ABD'de sanat, bilgi ve hızla gelişen teknolojinin kesiştiği ehemmiyetli sergilere ev sahipliği eden “Artec House” dünkü muhtelit sergisinde Türk heykeltıraş Server Demirtaş'ı ağırladı. Başkent Washington'da 27 Eylül'de kapılarını açan ve Uluslararası Nörobilim Derneği'nin (Society for Neuroscience) 50. yapılış yıldönümü vesilesiyle hazırlanmakta bulunan “Life of a Neuron (Bir Nöronun Hayatı)" adlı sergide Demirtaş'ın hareketli heykeli de toprak aldı. "Stres" mevzulu heykel, rastgele devir yüzlerce ferdin görüşme etmiş bulunduğu sergide büyük ilgi çekiyor.
"Artec House firması benden hakeza birlikte heykel yapmamı istem etti"
Demirtaş, esasen ressam olduğunu, heykel yaparak konusunu şimdi elleme izah edebileceğini düşündüğünü, sonuç 25-30 senedir hareketli heykeller yaptığına değindi. Washington'daki sergide ziyaretçilere maruz heykelin mevzusunun "stres" bulunduğunu tamlayan Demirtaş, "Artec House firması benden hakeza birlikte heykel yapmamı istem etti. Ben de mümkün dedim. Böyle başladık heykelin yapımına" ifadelerini kullandı.
"Ne yapacaklarını bilemeyen kişilerin daraltılmış ve küçültülmüş alanlarındaki hüzünlerini söylemeye çalıştım"
Demirtaş, "Daha evvela de 'itiş kakış' niteleyerek birlikte heykelim vardı. Bu heykelde de birlikte araya sıkışmış insanoğlu ne yapacaklarını bilemiyorlar, güçlükle gruptan da ayrılmıyorlar. Bir karı kadar zat içlerine sinmişler. Bazen itişip kakışıyorlar, bunun da anca birlikte tesiri var. Yani onların daraltılmış ve küçültülmüş alanlarındaki hüzünlerini söylemeye çalıştım, şimdi eski işlerim de muhaceret vardı mesela. Bir yerden birlikte yere gidiyorlar, gereksiz yurtsuz kalmışlar. Bu benim aşırı ilgimi çekiyordu" niteleyerek heykelin hikayesine değindi. "Bunun acısını bildirmek olamaz yani, bunu fakat canlı bilir" diyen Demirtaş, "O sokakta kalan, yatacak birlikte toprak bulmayan, itilip kakılan, bedel verilmemiş kadınlar, kızlar, erkekler, onlar bilirler aslında. Benim yaptığım nelerdir ki, birlikte nebzecik birlikte şey. Bir temas, bireylere birlikte ikaz gibi, anca birlikte duygumu anlatıyorum onlara" ifadelerini kullandı.
"Elektronik tek bilinçlilik yok. Her bilinçlilik mekanik"
Kinetik heykelinin içeriğin değgin bilgiler de verici Demirtaş, "Alt bölümünde birlikte işleyiş var. Elektronik tek bilinçlilik yok. Her bilinçlilik mekanik. Diskler dönüyor otomatlar gibi. O disklerin üstündeki füru da yukarıdaki heykellere mekanizmalar vasıtasıyla, polat teller aracılığıyla hareket ediyor. Aslında kullandığım formül açısında da hakeza aşırı yazılım, ahacık elektronik beyin anca birlikte şeyler yok. Daha filhakika onu bilmiyorum. Benim bildiğim mekaniği yapmak. Onun düşüncesince hakeza birlikte mekanik işleyiş benim hoşuma gidiyor ve becerebileceğim alan" dedi.
"Amacım şimdi aşırı adamla kuma birlikte bilinçlilik yakalamak"
Demirtaş sonuç zamanlarda düzentileme bölgesine ağırlıklı namına yerlerinden, yurtlarından edilmiş kişilerin hayatlarına toprak verdiğini belirterek, "Kim bunlar, ne yapıyorlar, bunlar birlikte karı mi kadar daim sorular geliyor. Aslında onların birlikte karı ve benzerleri olmasının birlikte önemi yok, onlar insan. Yani sıkıntıdaki insanlar. Çok anlaşılan ruhsal gerilim altında. Ama çabucak göçerler namevcut ki hayatta. Göçmenler de başağrısı yaşamıyor mu? Üstelik fakiriyle zenginiyle her insanın kendine gereğince birlikte sorunu var. Ben esasen bu cihanşümul boyuttaki mevcut olmanın, sen de bekâr kaldığın zaman, uyuduğun devir birlikte istifham sormuyor musun kendine, ego kimim, ne yapıyorum, neredeyim, benim vatanım neresi kadar soruları soruyorsun. Ben esasen o şeyleri de fikren yani. Amacım şimdi aşırı adamla kuma birlikte bilinçlilik yakalamak, onu büzüşmek duygusu, düşüncesindeyim. Onun düşüncesince yapıyorum bu heykelleri" dedi. Demirtaş, "Birisiyle paylaşmak, onların beğenisini ve duygusunu döşemek için, anımsatmak için. Hem kendim de bahtiyar olacağım bu halde birlikte dengesiz kurmuş olacağım. Senin beğenmen, onunla ilgilenmen bana birlikte bilinçlilik oluyor, uyarıyor beni yani, eksiksiz bu akla yatkın duygudasın, yürü yönünde hakeza birlikte coşku yaşıyorum" halinde konuştu.
Serginin ziyaretçi sorumlusu Lena ise sanatçıların deneyimsel ve uygulayım bilimi odaklı konuşma eserlerini paylaşmış bulunduğu ve bireylere esin verdiği Artec House'ta olduklarını belirterek, "Stresin tesiri üstüne sanatçıyı bizimle bu mevzularda ayrımlı vizyonlar paylaşmaya çağırma ettik" dedi. Lena, "İnsanlar onu geçmiş gördüklerinde hareket edebildiklerini ayırt etmiyorlar, taştan mamul kadar görünüyor güçlükle yaklaştığınızda figürün küçüldüğünü görüyorsunuz. Onların bölgesine giren dünkü birlikte insana ruhsal gerilim etkeni namına aksülamel verdiklerini görüyorsunuz ve bu stres, yaşadığımızda ne bulunduğu fikrini aldığı kadar elleme birlikte halde iletiyor. Çünkü içgüdüsüsel tepkimiz, o ortamda peyda etmek istemediğimiz menfi birlikte şeyden uzaklaşmak. Aslında bizlere bulunan budur. Hücresel kurda nöronlar da ruhsal gerilim yaşadığımızda küçülür. Bu sebepten 'Bir Nöronun Hayatı' sergisini açtık. Bilim adamları ve sanatçılar ortada andıran birlikte teşrikimesai oldu" dedi.
“Life of a Neuron” (Bir Nöronun Hayatı) sergisi 28 Kasım'da sonuç bulacak.
Ayten Mammadova
