USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Ekonomi

Merkez Bankası 90 yaşında

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), zaman 90'ıncı kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

Merkez Bankası 90 yaşında
03-10-2021 15:26
İstanbul

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB), genel ağ sitesinden derlenen bilgiye göre, Birinci Dünya Savaşı sonrasında, dünyada ortaya çıkan çıkarma sağlayacak özek bankalarının oluşturularak devletlerin öz dünyalık politikalarını ari adına belirlemeleri yönündeki eğilimin tesiri ve Kurtuluş Savaşı ile kazanılan siyasal bağımsızlığı hesaplı bağımsızlıkla perçinlemek amacıyla ortak özek bankası kurulması yönündeki tartışmalar ve icraat himmet kazandı.

Bu mevzunun evvel el ele alındığı 1923 İzmir ekonomi Kongresi'nde, ilkin "milli talih bankası" kurulması düşüncesi üstünde duruldu. 1927'de Maliye Bakanı Abdülhalik Renda'nın özek bankası kurulması üzerine sunmuş bulunduğu anayasa taslağı bildirme edildi. Ayrıca, Merkez Bankasının kuruluş evresinde araştırma görevlisi olması düşüncesince öteki devletlerin özek bankalarından da düşünce istendi.

1928 senesinde Türkiye'ye çağırma edilen Hollanda Merkez Bankası yönetim Meclisi Üyesi Dr. G. Vissering, hazırladığı raporda hükümete değgin kullanılmamış ve ari ortak özek bankasının gerekliliğine dikkati çekti. Bir yıl sonradan İtalyan Uzman Kont Volpi, Türk parasının istikrarının sağlanması düşüncesince ortak özek bankası kurulmasının kondisyon bulunduğunu belirtti.

Söz konusu gelişmelerin peşi sıra hükümet özek bankası kurulmasına değgin mukteza kanuni çerçevenin hazırlanması düşüncesince harekete geçti. Lozan Üniversitesi'nden Prof. Leon Morf'un katkılarıyla Merkez Bankası hukuk tasarısı hazırlandı. Tasarı, Türkiye Büyük Millet Meclisince 11 Haziran 1930'da bildirme edildi. 1715 stratejik Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu ismi ile 30 Haziran 1930'da Resmi Gazete'de yayımlandı.

Farklı kasıntı ve kurumlar çeşidinden hesaplı işlevlerin yegâne elde toplanmasının peşi sıra 3 Ekim 1931'de faaliyetlerine başlamış bulunan Merkez Bankası, ahit bakımından 90'ıncı kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

Banka, öteki amme kurumlarından ağız ağıza ayrı ve ari statüsünün ortak işareti olarak, çok ortaklı müşareket halinde türel varlığını kazandı. Bankanın hisseleri; A, B, C ve D kazanmak kıl payı yekûn 4 sınıfa ayrıldı. A sınıfı paylar Hazine'ye, B sınıfı paylar ulusal bankalara, C sınıfı paylar ecnebi bankalar ile ayrıcalıklı şirketlere ve D sınıfı paylar Türk tecim kuruluşlarıyla Türk tabiiyetli asıl ve hukuksal bireylere ayrıldı.

Banknot matbaası kuruldu

İkinci Dünya Savaşı'nın menfi etkilerinin hissedildiği 1940'lı zamanlarda eksiksiz dünyada bulunduğu kabilinden Türkiye'de de Merkez Bankası, amme kesiminin finansman açığını kapatmaya müteveccih uygulamalarda bulundu.

1950'li yıllarda, çoğalma ve aceleci kalkınmanın finansmanı Merkez Bankası kaynaklarından sağlandı. Hazine'ye endamsız vadeli öndelik olanağı verilerek kasacı kaynakları kamunun kullanımına açıldı. Bu devirde Merkez Bankası düşüncesince gerçekleşmiş bulunan ehemmiyetli ortak evolüsyon de 1955 senesinde kâğıt dünyalık matbaasının kurulması ve 1957 yılından itibaren banknotların ülkede basılmaya başlanması oldu.

Planlı ekonomiye geçişin yaşandığı 1960'lı zamanlarda Merkez Bankası, hesaplı koşullara ve sahasının gelişimine koşut olarak, genişlemeci dünyalık politikaları takip etti ve kamuya eşme sağlamaya bitmeme etti. Bu devirde ayrıca, kambiyo kontrolüne değgin uygulamaların şişman çoğunluğu Merkez Bankasına devredildi.

1211 stratejik kanun

Dünya genelinde İkinci Dünya Savaşı'ndan sonradan ortaya çıkan değişikliklere ahenk gelmek ve Merkez Bankasının etkinliğini çoğaltmak amacıyla 14 Ocak 1970'de 1211 stratejik Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu bildirme edildi. Böylelikle tarihinde dünkü ortak fasıl başlamış bulunan Merkez Bankası, azda olsa de olsa, zamanın hesaplı ve özek bankacılığı alanındaki yeniliklerini yansıtan ortak yapıya kavuştu.

Söz konusu anayasa bankanın kanuni statüsü, aranjman yapısı, salahiyet ve görevlerinde ehemmiyetli tebeddülat getirdi.

Anonim müşareket statüsü mahfuz Merkez Bankasının sermayesi, 15 milyon liradan 25 milyon liraya yükseltildi. Hazine'nin eş bulunduğu kapital payının yüzdelik 51'den az olamayacağı da kanunda arazi aldı.

1211 stratejik kanunun getirmiş bulunduğu ortak öteki teceddüt de "guvernörlük" ismi sunulan reislik makamı oldu. Dış asimilasyon ve ilişkilerde denklik, protokolde akreditasyon sağlanması amacıyla kurulan reislik makamına evvel adına Naim Talu getirildi.

Guvernörlük makamının yanında, başbuğ ve başbuğ yardımcılarından meydana mevrut "yönetim komitesi" ismi altında dünkü ortak değişmeyen bildirme etme organı oluşturuldu. Bankanın en yukarı değişmeyen bildirme etme organı statüsündeki 8 üyeli yönetim Meclisi ise 6 üyeli Banka Meclisi'ne dönüştürüldü.

İlgili kanun, Merkez Bankasına ilgilendiren fariza ve yetkilerin artırılması açısından da ehemmiyetli yenilikler içerdi. Hazineye verilebilecek endamsız vadeli öndelik miktarının yukarı sınırı, bağlanmış yıla ilgilendiren bütçe ödeneklerinin yüzdelik 15'i oranında yükseltildi.

1980 sonrası dönem

1980'lerde yaşanmış bulunan hesaplı gelişmeler, hem Türkiye bununla beraber Merkez Bankası açısından ortak dönüm noktası durumunda oldu. 24 Ocak 1980'de açıklayan kararlar ile Türkiye ekonomisinde strüktürel ortak inkılap başlatıldı.

Başlatılan mali serbestleşme süreci ile dünyalık ve kur politikalarının Merkez Bankası çeşidinden meydan ekonomisi ile ahenkli ortak biçimde yürütülmesi düşüncesince mukteza altyapının sağlanması anlamında ehemmiyetli adımlar atıldı. Para politikası kapsamında, tevdiat ve mangır faizlerinin meydan koşullarında belirlenmesi hükme bağlandı.

Türk parası, ecnebi nukut karşısında devalüe edilerek çakılı kur diyeti ortadan kalktı. 1983 senesinde Merkez Bankası, kalburüstü ve döviz rezervlerini çalışan ortak halde komuta etmek dair izinli bir duruma getirildi. 1987'de bariz meydan işlemleri hazırlamaya başlamış bulunan Banka, çağdaş açıdan dünyalık ve döviz piyasalarının kurulmasına da önderlik etti.

1989'da Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 stratejik değişmeyen ile hesaplı birimlerin döviz ile muamele yapmalarına müsaade verildi ve Türk parasının çevrilgen duyuru edilerek bağıl elan elastiki ortak döviz kuru diyetine geçildi.

1990'da Banka, evvel el kamuoyuna duyurduğu dünyalık programı ile döviz kurları ve ürem oranlarındaki istikrarı bozmadan sektörün akışkanlık ihtiyacını karşılamayı hedefledi.

21 Nisan 1994'te Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarını kullanımına son getirildi. Bunun yanında, 1997 senesinde imzalanan ortak tören düzeni ile 1998 yılından itibaren Hazine'nin Merkez Bankasından endamsız vadeli öndelik kullanamayacağı karara bağlandı.

Banka, anahtar istiklaline kavuştu

Merkez Bankasının 1995-1999'da izlediği politika, mali piyasalarda istikrarı sağlamaya yönelikti. Enflasyonun arama dibine alınamaması dolayısıyla 2000 senesinde döviz kuruna mebni dünkü ortak denge programı yürürlüğe kondu. Ancak 2000 yılı sonlarına akilane ekonomide artım yayınlayan güvenlik kaybı ve 2001'de ortaya çıkan kriz, programın sonlandırılmasına hastalık oldu. Bunun saf kararı olarak, 22 Şubat 2001'de döviz kurları dalgalanmaya bırakıldı.

Kriz ondan sonra 25 Nisan 2001'de ekonomide yaşanmış bulunan strüktürel inkılap sonrası Merkez Bankası Kanunu'nda ehemmiyetli tebeddülat yapıldı.

Fiyat istikrarını sağlamak, Merkez Bankasının asliye maksadı adına bariz ortak biçimde tanımlandı. Bu çerçevede, Merkez Bankasının dünyalık politikası mevzusundaki uygulamaları ve kullanacağı araçları direkt kendisinin belirleyeceği hükme bağlandı. Böylelikle Banka, anahtar istiklaline kavuştu.

Banka'nın değer istikrarını terazi maksadı ile çelişmemek kaydıyla, hükümetin çoğalma ve istihdam politikalarını destekleyeceği hükme bağlandı.

Finansal istikrarı sağlamak, Banka'nın sponsor maksadı adına tanımlandı. Merkez Bankasının Hazine ile öteki amme kasıntı ve kuruluşlara öndelik vermesi, mangır açması ve bu firmaların ihraç etmiş bulunduğu istikraz araçlarını asli piyasadan satın alması yasaklandı. Bu sayede bankanın kamusal finansman gereksinimi düşüncesince ortak eşme olması engellendi.

Para politikası stratejilerinin ve değişmeyen bildirme etme mekanizmalarının kurumsallaşması amacıyla Para Politikası Kurulu (PPK) oluşturuldu.

Paradan 6 kullanılmamış atıldı

2002 yılına gelindiğinde, çağdaş ortak dünyalık politikası stratejisi bulunan şişkinlik hedeflemesi diyeti uygulamasına geçildi. Örtük şişkinlik hedeflemesinin uygulanmış bulunduğu 2002-2005'te, rejimin mukteza ön koşullarının karşılanmasına çalışıldı. Merkez Bankasının beceri ve kurumsal altyapısı güçlendirildi, kestirim modelleri geliştirildi ve data seti genişletildi. Bu süreçte Araştırma Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü şeklinde baştan yapılandırıldı ve enformasyon politikalarının etkinliğini gelmek amacıyla İletişim Genel Müdürlüğü kuruldu.

2005 yılından itibaren siyasa kararları ile bağlanmış öngörülebilirliğin artırılması amacıyla ortak salname PPK güruh tarihleri, ortak takvim çerçevesinde ilkin açıklandı. Tüm bu proses böylece 2006 senesinde bariz şişkinlik hedeflemesi diyeti uygulanmaya başlandı.

1 Ocak 2005'te Türk lirasından 6 kullanılmamış atıldı, Yeni Türk Lirası ve dünkü kuruşlar tedavüle çıkarıldı. 1 Ocak 2009'da paradan "yeni" ifadesi kaldırıldı. Türk lirası, kâğıt dünyalık ve kuruşlar yenilenen dizayn ve boyutlarla dolaşıma çıkarıldı.

Halihazırda bankanın sermayesi 25 bin TL olup 250 bin sayı hisseye ayrıldı. 2019 sonu bakımından Merkez Bankası sermayesinin yüzdelik 55,12'si (A) sınıfı, yüzdelik 25,74'ü (B) sınıfı, yüzdelik 0,02'si (C) sınıfı, yüzdelik 19,12'si ise (D) sınıfı hisselerden oluşuyor.

Merkez Bankasının 2020 sonu bakımından 3 bin 499 mensubu bulunuyor.

Kuruluştan bugüne başkanlar

Kuruluşundan bugüne 25 kişi, TCMB Başkanı adına fariza yaptı.

İlk başbuğ bulunan Selahattin Çam 1931-1938'de bu rolü yürüttü. Çam'ın peşi sıra Kemal Zaim Sunel (1938-1949), Mehmet Sadi Bekter (1949-1950), Osman Nuri Göver (1951-1953), Mustafa Nail Gidel (1953-1960), Memduh Aytür (1960), İbrahim Münir Mostar (1960-1962), Ziyaettin Kayla (1963-1966) Naim Talu (1967-1971), Memduh Güpgüpoğlu (1972-1975), Cafer Tayyar Sadıklar (1976-1978), Hakkı Aydınoğlu (1979-1981), Osman Şıklar (1981-1984), Yavuz Canevi (1984-1986), Rüşdü Saracoğlu (1987-1993), Bülent Gültekin (1993-1994), Yaman Törüner (1994-1995), Gazi Erçel (1996-2001), Süreyya Serdengeçti (2001-2006), Durmuş Yılmaz (2006-2011), Erdem Başçı (2011-2016), Murat Çetinkaya (2016-2019), Murat Uysal (2019-2020) ve Naci Ağbal (Kasım 2020-Mart 2021) başbuğ adına fariza yaptı.

Mart 2021'de reislik görevine getirilen Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu, halihazırda vazifesini sürdürüyor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3596+64
2Fenerbahçe3590+58
3Trabzonspor3558+13
4Başakşehir FK3555+10
5Beşiktaş3554+6
6Alanyaspor3549+3
7Kasımpaşa3549-6
8Çaykur Rizespor3549-7
9Sivasspor3548-9
10Antalyaspor3545-4
11Adana Demirspor3544+3
12Samsunspor3542-5
13Kayserispor3541-9
14MKE Ankaragücü3539-3
15Fatih Karagümrük3537-2
16Konyaspor3537-14
17Gaziantep FK3535-15
18Hatayspor3534-10
19Pendikspor3533-31
20İstanbulspor3516-42
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ