İstanbul
Halkbank'tan meydana getirilen açıklamada, İstanbul kent Üniversitesi ile banka arasındaki saygınlık art ifa sürecine bağlı çağ birtakımı basın-yayın kuruluşlarınca kamuoyunu ve yatırımcıları yanıltıcı, bankanın inanma ve itibarını sarsıcı, doğruyu yansıtmaktan ırak iddialara arsa verildiği kaydedildi.
Bu iddialara erinç alıcıların ve kamuoyunun akıllıcasına bilgilendirilmesi amacıyla mevzunun açıklanmasına lazım duyulduğu dökme açıklamada, İstanbul kent Üniversitesi'ne banka kabilinden 2014'te saygınlık kullandırılmaya başlandığı, 2014-2015 devrinde saygınlık limiti artırılarak sürecin bitmeme etmiş olduğu bildirildi.
Açıklamada, Üniversite Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca namına hoppadak edep bilimi bilimi ve tedrisat hizmetlerinde kullanılması amacıyla devredildiği ve Kartal-Dragos'ta toplanmış 8 parselden oluşan arsa dair yerleşke yapımı düşüncesince 2016'da Halkbank'tan envestisman kredisi talebinde bulunulduğu belirtilerek, "Üniversite kabilinden öngörülen mektepli sayısı, ciro, armağan ve gayrı gelirlerle ilkin üniversitenin kurulacağı arazinin inanca şekilde verilecek olması hususları beraberce değerlendirilmiş, envestisman kredisi kullandırılmıştır." ifadesi kullanıldı.
Üniversiteye saygınlık kullandırımından ahir devirde Kartal-Dragos'ta Halkbank'ın teminatını dokuma fail ve yandaki biçimde mevcut parsellerden, toplanmış arazinin yüzdelik 73'üne istikbal fail merkezdeki en şişman ve en ehemmiyetli parselin üniversiteye mamul bulunan tapu döneminin iptali düşüncesince Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği kabilinden sorun açıldığı anımsatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Danıştay 13. Dairesi kabilinden tanıdık davada, 27 Eylül 2018'de yürütmenin durdurulmasına değişmeyen verilmiştir. Diğer yandan, üniversitenin 2016'da saygınlık başvurusundaki öngörüleri seneler bakımından gerçekleşmemiş, darülfünun muhtemel geliri üretememiştir. Bunun kararında saygınlık anamal ve ürem art ödemelerinde Mart 2019'dan sonradan gecikmeler yaşanmaya başlamış, banka teminatında mevcut anne parselin üniversiteye devrine bağlı 27 Eylül 2018 günlü yürütmeyi tevkif sonucuna karşın üniversitenin geciken fiyatları art ödeyebilmesi, edep bilimi bilimi ve tedrisat faaliyetlerinin bitmeme etmesi düşüncesince mehil ötelemesi ve arttırma saygınlık kullandırımı da müdahale edinmek az daha nice kolay sağlanmıştır."
"Üniversite yönetimi oluşan inanca açığını gideremedi"
Açıklamada, üniversitenin edimlerini hesabına getirmemeye bitmeme etmesi dair banka kabilinden civar kanuncu ihtarın 3 Nisan 2019'da çekilmiş olduğu lakin rastgele müşterek kanuncu strateji ve hazırlık işlemi başlatılmayarak üniversitenin saygınlık art ödemeleri düşüncesince muktezi kaynakları bulmasının beklendiği bildirildi.
Öğrencilerin kıygın olmaması düşüncesince 24 Temmuz 2019'da Yükseköğretim Kurulu'na (YÖK) banka kabilinden mukayyet bilgelik verildiği dökme açıklamada, YÖK'ün de üniversitenin finansal özelliğine bağlı Halkbank'a rastgele müşterek art çağ yapmadığı kaydedildi.
Açıklamada, bu süreçte Danıştay 13. Dairesi kabilinden 4 Temmuz 2019 'da üniversiteye meydana getirilen tapu zaman işleminin iptaline de değişmeyen verildiği belirtilerek, "İlgili taşınmaz, 12 Aralık 2019'da Maliye Hazinesi hesabına tescil edilmiştir. İptal sonucu ondan sonra bankamızın saygınlık teminatını meydana getiren darülfünun arazisi düşüncesince baştan ekspertiz tutanağı düzenletilmiştir. Ekspertiz raporunda, darülfünun yerleşke arazisini meydana getiren parsellerden en büyüğü düşüncesince maruz bozma sonucu dolayısıyla teminatın kazançlı bütünlüğünün bozulmuş olduğu ve gayrı parsellerin ticari değerinin kalmadığı görülmüştür." denildi.
Bu süreçte darülfünun yetkilileri ile meydana getirilen görüşmelerde, lazım vadesi eski gerekse vadesi doğacak anamal ve ürem art ödemelerinin ne kaynaklarla ve ne biçimde yapılabileceğiyle ait realist müşterek vizyon alınamadığı ve darülfünun yönetiminin oluşan inanca açığını gideremediği vurgulanan açıklamada, şu değerlendirmelere arsa verildi:
"Üniversite ile bankamız ortada meydana getirilen görüşmelerde, üniversitenin saygınlık art ödemelerini yapmak düşüncesince ehliyetli nakdi deposu bulunmuş olduğu darülfünun yetkililerince tabir edilmiş lakin tarafımıza rastgele müşterek saygınlık art ödemesi yapılmamıştır. Üniversite yetkilileri ile öteki defalar meydana getirilen görüşmelerde kredilere tahsilat sağlanamamış ve bundan ötürü bankamızla darülfünun arasından rastgele müşterek mutabakata varılamamıştır. Kredi anamal ve ürem art ödemelerinde kanuncu müddet bulunan 90 günün üstünde teehhür olması, saygınlık alacağının ehemmiyetli müşterek kısmının teminatsız kalması, darülfünun yönetiminin borçların art ödenmesi ile ait realist projeksiyonunun bulunmaması, kredinin konfigürasyon şartlarının oluşmaması ve bankamız ile darülfünun arasındaki görüşmelerin sonuçsuz kalması dolayısıyla 30 Eylül 2019'da (kredi teminatını meydana getiren arazinin üniversiteye devrine bağlı yürütmeyi tevkif kararından kestirmece müşterek sene sonra) 5411 stratejik Bankacılık Kanunu gereği, alacağın türel yoldan tahsili süreci başlatılmıştır. Gerçekleştirilen kanuncu strateji işlemleri mevzuata, bankacılık teamüllerine ve çevre ortada imzalanan sözleşmelere uygundur."
"Bankamız, alacağının tahsili noktasında bankacılık kuralları doğrultusunda cereyan etmiştir"
Halkbank açıklamasında, banka kabilinden meydana getirilen ihtiyati haciz uygulamasına İstanbul kent Üniversitesi kabilinden 16 Ekim 2019'da itiraz edilerek sorun açıldığı, sorun kararında murafaa kabilinden üniversitenin itirazı onama edilmeyerek ihtiyati haciz kararının devamına hükmedildiği, böylecene türel sürece bitmeme edilmiş olduğu bildirildi.
İstanbul kent Üniversitesi'nin finansal yükümlülüklerini hesabına getirememesi yardımıyla YÖK'ün, 19 Aralık 2019'da çalışkanlık izninin eğreti şekilde durdurulmasına ve idaresinin, güvenceci Marmara Üniversitesi'ne devredilmesine değişmeyen verildiği anımsatılan açıklamada, 29 Haziran 2020'de de İstanbul kent Üniversitesi'nin çalışkanlık izninin kaldırıldığı belirtildi.
Açıklamada, YÖK kabilinden kent Üniversitesi'nin Medeni Kanun hükümlerine layıkıyla resmi tasfiyesi düşüncesince oluşturulan davanın bitmeme etmiş olduğu aktarılarak, şunlar kaydedildi:
"Tasfiye sürecinde, bankamızın üniversiteden alacağının tahsili düşüncesince çalışmalarımız bitmeme etmektedir. Üniversiteye maruf 1 yıldan aşkın süreye karşın bankamızın alacağını ne biçimde öğrenim edeceğine müteveccih realist müşterek vizyon ve inanca açığını gidermeye müteveccih müşterek hal ortaya koyulmamışken, bu mevzuyu değişik alanlara çekerek, müşterek grubun, müşterek bireyin veya müşterek zümrenin mağduriyetine sefer açıldığı izlenimi tevlit girişimleri boşunadır. Kaldı ki üniversitenin, bankamızda karışık kredilerde izlendiği devirde bile eğitim- tedrisat faaliyetlerinin bitmeme edebilmesi düşüncesince elektrik, su ve benzeşim ödemelerini yapabilmesi sağlanmıştır. Bankamız kabilinden düzenlenen proses hoppadak saygınlık alacağımızın tahsiline müteveccih olup, nahak ve mesnetsiz şekilde tabir edilmiş olduğu biçimde 'üniversitenin faaliyetlerinin önlenmesine çalışılması ve buna müteveccih şekilde siyaseten talimatlandırıldığımız' kabilinden müşterek ifadenin tarafımıza yüklenemeyeceği açıktır. Bankamız, alacağının tahsili noktasında ağız ağıza bankacılık kuralları ve kişi iç mevzuatı doğrultusunda cereyan etmiştir."
