İstanbul
Kapı bap gezip eksikli bireylere yardım fail müşterek ekip gönüllü, kullanıcılarını da desteğe isteklendirme geçirmek neredeyse 2018 yılında İyilik Rengi Derneğini kurdu. Sahada 600 gönüllüsüyle çalışmalarına bitmeme fail dernek, 4 yılda gerekseme sahiplerine tahminî 8 milyon teklik yardımda bulundu.
İsmini "İyilik, rengin olsun" sloganından meydan ve İstanbul merkezli yürüttüğü yardım çalışmalarında gerekseme sahibi küçüklere evleviyet verici dernek, çocuk kumanyası, yetişek seti, karne hediyesi, bayram harçlığı, bayramlık ile kışlık kıyafet, bisiklet, scooter ve mürebbi düzen kutusu üzere muhtelif yardımlarla evlatları sevindiriyor.
Çalışmalarında çocuklarla tıpkı dek kurarak onların yüreklerine yapışık dernek, ayrımsız sürede evlatları mizaç ve yardım hazırlamaya isteklendirme ediyor.
Çocukların yanı esna ailelerini de muhtelif yardımlarla destekleyen dernek, donsuz ailelere besin ve hıfzıssıhha malzemeleri dağıtırken afiyet giderlerini de karşılıyor.
İstanbul'un yanı esna Suriye ile Afrika devletlerinde de yardım emek harcaması tay tay arabası İyilik Rengi Derneği, Gana ve Çad'da su kuyuları açtı, Suriye'deki tehlikesiz alanda 1000 yabanlık deri şehir kurdu.
Çocuklar atölyeler ve konuşma eğitimleriyle de destekleniyor
İyilik Rengi Derneği Genel Başkanı Serhan Kalafatoğlu, AA muhabirine icra ettiği açıklamada, topu topu gönüllülerden oluşan ekipleriyle çocuk odaklı yardım emekleri yaptıklarını, alışveriş günleri 100'ü epey gönüllüyle İstanbul'un 13 alanına dağılıp gerekseme sahibi aileleri belirleme ettiklerini anlattı.
Bu ziyaretleri esnasında küçüklere muhtelif şekerlemeler ve oyuncaklar armağan ettiklerini, şita aylarında küçüklere bot ve montgomer projeleri yaptıklarını tamlayan Kalafatoğlu, şunları söyledi:
"Her devre böylecene karne hediyesi projeleri yapıyoruz ve çocuklarımızla yanında canlılık merkezlerine gidip dobra müşterek devir geçiriyoruz. Bizde ramazanlar ilkin aşırı mülevven ve dobra geçer. İlk ramazanımızda çocuk kumanyaları yaptık. Çünkü ayırt ettik ki çocuklarımız kumanyalardan kendilerine tek obje çıkmadığını gördüklerinde az buçuk üzülüyorlardı. Biz de hoppadak küçüklere müteveccih kumanyalar yaptık ve içini şekerlemelerle oyuncaklarla doldurduk."
Kalafatoğlu, ramazanlarda ailelere iftarlara giderek, baş başa sofraları paylaşıp çocuklarla zamanlar geçirdiklerini, meslek zamanında küçüklere yetişek setleri dağıttıklarını anlatım etti.
Gönüllü öğretmenlerle Türkçe ve hesap kuvvetlendirme derslerimizi vermenin yanı esna atölyeler ve konuşma eğitimi düzenlediklerini dile getiren Kalafatoğlu, başkaca evlatları biçimsiz alışkanlıklardan ırak avlamak ve spora yönlendirmek düşüncesince ayak topu akademisi kurduklarını kaydetti.
Kalafatoğlu, sığınmacı evlatların eğitimine de ehemmiyet verdiklerine dikkati çekerek, "Çünkü bulunan manzume ortamında az buçuk arka kalıyorlar. Geri takviyeleri yapmış olup tahsile uyarlanmış olmalarını sağlıyoruz. Temel ölçüde Türkçe ve hesap eğitimleri ile temaşa ve kılık eğitimleri, hile ve hikmet atölyeleri yapıyoruz." niteleyerek konuştu.
Sobayı yanında kurup kestane kavrulmuş yaptılar
Yaptıkları yardımlarla 50 bini epey çocuğa ulaştıklarını özetleyen Kalafatoğlu, derneğin kurulduğu 2018'den buyana müşterek yarayı dolamak ve müşterek evladı sevindirmek düşüncesince çaba ettiklerini dile getirdi.
İhtiyaç sahibi ailelere müteveccih yardım faaliyetlerine yer veren Kalafatoğlu, azık adına kişilerin öz istediklerini alabilmeleri ve alışverişe çıkabilmeleri düşüncesince market kartı dağıttıklarını söyledi.
Ailelerin afiyet problemleri ve ayrımlı gereksinimleriyle da ilgilendiklerini tamlayan Kalafatoğlu, "Kışın soba ve yakıt yardımları yapıyoruz. Bunu da gene öteki derneklerden ayrımlı olarak, katiyen kapıdan ver git cemiyeti olmadık. Gittik, sobaları çocuklarla aileyle yanında kurduk, yaktık. Hatta kestanemizi yaptık, anca çıktık." ifadelerini kullandı.
"Asıl hedefimiz herkesi sahaya isteklendirme etmek"
Kalafatoğlu, derneğin gerekseme malikleri düşüncesince yardım kaydetme sistemini şöyleki anlattı:
"Bir aileye gideriz, gereksinimi belirleme ederiz. Sonra duyururuz. Deriz ki 'Bu ailede hakeza müşterek gerekseme var. Sağlık gereksinimi var. Ameliyat olacak.' Aslında istediğimiz kişilerin döşenmemiş zayıf SMS'lerle yardım etmesinden mavera gelsinler öz elleriyle versinler, bunu hissetsinler. Bunun düşüncesince kullanıcılarını sahaya çağırma ediyoruz. WhatsApp gruplarımız var. Bunun üstünden birleştirme oluyoruz ve gelişigüzel hafta sahaya çıkarken acemi birilerini yanımıza katıyoruz. Asıl hedefimiz herkesi sahaya isteklendirme etmek. Bizle yapmasınlar, gelsinler, düsturu öğretelim, yardımın ne yapılacağı dair sefer gösterelim. Sonra hacısı hocası bunu öz sokağında, mahallesinde gerçekleştirsin istiyoruz."
Yardımların arkası esna evlatların müspet arka dönüşlerinden duyduğu memnuniyeti anlatım fail Kalafatoğlu, "Hatta 'Bundan sonraları İyilik Rengi'ni kılıç bitmeme ettireceğiz.' diyen çocuklarımız oldu. Çocuklarımıza almaktan aşırı vermeyi belletmek istiyoruz. Kendilerini sahaya engelleme ediyoruz." dedi.
Kalafatoğlu, yazları küçüklere bisiklet, scooter ve paten dağıttıklarını, bisiklet hayalini gerçekleştirdikleri evlatların hissî anlamış olur yaşadıklarını anlattı.
Süsledikleri minibüsle çıkmaz sokak dolaşarak bayram harçlığı dağıttılar
Derneğin gaye ve yetişek gönüllüsü 23 yaşındaki Fatma Çekmez, dini bayramlarda 2 senedir sürdürdükleri "Bayram Harçlığı" projesiyle ilgilendiren hile verdi.
Bu sene Kurban Bayramı'nda ayrımlı müşterek halde projeyi uygulayıp hâlâ aşırı çocuğa iktiran kılmak istediklerini dile getiren Çekmez, şöyleki bitmeme etti:
"Çocuk olsam bana o harçlık ne verilirse benim düşüncesince bu unutulmaz, kusursuz müşterek repertuvar olurdu niteleyerek düşündüm. Dedim ki bizim servis otomobilini süsleyelim. Biz de süslenelim. Böyle palyaçomuz filan olsun. Çıkalım girelim oralara, gençler sokakta, bayramlaşalım onlarla. Dokuz günce müşterek bayram tatili. Birçok insanoğlu memleketine gitmiş. Yazlığı bulunan yazlığına gitmiş. Hiç gidecek noktayı sıfır çocuklar da sokaklarda kalmış, düzen oynuyorlardı. Biz hakeza az buçuk engelleme olduk. Bayramlaştık, hediyeleştik."
Çocuklarla burada kurmuş oldukları tıpkı iletişimin alelacayip bulunduğunu dile getiren Çekmez, şunları kaydetti:
"Böyle evlatların evvel ilkin şaşkınlığı, ne işe yaradığını anlayamaması, sonraları ayırt edince şaşırmaları, beklemediği çabucak gözünün içerisindeki gülümsemeyi kullanmak hakkıyla müşterek fahri düşüncesince gelişigüzel devir yaşayamayacağı şeylerden müşterek tanesi. Sadece evlatları fon ettik lakin yanında ayırt ettik ki cevapsız tatlılıkla tatlılıkla etrafta dolaşan müşterek şeylere bizim ihtiyacımız varmış. Bir otobüs durağından geçe 'Durun, burada çocuk var. Bunlara armağan dağıtalım.' deyip servisi durduğumuzda kişilerin somurtkan, yaşamdan aşırı da kıvançlı bulunmadığı müşterek beniz halindeyken başını kaldırıp ansızın gülümseyip bahtiyar bulunduğu anları gördük. Binlerce çocuğa ulaşacağımızı fikren yola çıktık lakin on binlerce de yetişkine devlet olduğumuzu gördük."