Etlik kent Hastanesi'nde 45 depremzedenin düzelme süreci, hiperbarik müvellidülhumuza tedavisiyle hızl

Ankara

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin etkilediği Adıyaman'da enkazdan kolundaki koyu eziklerle çıkarılan Şeyma Güneş, basınçlı odada bozulmamış müvellidülhumuza solunması sonucunda kandaki müvellidülhumuza miktarı artırılarak, hasarlı hücrelerin çabucak iyileşmesiyle ampute olmaktan kurtuldu.

Depremin geçmiş gününden beri aşırı sayıda depremzedenin tedavi düşüncesince getirilmiş olduğu Ankara Etlik kent Hastanesi'nde uygulanan, ilkin sevdalı yiyici dalgıçların tedavisinde geçer bozulmamış müvellidülhumuza solunması esasına müstenit tedavi, ezilmeye ilişkin örgen kaybının önlenebilmesi üzere depremzedeler düşüncesince de kullanılıyor.

Ankara Etlik kent Hastanesi Sualtı Hekimliği Hiperbarik Tıp Kliniği Sorumlu Hekimi Uzman Dr. Selçuk Tatar, tedavi yöntemi ve depremzede Şeyma'nın esenlik özelliğine ilişkin, AA muhabirine bilgelik verdi.

Yıllar ilkin sevdalı yiyici dalgıçların tedavisinde geçer yöntemin, giderek değişik rahatsızlıkların tedavisinde kâr sağladığının belirlendiğini özetleyen Tatar, bunun "Hiperbarik Oksijen Tedavisi" namına isimlendirildiğini söyledi.

Tatar, bu yöntemin hasarlı dokularda göze ölümünü engellediğinden, depremzedelerin tedavisi düşüncesince de kullanıldığını anlatım etti.

"Şu anne kadar, tedaviyi alıp amputasyona revan hastamız olmadı"

Deprem sahasından yaralıların hastaneye irsal edilmesiyle bu yöntemi amputasyon sonucunda maruz veya yapılması düşünülenler düşüncesince uygulamaya başladıklarını özetleyen Tatar, laflarına şu biçimde bitmeme etti:

"Bu yöntem, deprem sahasından kol, dip ve ellerinde ezilme bulunan yaralılar, uzuvlarının kaybedilmemesi yahut doğranan kısmın henüz da ileriden bitmek mecburiyetinde kalınmaması düşüncesince uygulanıyor.

Hastalarımız, basınçlı odaya alınıyor, kapılar kapandıktan sonraları hapishane basınçlı iklim veriliyor. Bu biçimde denizaltında 13,5 mt. derinliğe iniliyor kadar düşünün. Sonra hastalarımıza peçe takılıyor ve bu biçimde yüzdelik 100 oksijeni içlerine çekmeleri sağlanıyor. Böylece dokulara hararetli müvellidülhumuza gitmesine olanak veriliyor, kandaki müvellidülhumuza seviyesi artırılarak, hücrelerin yenilenmesi veya birlik ahiret yolculuğu gerçekleşmemiş hücrelerin kurtarılması sağlanıyor.

İçeride 2 zaman kalınıyor. Kür sayısı, hastanın özelliğine gereğince değişiyor. Bazı hastalarımız 6 vizyon sonrası taburcu olurken, 20 vizyon meydan hastalarımız da var. Şu anne kadar, tedaviyi alıp amputasyona revan hastamız olmadı."

Tatar, depremin yaşandığı 6 Şubat'tan bu yana, 24 zaman akıcı işlev verdiklerini aktararak, bu yöntemden 45 depremzedenin yararlandığını ve şu an bu tedaviye, yalnızca depremzedelerin alındığını vurguladı.

"Biz hepimiz, o güneş baştan doğduk"

Adıyaman'da enkazdan çıkarılan ve kolundaki ezilmeye ilişkin amputasyon melhuz depremzede Şeyma Güneş'in de bu tedaviyle alındığını aktaran Tatar, "Hastamız, şu anda Plastik Cerrahi Kliniği'nde tedavi görüyor. Hekim arkadaşlarımız bizlere danıştıklarında, kolunda iyon altında kaldığından ezilmeye ilişkin amputasyon düşünüldüğü belirtildi. Tedaviye alıp alamayacağımız dair danıştılar. Biz de tedaviye başladık ve şu an amputasyondan vazgeçildi. Güneş, yekûn 15 vizyon gördü, sağlığı oldukça iyi." bilgisini verdi.

Açıköğretim Uluslararası İlişkiler Bölümü akıbet derslik talebesi Şeyma Güneş de depremden ortak güneş sonraları kontrol istirdat ekiplerinin bulundukları binaya geldiğini söyledi.

Depremden sonraları değişik odalarda olmalarına rağmen doğrudan ortak araya geldiklerini ve ayrımsız odada toplandıklarını özetleyen Güneş, "Enkazın altında ortak güneş kaldık. Çok zordu, çıkabileceğimizi on paralık düşünmedik. Çünkü, akıbet saniyelerde henüz da kötüydüm, on paralık ümidim yoktu. Hep afsun okuduk o anlarda. Annem, daim yanımdaydı, onunla el eleydik." laflarıyla yaşadıklarını anlattı.

Güneş, karı namına 5 ad olduklarını ve daima birbirleriyle enformasyon zarfında bulunduklarını anlatarak, "Depremde çabucak kalkınca, doğrudan ayrımsız odaya toplanmıştık. Farklı odalarda olsaydık, kurtulamazdık. Birbirimizle daim konuştuk, hakeza dayanak verdik, çelim verdik ve tarihi hakeza geçirebildik. Binamızda yalnızca bizim olduğumuz oda, taraf yapının oraya düşmüş, binamızdan bizim dışımızda 3 ad henüz kurtulmuş, bambaşka kurtulan yok. Çok zordu. Sağ olsun ekipler, bizi kurtardı. Biz hepimiz, o güneş baştan doğduk." dedi.

"Yeni ortak sahife açalım hayatımıza, bambaşka uğur boncuğu bilinçlilik istemiyorum"

En şişman mutluluğunun, ailesinin de kurtulması bulunduğunu vurgulayan Güneş, "Sadece babam hararetli bakımda. Tedavim aşırı iyi ortak biçimde ilerliyor. Her güzeşte güneş henüz iyiye gidiyorum." bilgisini verdi.

Güneş, elinde tuttuğu kar küresini tedavi görürken kuzeninin armağan ettiğini belirterek, "Çok severdim kar kürelerini. Şimdi de on paralık elimden bırakmıyorum." ifadelerini kullandı.

Hayatta en ehemmiyetli şeyin esenlik bulunduğunu ortak kat henüz anladığına ayraç fail Güneş, "Ben, gelecekten ilkin esenlik istiyorum. Ondan sonraları ortak evimiz olsun istiyorum, lakin evimiz biricik kıvrık olsun, faziletkâr kıvrık yapılar istemiyorum. Ailem yanımda olsun ve ortak işim olsun istiyorum. Çünkü rastgele şeyimizi kaybettik, uğur boncuğu şeyimiz yok. Yeni ortak sahife açalım hayatımıza, bambaşka uğur boncuğu bilinçlilik istemiyorum." niteleyerek konuştu.