Aksaray
Merkeze ilişkin plato köylerinden Gözlukuyu'da yaşayanlar 1991'de su çıkmaması nedeni öne sürülerek köylerine ilgilendiren Dölek Mevkisi'ne hicret etti.
O senelerde kalbi dam kızını cerrahi müdahale yol açmak düşüncesince tarlalarını satan ve köyden ayrılamayan Selami Salman, 10 sene evvela eşinin de ölüm etmesi sonrası bekâr kaldı. Baba yadigarı evinin yıkılmasıyla akrabasının evine güzeşte Salman, yetiştiği günlerin anılarını barındıran köyünden ayrılamıyor.
Salman, sabahın evvela ışıklarıyla uyanarak odunlarını kırıyor, çeşmeden su çekiyor, sobasını yakıp çayını demliyor. Kış mevsiminde plato köyüne yağan derin kardan yöntemler kapanmış olduğu düşüncesince ekmeğini üstelik kendisi yaparak hayatını sürdürüyor.
Salman, AA muhabirine, 30 sene evvela köylülerinin hicret etmeye başladığını kendisinin maddesel hali bulunmadığı düşüncesince burada kaldığını söyleyerek, "Ankara'da kızımı cerrahi müdahale ettirdim. Diğer çocuklarım da evlendi, köyde berhayat olmak istemeyip şehre taşındılar. Eskiden köyümüz 180-200 hanelikti. Her şeyimiz vardı, kahvemiz, bakkalımız, camimiz aktif ortak köydü. Benim çocukluğumun geçmiş olduğu köy, deminden yıkı gibi." sanarak konuştu.
"Kışın ekmeğimi kendim yapıyorum"
Salman, yemeklerini andıran köylere yahut ilçeye derece derece gerçekleştirme ettiğini, emektar günleri baş döndürücü özlediğini belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
"Eski günlerimiz şimdiye göre baş döndürücü güzeldi. İmece usulüyle çalışırdık. Kömbe, katlama ve mayalı ekmekler yapılırdı. Tüm şita boyuncu yerdik, on paralık nan problemi çekmezdik. Şu anda gelişigüzel obje sıkıntıda. Kışın başta ekmeğimi kendim yoğurup yapıyorum. Yollar açıldığında gidip alıyorum fakat şita çetince oluyor. Çamaşırımı yıkarım, suyu çeşmeden kendim doldururum. Kendim pişirir, kendim yerim. Sabahleyin er kalkarım, sobanın odunlarını, kömürünü ayarlarım ve yakarım. Hemen çayımı da ilişkin koyarım. Ekmeğimin arasına yağ, peynir ne bulursam onu koyar yerim. Hava dobra olursa köyün içinde gezerim. Eski alanların hayalini kurarım. Evin damına menfaat otlayan hayvanları izlerim."
"Eşim hayatını yitirdi kıyametim koptu"
Salman, 10 sene evvela eşinin kanserden vefat ettiğini ve yaşamının artık da zorlaştığını vurguladı.
30 yılı fazla tek yastığa baş koyduğu sahn arkadaşını özlediğini özetleyen Salman, "Keşke eşim ölmeseydi de tek şeyim olmasaydı. Akşama derece evimin üstünü temizleseydim de eşim ölmeseydi. Eşim öldü, kıyametim koptu. Allah kimsenin başına vermesin. Bundan çetince ortak gidiş yokmuş." ifadesini kullandı.
Salman, evinin çatısının aktığını, rahmet ve ya kar yağdığında baş döndürücü zorlandığını belirterek, büyüklük büyüklerinden iane beklediğini söyledi.