Van
VEDAŞ içerisinde fariza önleyen arıza kadrosundaki kadın personeller Sibel Etemoğlu ve Ertuş Alkan, elektrik kesintilerinde yaşanmış olan arızaları bertaraf buyurmak düşüncesince cansiparane çalışıyorlar.
Sabah saatlerde VEDAŞ Hakkari İl Müdürlüğü fonksiyon binasına gelmiş şekilde mesailerine başlamış olan kadın personeller, dağların zirvelerindeki aktarım hatlarında yaşanmış olan arızaları bertaraf buyurmak düşüncesince eş meslektaşlarıyla yola çıkıyor.
Araçla mahsus müşterek noktaya geldikten sonradan ekipmanlarını yanlarına düzlük kadınlar, kadrodaki gayrı dostlarıyla kar kalınlığının toprak arsa 2 metreyi bulmuş bulunduğu arıza noktalarına ulaşıyor.
Hava sıcaklığının sıfırın altında 20-25 dereceye derece düşmüş bulunduğu alanda mecburiyet anlamış olur canlı ekipler, dondurucu soğuğa karşın arızaları en çelimsiz müddette bertaraf buyurmak düşüncesince savaşım veriyor.
Sırtlarında taşıdıkları nâkil ve gayrı ağırbaşlı ekipmanla eş çalışanlarla çiğin omuza vererek karlı zirveleri aşan iki kadın, semt halkının karanlıkta kalmaması düşüncesince azimle görevlerini namına getiriyor.
Kar ve tipiye karşın aralıksız demeden faziletli yüklülük direklerindeki arızaları gidermeye çalışan kadınlar, esirgemez çalışmalarıyla Hakkarililerin gönlünde padişahlık kurdu.
"Toplumsal ön yargıları kırdık"
İki bebek anası Sibel Etemoğlu, AA muhabirine, dört senedir canlı koşullarda aralıksız demeden elektrik arızalarıyla savaşım ettiğini söyledi.
Bu işin hanımlar düşüncesince müşterek bariyer olmadığını özetleyen Etemoğlu, "Kadın arzuladı mi değme işi yapabiliyor. Evet zorlanıyoruz ancak işimiz 'evde ne pişireyim'den elan kolay. Çocuklarımdan aldığım takdir, işime elan disiplin sarılmamı sağlıyor. Çünkü annelerinin ne derece çelimli olduğunu, ne koşullarda onlar düşüncesince çalıştığını görüyorlar." sanarak konuştu.
Bunun da kendisini onurlandırdığına yer veren Etemoğlu, şunları kaydetti:
"Bugün arıza vardı, canlı müşterek alana geldik. O telleri karda boşaltmak baş döndürücü zor. Zorlanıyoruz ancak ekipçe, çiğin omuza savaşım veriyoruz. Bu dondurucu soğukta direğe büyümek baş döndürücü zor. Hava koşulları bizleri baş döndürücü zorluyor. Tedbirlerimizi alıp üstesinden geliyoruz. Yörenin hanımları önceki ilkin elektrik direğinin üstünde bizleri gördüklerinde baş döndürücü şaşırıyorlardı, yadırgıyorlardı. Zamanla bu yadırgama benimsemeye dönüştü. Bizleri gördüklerinde baş döndürücü müspet aksülamel gösteriyorlar. Her yerde kalıp gösteriliyoruz. Toplumsal ön yargıları kırdık, Hakkarili müşterek kadın namına bunu başardık."
"Kar kalınlığı boyumuzu geçiyor"
Hakkari halkının karanlıkta kalmaması düşüncesince grup dostlarıyla canlı müşterek fariza üstlendiğini anlatım fail Ertuş Alkan, şunları aktardı:
"Bu sene baş döndürücü kar yağdı. Kar kalınlığı boyumuzu geçiyor. Hava sıcaklığı sıfırın baş döndürücü altında müşterek alanda fariza yapıyoruz. Yağışlı gecelerde de mesailerimiz oluyor. Arızaların bir aşırı kar yağışının bulunduğu faziletli kesimlerde oluyor. Bezen eksiklik 20 derecede ellerimizi hissetmediğimiz oluyor. İki kadın namına baş döndürücü nesne başardık. Çok mecburiyet müşterek savaşım veriyoruz. Bu canlı şartlara karşın dört senedir işlerimizi en elleme biçimde yapamaya mücahede ediyoruz."
"Donmuş direklerde çalışıyorlar"
VEDAŞ Hakkari İl Müdürü Mehmet Salih Eroğuz da coğrafi şartların mecburiyet bulunduğu şehirde hava şartlarıyla da boğuşmak durumunda kaldıklarını dile getirdi.
Bölgeye birinci sınıf erke iletmek düşüncesince ekiplerin daima sahada bulunduğunu aktaran Eroğuz, şu biçimde bitmeme etti:
"Engebeli ve mecburiyet müşterek coğrafya. Bazı alanlarda 5-6 m. kar yağdığı oluyor. Zaman devir helikopterle alana kullanmak durumunda kalıyoruz. 7/24 ekiplerimiz fonksiyon hasretmek düşüncesince emek hasretmek yürütüyor. Bütün arkadaşlarımız arıza acilen engelleme ediyor. Dondurucu soğukta çetin sabahlara derece camit direklerde çalışıyorlar. Arızayı giderdiğimizde bahtiyar oluyoruz. Kadın personellerimizin çocuklarını evde bırakıp bu tekaüt aha emekleri biz düşüncesince baş döndürücü elan değerli. Kadın personellerimiz bu altın emek harcamayı koyak da en elleme biçimde gösteriyorlar."