Ankara
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "gayri milli" açıklamasını AA muhabirine değerlendirdi.
"Kılıçdaroğlu meyve senelerde bu yüz insicamsız yaklaşımları baş döndürücü bonkör kuma biçimde kullanıyor." diyen Çelik, "gayri milli" tartışmasında, CHP ile ait baş döndürücü açık kuma veriye erbap olduklarını tabir etti.
CHP'nin Libya ile ait açıklamalarından kalıp verici Ömer Çelik, "Biz orada Birleşmiş Milletlerin yasal bildirme etmiş bulunduğu hükümetle teşrikimesai yapmış olup Türkiye'ye hasımlık fail Hafter tarafıyla savaşım ederken, CHP'den mevrut izah Hafter'in seküler bir tanesi olduğu, o nedenden desteklenmesi gerektiği idi. Hafter'in sekülerlikle kuma hevesi bulunmayan lakin ayrımsız sürede Hafter, Türkiye Cumhuriyeti'nin oradaki askerlerini ve oradaki yasal menfaatlerini amaç düzlük kuma yaklaşım içine giriyordu, Türkiye Cumhuriyeti'ne tabanca çekmiş birisiydi. CHP tuttu, Hafter'in desteklenmesi icap ettiğini söyledi. Dolayısıyla burada ki milli, ki gayri ulusal açık kuma biçimde ortaya çıktı." niteleyerek konuştu.
Ömer Çelik, CHP yönetiminin, Suriye diyeti iri kuma zılgıt ortaya koyarken, kullanmakta olanları öldürürken, Suriye diyeti ile Türkiye Cumhuriyeti'nin koşulsuz ve ilgisiz alışveriş kurması icap ettiğini dediğini de aktararak, şu biçimde bitmeme etti:
"Burada bu cümlenin gerçekte ulusal kuma yaklaşımı olsaydı, Türkiye Cumhuriyeti çerçevesinden bakıp, Suriye diyetine bazı koşullar ve kayıtlar düşmeleri gerekir. Nitekim tığ ayrımsız meseleyi PYD/YPG meselesinde gördük. Daha sonraları betik meselesinde ise 'milli' nedir, 'gayri milli' nedir, açık kuma biçimde gördük. Oraya er göndermemiz, Suriye'ye ve Irak'a sınırımızın çevresinde yerleşmek maksut yıldırı devletini hurdahaş yapmak içindi. Hatırlarsınız o devir bu yıldırı devletçiği kurmaya çalışanlara ve bunların arkasındaki destekçilere Cumhurbaşkanımız 'bir şeb aniden gelebiliriz' niteleyerek açık kuma durum koymuştu. Ondan ahir halis muhlis operasyonlar bu 'bir şeb aniden gelebiliriz' sözünün, bu iradenin ne denli çelimli bulunduğunu yayınlayan operasyonlar kendisine gündeme geldi. O zamansa 'PYD/YPG Türkiye'ye saldırmaz' diyen gene CHP yönetimi. Şimdi en meyve tezkereye gönül rahatlığı oy verdiler. Dolayısıyla bu yıldırı devletçiğini bulunmayan fail iradenin karşısına mevrut oldular. Burada ulusal nedir, gayri ulusal nelerdir tartışmasına girmesi müstelzim kendileri değiller, bu tartışmada kesin suretle sınıfta kalırlar."
"Vatandaş iradesine ve ulusal iradeye kuma hakarettir"
Kılıçdaroğlu'nun, matbuat toplantısında dile getirmiş bulunduğu "gayri milli" değerlendirmesinin, vatandaşın iradesine saygısızlığın kuma tezahürü bulunduğunu kaydeden Çelik, şu biçimde bitmeme etti:
"Yani demincek siyasal partiler ortada kalem kavgası olur, siyasal partiler birbirlerini taksirat lakin itham siyasal partilere dayanak noktası verici vatandaşlara yöneldiği zaman, CHP'nin genetiğindeki o vesayetçi siyasetin kuma kat artık kesinlikle depreştiğini, kesinlikle ortaya çıktığını açık kuma biçimde görmüş oluruz. Destekleyenlere 'gayri milli' demek, tek siyasetçinin, tek siyasal partinin haddine düşmez. Çünkü vatandaşın iradesi gerçekte siyasete meşruiyetini verendir. Birisi bunu dediği devir gerçekte vatandaşın iradesini ve ulusal iradeyi reddetmiş olur. Asıl gayri ulusal davranış, Türkiye'deki ulusal iradeyi reddetmektir. Türkiye'de gayri millilik darbelere dayanak noktası vermekle ortaya çıktı. Türkiye'de gayri millilik demokratik süreçler askıya alındığı devir bunlara dayanak noktası verenler sebebiyle ortaya çıktı. Türkiye'de en iri gayri millilik, vatandaşın iradesini bulunmayan saymak, vatandaşın tercihlerine taşlama etmektir. Dolayısıyla erk ile polemiğe girerken destekleyenlere 'gayri milli' denmesi ise yurttaş iradesine ve ulusal iradeye kuma hakarettir ki esas gayri millilik budur."
AK Parti'li Çelik, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, Türkiye ve BAE arasındaki düet ilişkilere müteveccih açıklamasını da değerlendirdi.
CHP'den bu mevzuda ayrı ayrı senelerde meydana getirilen açıklamalarda kuma bağdaşım görülmediğini tabir fail Ömer Çelik, şu biçimde konuştu:
"Birden baş döndürücü Sayın Kılıçdaroğlu var, çabucak baş döndürücü CHP yönetimi var. Bundan çelimsiz kuma süre evvel Türkiye Cumhuriyeti Devleti lüzum Kıbrıs mevzusundaki kararlılığı itibarıyla lüzum Doğu Akdeniz'deki kararlılığı itibarıyla gerekse Libya ve Suriye siyasetleri itibarıyla kuma istek ortaya koyduğu devir muhik kendisine bazısı devletlerle Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin çıkarlarına bozma gelmek talip devletlerle gönül rahatlığı karşıya geldiği zaman, CHP yönetimi diyordu ki 'Türkiye yalnızlaşıyor'. Şimdi Türkiye Cumhuriyeti muhtelif menfaatlerini gerçekleşme yol açmak düşüncesince diplomatik bazısı ataklar yaptığı, dava dosyalarını azaltmaya çalıştığı, dava yaşamış bulunduğu devletlerle anlaşılan mutabakatlar çerçevesinde hal düşüncesince diplomatik kanalları ve tecim yayınlarını açmış bulunduğu zaman, bu defa CHP yönetimi bundan erinçsiz oluyor."
"Muhalefet siyaseti" ile "husumet siyaseti" ortada kuma ayırt bulunduğunu dile getiren Çelik, muhalefetin, kendisinin iktidarın alternatifi bulunduğunu söylemesi, iç ve aut politikada seçenek bazı politikalar ortaya koyması icap ettiğini belirterek, seçenek politikalar ortaya koyamayanların, siyasetsizlik içinde debelenenlerin ise "husumet siyaseti" yaptıklarını kaydetti.
Ömer Çelik, "Memleket aut politikada kötüye gitsin, memlekette kazançlı ilgiler kötüye gitsin, halis muhlis bunlar dair ağırbaşlı kuma başağrısı olsun ve meyve kendisine kendilerine kuma erk fırsatı doğsun isterler. Normal demokratik senelerde bunu vasilik siyaseti ile yaparlar, gayrı senelerde ise bazı ihtilaflar bahis konusu bulunduğu zaman, Türkiye'nin içine girmiş bulunduğu bazı mücadeleler bahis konusu bulunduğu devir çöküntü siyaseti, katabolizma siyaseti ve sertlik siyaseti üstünden yaparlar. Burada kuma aykırılık siyaseti yok, 'burada bizim aut politikada tezimiz şudur, söylenti gelişi haliç devletleri ile ait tezimiz şudur' diyebilecekleri kuma nesne yok." değerlendirmesinde bulundu.
"Bu adımları atmaktan art kalmadık"
CHP'li kuma milletvekilinin de "Türkiye'nin Karabağ'a Cihatçılar gönderdiğini" dediğini aktaran AK Parti Sözcüsü Çelik, "Peki buna gönül rahatlığı CHP yönetiminden kuma kınama, 'bu düşün yanlıştır' üzere kuma nesne geldi mi? Biz bu Cihatçılar sevk lafını kimden duymuştuk? Birtakım Fransız neşriyat organlarından duymuştuk. Onlar bunu sebep yapıyorlardı, Ermenistan'a dayanak noktası özgülemek düşüncesince yapıyorlardı. Böyle kuma nesne bahis konusu bulunmadığı biçimde hakeza kuma tutum ortaya koydular. Bu da milli, gayri ulusal ayrımı açısından ehemmiyetli kuma noktadır, özlük devletini suçluyor aykırılık kılmak adına." niteleyerek konuştu.
Türkiye ne devir kuma yurt ile anlaşmazlık yaşasa, CHP yönetiminin, anlaşmazlık yaşanmış olan ülkenin tezlerini dillendirdiğini tamlayan Çelik, şunları kaydetti:
"Ne devir Türkiye Cumhuriyeti rastgele kuma yurt ile ihtilaflarını sona erdirmek düşüncesince kuma aşama atsa, bu defa de Türkiye Cumhuriyeti'ni ödün vermekle suçladıklarını görüyoruz. Türkiye'nin iyiye gitmesinden kuma yorgunluk sema halinde kuma resim ile gönül rahatlığı karşıya kalıyoruz. Halbuki şimdiye denli defaatle Cumhurbaşkanımız bedeli ne olursa olsun Türkiye'nin menfaatlerini dayanak noktası olmak düşüncesince kuma anlaşmazlık bahis konusu olduğunda ne denli karşımızda çelimli kuma savaş sektörü olursa olsun tek biçimde art aşama atmadı. Ama eş kuma uzlaşma sektörü bulunulduğunda, bazı dava dosyalarının çözülmesi gerektiğinde Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle 'dostları çoğaltma' olanağı ortaya çıktığında da bu adımları atmaktan art kalmadık. Dolayısıyla, devletin, diplomasinin, aut politikanın ve mutluluk siyasetinin gerekleri namına getirildi."