Elazığ
Elazığ'da beşinci sınıf mezunuyken 45 yaşından sonraları sağlıksız artan eğitimini sürdürmeye değişmeyen sağlayan Zülfiye Yerlikaya, 54'ünde üniversiteli oldu.
Yerlikaya, ilkokuldan sonraları ailesinin talebiyle eğitimini yarıda bıraktı. Okuma arzusu ortamında düğüm artan Yerlikaya, evlendikten sonraları 3 çocuğunu okutarak hayalini onlarla yapmak istedi.
Kardeşi Binbaşı Zafer Kılıç'ın Türk Silahlı Kuvvetlerinin Irak'ın kuzeyinde 2008 senesinde düzenlemiş olduğu "Güneş Operasyonu"nda martir olmasının arkası sıra devletin sunmuş olduğu imkanla ortak amme kurumunda çalışmaya başladı.
Zülfiye Yerlikaya, bu süreçte kendisini imar etmek düşüncesince geçmiş elektronik beyin kursuna katıldı, arkası sıra havadan rüştiye ve ortaöğretim eğitimini tamamladı.
Daha sonraları 54 yaşlarında Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Büro Hizmetleri ve Sekreterlik Bölümünü elde eden Yerlikaya'nın hedefi, amme yönetimi okumak.
"Bir taraftan ağırlık yıkardım ortak taraftan da iz okurdum"
Yerlikaya, AA muhabirine, zamanın şartlarından çevre eğitimini yarıda bıraktığını fakat okuma arzusunun ortamında daim düğüm kaldığını söyledi.
"Kardeşlerim okula giderken bana kütüphaneden iz getirirdi. Bir taraftan ağırlık yıkardım ortak taraftan da iz okurdum." diyen Yerlikaya, eğitimini sürdürmeyi istediğini fakat eşinin bu düşüncesini desteklemediğini anlattı.
Zülfiye Yerlikaya, "Eşime, 'Dışardan sınavlara girerek ortaokulu, liseyi bitireyim.' dedim. Eşim de 'Ne yapacaksın gereksiz ver, bu yaştan sonraları bundan sonraları neye geçişsiz olacak?' dedi. Bu sebeple gayem 3 çocuğumun üniversiteyi bitirip kep atmalarını görmekti. Çok şükür 3 çocuğum da üniversiteyi bitirdi. Hepsinin mezuniyetini gördüm." niteleyerek konuştu.
Sonra zat hayallerinin ardında koşmaya değişmeyen verdiğini tabir fail Yerlikaya, kardeşinin martir olmasının arkası sıra devletin sunmuş olduğu imkanla işe yerleştiğini dile getirdi.
Yerlikaya, ev hanımıyken 45 yaşlarında çalışmaya başladığını anlatarak, "İlk şekilde elektronik beyin kursuna gidip şehadetname aldım. O hevesle ehliyetimi de aldım. Sonra ortaokula başvurma ettim, ortak sene ortamında diplomamı aldım. Bunu almışken liseye de yazıldım. Lise bitti. Evlendiğim devir 'Okuyup da ne yapacaksın?' diyen eşim, 'Üniversite imtihanlarına da gir.' dedi." ifadelerini kullandı.
Kamu kurumunda çalışmış olduğu düşüncesince ikinci talim yeğleme ettiğini tamlayan Yerlikaya, parçaya 4. şekilde girdiğini tabir etti. İlk sene müstevli dolayısıyla eğitimlerin devre içi sürdüğünü, bu sene ise beniz yüze terbiye gördüklerini dile getiren Yerlikaya, şunları anlattı:
"Vize ve finaller bitti. Elde ettiğim başarıyla yüzde dilime girdim. Ödediğim harcı bana art verdiler. Bu sene okulu inşallah bitireceğim. İlk geldiğimde gözyaşı bakımından meslek bahçesinde görenler bana 'Hocam' dedi. Hoca olmadığımı söyleyince şaşırdılar. Üniversiteyi tashih etmek da kıraat etmek da güç değil. Gençlerden isteğim hayallerinin arkasından gitsinler. İçlerinde ne var ise yapsınlar."
Yerlikaya, ailesinin de namına dayanaklık etmek olduğunu, ev, iş ve okulu ortak arada yürüttüğünü söyledi.
Çalışmayı baş döndürücü sevdiğini tamlayan Yerlikaya, "Okulda gençlere kip olmaya çalışıyorum. Derslerde hamiş tutmaya mücahede ediyorum. Çok iri ortak mazeretim yok ise derslerimi aksatmıyorum." dedi.
