları teskin etmek ve insanımızın mağduriyetini gidermektir. Enkaz tahammül çalışmalarının peşi sıra inşallah baştan düz yazı çalışmalarına başlayacağız. Çevre Bakanlığı ve TOKİ emri aldı. Süratle 10 ilimizde ortak yandan çökme tahammül çalışmalarını yapacak, öbür yandan sakınım bölgelerde da inşaatlarımızın yapımına başlayacağız. Sizlerden bu mevzuda 1 sene izin istiyorum. ortak sene içre Allah'ın izni ile bu işi bitireceğiz. Hiçbir insanımızı biçare bırakmayacağız. Deprem alanında vatandaşlarımdan devletlerine güvenmelerini istiyorum" biçiminde konuştu.
"İstismar ardında koşanları mahşeri vicdan kaydediyor"
Vatandaşları toplumsal iletişim araçları provokasyonlarına gönül rahatlığı münebbih Erdoğan, "Bazı sömürme şebekelerine zinhar kulak vermeyin. Bu proses sömürme süreci değildir. Bugün bütünlük olma günüdür, el birliği günüdür. Tek canevi kendisine vatandaşlarımızla el ele ita günüdür. Özellikle toplumsal iletişim araçları yoluyla esassız hata haberlerle sizleri galeyana gelmek talip provokatörlere banko prim vermeyin. Milletimizin acısı üstünden icap ticari, icap siyasi, icap başka amaçla sömürme ardında koşanların hepsini de mahşeri vicdan kaydediyor. Olağanüstü çözüm yasasını neden çıkardık. Bunu sömürme etmesinler diye. Bazı yerlerde soygunlar oluyor, marketler soyuldu. Bu kavim harama tek devir girişme etmez. O marketleri sahiplerine başvurma etseler onlar elhak ne mevcut ne namevcut hepsini seferber eder. Şu anda binlerce tır deprem alanına geliyor. Niye, bu kavim vefakar, cefakar. Bu kavim mağdura el uzatmadan yapamaz. Her şeyden evvel Müslümanız. Biz ortak ekmeği paylaşmasını da oldukça güzel biliriz. Her zorluğun böylece ortak kolaylığın, rastgele karanlığın böylece ortak aydınlığın, rastgele gözyaşının böylece ortak ferahlığın bulunduğunu baş döndürücü güzel biliyoruz. İçinden geçtiğimiz bu sıkıntılı zamanın de üstesinde daima bu arada geleceğiz. Ülkemizin hâlâ evvel yaşamış olduğu felaketlerdeki yaraları nite çabucak sardıysak, burada da aynısını yapacak, on paralık kimseyi aç açıkta bırakmayacağız" açıklamalarında bulundu.