Tunus
Cumhurbaşkanı Said’in ülkede 25 Temmuz'da parlamentonun çalışmalarını dondurması ve başbakanı azletmesinin peşi esna oluşan "istisnai durumun" üstünden 100 devir geçti. Bu müddette ülkedeki politik ve hesaplı akse çözülemediği kabilinden bazı vakayiname krizler de devir yüzüne çıkmaya başladı.
Özellikle sonuç günlerde ülkenin lodos bölgesindeki Safaks vilayetinde yarık sağlayan "çöp krizi" ve bunun kararı yerine Akrab şehrinde süregelen maşeri yüklülük bitmeme ediyor.
Akrab’daki huzursuz süreçte semt halkına dayanaklık etmek sağlayan Tunus Genel İşçi Sendikası (TGİS) maşeri ve politik krizlerden çıkabilmek düşüncesince Cumhurbaşkanı Said’in müşterek kez haritası belirlemesi icap ettiğini bildirdi.
Tunuslu kimi uzmanlar, Cumhurbaşkanı Said'in krizlerle başa çıkacak mevzusundaki "vizyon eksikliğinin", kararlarına huzur gıcırtı çemberini genişleteceğine inanırken, birileri da Cumhurbaşkanı'nın iç ve aut baskılara aldırmadan dolayısıyla bitmeme edeceği görüşünde.
"Siyasi kemiksiz müşterek görünüş yok"
Cumhurbaşkanı Said’in kararlarını ve peşi esna yaşanmış bulunan gelişimleri AA muhabirine değerlendiren Sosyolog Prof. Dr. Sabrin Celasi, "Önümüzdeki devirde protestoların sansasyonel olabileceği açık. Ayrıca ihtilaf partileri ve dışlanan politik oluşumlar menfaatlerini toparlayıp gine bulunan iktidara huzur politika üretmeye başlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Akrab şehrindeki maşeri vakalarda bulunduğu kabilinden tek politik yönü sıfır krizlerin elan da genişleyebileceğini korumak için çaba sarfeden Celasi, "Tunus Genel İşçi Sendikası dışında, yaşanmış bulunan maşeri vakası değerlendirecek ve yönlendirecek politik müşterek dokuma ortaya çıkmadı." dedi.
Celasi, laflarına şöyleki bitmeme etti:
"Siyasi kemiksiz müşterek ekranların olmaması bunun indinde ülkedeki maşeri koşullara huzur müşterek hal stratejisinin olmaması bulunan iktidarı çıplak maşer kuruluşları ve politik partiler ile çalışmaya itecektir."
"Baskılar arttıkça Cumhurbaşkanı Said’in alternatifleri daralıyor"
Cumhurbaşkanı Said’in ağırbaşlı akıntı ettiğini korumak için çaba sarfeden Siyaset Bilimi Uzmanı Murat Alale ise "Ülkede politik krizin tırmanması Cumhurbaşkanı Said’in ağırbaşlı akıntı etmesinden kaynaklanıyor. Üzerinde oluşan politik baskıdan dolayı, dümen sistemine bağlı organize ettiği adımları atmakta baş döndürücü gecikti." niteleyerek konuştu.
TGİS’in olağanüstü kararlardan çevre oluşan "istisnai duruma" müşterek müddet sınırı konulması düşüncesince davet cihazı yaptığını hatırlatan Alale, şunları kaydetti:
"TGİS, ülkeyi maşeri ve politik krizden çıkarabilmesi düşüncesince Cumhurbaşkanı Said’e müşterek depar belgesi yolu sundu, müşterek an evvel istisnai gidiş düşüncesince müşterek müddet sınırı konulması ve ülkeyi politik krizden çıkaracak müşterek kez haritası çıkarması arzu edildi."
Akrab’da yaşanmış bulunan maşeri vakaları da değerlendiren Alale, "Akrab’da yaşanmış bulunan yararsız krizi, Cumhurbaşkanı Said’in iktidarına huzur müşterek kartopu hali alabilir. Siyasi oluşumlar iktidara huzur yasal müşterek akse bulunan Akrab’daki maşeri vakaları tırmandırabilir." ifadelerini kullandı.
Dışarıdan mevrut baskıların hakkında müşterek de iç baskıların eklendiğini tamlayan Alale, laflarını şöyleki tamamladı:
"Cumhurbaşkanı Said’in üstünde kalan bu baskılar seçeneklerini daraltıyor. Baskılardan anlaşılacağı az daha Said’in müşterek an evvel demokratik yola dönmesi ve ülkede yaşanmış bulunan krizlere huzur şişko müşterek uğraş vermenin yöntemini açması arzu ediliyor."
"Cumhurbaşkanı Said baskılara sorumluluk eğmeyecek"
Siyaset uzmanı Bulbabe Salim ise Cumhurbaşkanı Said’in iç ve aut baskılara sorumluluk eğmeyeceğini ancak yaşanmış bulunan krizler ile ülkenin gerçeğini kavrayacağını savundu.
TSİG’in kez haritası çıkarılması ve olağanüstü kararlara müddet sınırı taleplerini değerlendiren Salim, "TSİG’in talepleri Cumhurbaşkanı Said’in güzeşte ay duyurduğu millî diyalog döneminin haricinde tükenmek düşüncesince müşterek nevi uyarma niteliğinde. Cumhurbaşkanı Said’in bu uyarıların beraberinde dâhilen ve haricen mevrut baskılara sorumluluk eğeceğini düşünmüyorum." görüşünü dile getirdi.
TSİG: Ülkede maşeri patlamalar yaşanabilir
TSİG Genel Sekreter Yardımcısı Semir eş-Şefi ise 13 Kasım’daki maşeri vakaları yerli basına değerlendirerek, ülkedeki şartların zorlaştığını bu nedenle maşeri patlamaların yaşanabileceği uyarısında bulundu.
Şefi açıklamasında, "Ekonomik müşkülat zımnında maşeri vaziyeti görmezden neşet etmek değimsiz müşterek yaklaşımdır. Bu, elan müşterek tomar maşeri patlamalara ve krizlere sebep olabilir." ifadelerini kullandı.
TGİS Genel Sekreter Yardımcısı Şefi'nin, bu açıklamalarını, Darbeye Karşı Vatandaşlar Girişimi'nin, Tunusluları 14 Kasım’da "darbeye" huzur sokağa çağırması ve ülkenin güneyindeki Akrab şehrinde yaşanmış bulunan maşeri gerilimin peşi esna yapması dikkati çekti.
Tunus'taki yararsız krizi ve gösteriler
Akrab şehrinde teşrinievvel kocaoğlan başlangıcında mülga El-Kina yararsız alma merkezinin 8 Kasım’da gine açılacağının duyulması hakkında tanıtım gösterisi düzenleyen site sakinleri, müşterek göstericinin öldürülmüş bulunduğu iddiaları hakkında bölgedeki manşet merkezini ateşe vermişti.
Darbeye Karşı Vatandaşlar Girişimi'nin çağrısıyla geçmiş hükûmet merkezi Tunus’taki yasama kurulu binası önüne mevrut binlerce isim saatlerce "darbe" karşıtı motto atmıştı.
