Niğde
Bor'da 2016 senesinde 4 bin metrekaresi mestur 12 bin metrekare bölgede faaliyete başlamış olan firma, maaş 400 titrem makine lastiğini kilitlenmiş parke taşı taşı taşı, efsanevi yatağı ve orya üzere eklenmiş altın mahsul durumuna getiriyor.
Yaklaşık 70 insana iş olanağı sağlayıcı tesisin müdürü İsa Çınar, AA muhabirine, kamyonet, çekici, otobüs, treyler seçimi içre hav olmayan, traktör ve kepçe haricindeki makine lastiklerini dönüştürdüklerini söyledi.
Lastiklerin yanak telini çıkarıp parçaladıktan sonradan kırıcılarla lif ve kauçukları birbirinden ayırdıklarını tamlayan Çınar, bu malzemeyi de eleklerle matlup boyutta küçültüp granül durumuna getirdiklerini anlattı.
Çınar, bu granülleri presleme yöntemiyle alıcıların istediği ebat ve kalıplarda ürüne dönüştürebildiklerini aktararak, şöyleki konuştu:
"Kilitli parke taşı taşı taşları 40x40, karoları 50x50 santim boyutunda üretiyoruz. 120x196 santim boyutunda efsanevi yatakları yapıyoruz. Hayvan yatakları dünyada ve vatanımızda başta efsanevi konforu açısından ve hayvanın canının yanmaması, betona basmaması, mazot ve et verimini pekiştirmek düşüncesince makbul ortak ürün. Çok geçerli ortak ürün. Ortalama ağırlığı 50 kilogram. Bunun birlikte müşterimiz bizlerden ne ürünü isterse demire biçim vererek patron durumuna getirip, ürünümüzü yapabiliyoruz."
Bir lastiğin doğada averaj 250-300 yılda parçalanabildiğini tabir fail Çınar, o lastiklerin parçalansa güçlü rahmet ve kar sularını, doğadaki hayvanları, canlıları, canlıların ekolojik dengelerini, o bölgedeki otları ve nebat yapısını etkilediğine dikkati çekti.
Çınar, makine lastiklerini ayrımlı ürünlere dönüştürüp baştan kullanıma sunduklarını vurgulayarak, "Parke ve karolar, başta parklarda, okullarda aşırı elverişli ortak ürün. Ürünlerimiz 2 senenin üstünde garantili, 8 sene elverişli ve esasen arka dönüştürülebilir. Yani kılıç bu ürünü alıp esasen ayrımsız işlemleri yapmış olup kullanıma kazandırabiliriz." dedi.
"Niğde'den, bozkırın ortasından çıkıyorsunuz"
Ürünlerin insanoğlu sağlığına dokunca vermediğini dile getiren Çınar, üretimde kimyevi kullanmadıklarını, granül duruma getirdikleri ürünü yapıştırıcıyla presleyip kişilerin kullanımına sunduklarını dile getirdi.
Çınar, ürünleri ihraç geçirmek düşüncesince kestirmece 5 ay ilk enfrastrüktür oluşturduklarını ve satı temsilcilerini belirledikleri devletlere gönderdiklerini anlatarak, şunları kaydetti:
"Arkadaşlarımız, ürünlerimizi gittikleri devletlerde tanıttı. Hedefimiz iklim dışı satışıydı, adım adım başladık. Şu an düşüncesince Gürcistan'a mahsul gönderdik. Gürcistan üstünden Türk Cumhuriyetlerini, Yunanistan ve ya Bulgaristan üstünden Avrupa topraklarını hedefliyoruz. Niğde'den, bozkırın ortasından çıkıyorsunuz, insanoğlu sizi ihtimal de ömürlerinde on paralık görmeyecek, ihtimal de bu komplekse on paralık gelmeyecek lakin Danimarka'da, Hollanda'da bir tanesi sizin ürününüzü kullanacak. Bu, memleketimiz düşüncesince ortak eklenmiş bedel demek."