İstanbul
Anadolu Ajansı (AA), fukara depremzede evlatların ortak vakıf çeşidinden İstanbul'a getirilmiş olduğu iddiasına ilişkin, hayırseverlerce Beykoz Çavuşbaşı Mahallesi'nde kendilerine ev tahsis edilen ortak takım Suriyeli babasız çocuk ve annelerini görüntüledi.
Kendilerini "Yetim Hamileri" adına adlandıran grubun üyesi Aynur Akdeniz, bahis konusu iddialara ilişikli AA muhabirine icra ettiği açıklamada, eş üyeleri, akrabaları ve arkadaşlarından oluşan grubun, çocuk ve anneler ilkin kazanmak kıl payı desteğe gereksinimi olanları beslemek düşüncesince fahri çalıştığını anlattı.
Suriyeli kollar ve annelerine 6 senedir asistan olduklarını, herhangi ortak ay derneşik adına kiralarını ve faturalarını ödediklerini, gereksinimlerini karşıladıklarını tamlayan Akdeniz, "Zaten 6 senedir tanıdığımız, bağımız bulunan bu kişilere, depremde maatteessüf evlerinin ciddi hasarlı olup sokakta kalmalarından ötürü koyun açmamız gerekiyordu. Onların bu ihtiyacını giderebilmek düşüncesince grubumuzdaki gönüllülerimizin yazlıklarını açmalarıyla el birliğiyle onların kalabalığını kaldırabilecek biçimde evleri açtık ve onları İstanbul'a getirmeye mücahede gösterdik. Çok şükür şu anda da barınacakları, şen yaşayacakları ortak ortamları var." sanarak konuştu.
Çocuklarla annelerini çelimsiz müddet düşüncesince İstanbul'a getirdiklerini, burada temelli olmayacaklarını dile getiren Akdeniz, "Hatay'da henüz evvel onlara sağladığımız olanak kabil bitmeme edebilecekleri ortak çatı arayışı içerisindeyiz. Tekrar onların, herhangi ortak ana ve çocuğunun ortak arada yaşayabileceği ortamı terazi niyetindeyiz. Hatay'daki gidişat herkesçe malum. Maalesef oraya art devir aşırı beklenen gözükmüyor benzeyen sürede şartlardan dolayı. Ondan ötürü da şu anda aradığımız yapılar önemsiz şehirlerde." ifadelerini kullandı.
"Çocukların fukara oldukları ve İstanbul'a ortak vakıf çeşidinden getirildikleri" iddialarına ilişikli mütekellim Akdeniz, "Tamamı asılsız. Bu iddiaların ortaya atılması bizi hoppadak yordu. Bu asılsız gelişmeleri ne amaçla yapıyorlar anlamış değiliz. Bunların hepsinin ödence davalarını şu anda başlattık. Hepsi kendince zeval duyurusunda bulunduk. Onlardan aldığımız tazminatlarla bu evlatların gelecekleri düşüncesince yatırımlar yapacağız." dedi.
Akdeniz, çocuklarla tanıştıklarında çoğunun babasının Suriye'deki muharebede öldüğünü, bazılarının da maraz zımnında ölüm ettiğini öğrendiklerini aktararak, tutunacak dalları olamayan çocuklarla annelerine koyun açtıklarını, 6 yılda eş kabil olduklarını dile getirdi.
Depremden ortak hafta evvel de Hatay'a tedricen ana ve çocuklarla ortak araya geldiklerini tamlayan Akdeniz, bu iane faaliyetinin hoppadak tahaffuz ihtiyacını karşılamaktan ibaret olmadığını, evlatların dobra ortak yetişek almaları düşüncesince de dayanak noktası olduklarını söyledi.
Depremin peşi sıra ana ve evlatların bölgeden çıkarken AFAD görevlilerine, buradan ayrıldıklarına müteallik bilim verdiklerini aktaran Akdeniz, şunları kaydetti:
"Orada kalırken Sosyal Hizmetlere ilişikli ortak kurumda değillerdi. Yani Sosyal Hizmetlerden getirilmiş biricik çocuk bulunmayan burada. Onlar elhak orada pırtı altındaydılar. Buraya da dirimsel gelmez Sosyal Hizmetleri de eve çağırıp, 'Burada babası sıfır kollar var.' duyurusunu yapıp, pırtı dibine aldırdıktan sonraları herhangi ortak birtanesini kaymakamlığa götürdük. Orada da göz boncuğu birim kaydettirdik. Hatta depremzede oldukları düşüncesince toplumsal yardımlaşmadan onlara maruz toplumsal katkısı da önceki güneş bankadan herhangi ortak daim beraberce herhangi ortak eş düşüncesince gidip aldık."
Akdeniz, evlatların cemaatlere verildiği iddialarına ilişikli ise şunları söyledi:
"Yetim Hamileri grubu 100 insandan oluşuyor. Aramızda cemaate ve tarikata mensubiyeti bulunan göz boncuğu kimesne yok. Bulunduğumuz ev de gine Yetim Hamileri grubundan ortak gönüllümüzün evi, o gönüllümüzün veya bulunmuş olduğu sitenin de göz boncuğu tarikata mensubiyeti yok. Burada bu söylentiler ne amaçla çıktı, ne söylemeye çalışıyorlar, bunu anlamlandıramadığımız kabil bunu delillendiremezler de zira hiçbirimizin banko topluluk ve tarikatla alakası yok."
Suriyeli 13 yaşındaki Abdullwahap Kourani, sekizinci sınıfta okuduğunu ve LGS sınavına hazırlandığını, 5 kardeşi henüz bulunduğunu aktardı.
Deprem zımnında 1 hafta evvel anası ve kardeşleriyle Yetim Hamileri grubu marifetiyle İstanbul'a geldiklerini aktaran Kourani, "2017'nin dördüncü ayından bu yana bizlere iane ediyorlardı. Bizi görüşme ediyorlar, hediyeler veriyorlar. Bizi depremden kurtardılar. Onlara aşırı teşekkürname ediyoruz." dedi.
Kourani, depremde kaldıkları yapının yıkılmadığını, hariç çıkabildiklerini belirterek, "(Türkiye'de) 7 senedir buradayız. Babamı burada kaybettim kanserden dolayı. Babam öldükten sonraları yurttaşlık aldık. Annem Arapça öğretmeni." sanarak konuştu.