USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

67 yaşındaki kadın engelli oğlu ile hayat kavgası hayran bırakıyor

Rize'de canlı 67 yaşındaki kadının engelli oğlu ile hayat kavgası herkesi hayran bırakıyor.

67 yaşındaki kadın engelli oğlu ile hayat kavgası hayran bırakıyor
07-03-2022 09:36
Merkeze ilişkin Engindere mahallesinde canlı 67 yaşındaki 4 bebek anası Melek Dursun'un başına gelmeyen kalmadı. Henüz toy evli iken eşinin geçirdiği hastalık, ondan sonra ise evlatlarının başına gelenlere karşın yaşama sıkı sıkıya sarılan kadın, günümüzde ise müşterek başına kalmış bulunduğu engelli oğlu ile hayat kavgası veriyor. Oğlu Hızır Dursun hâlâ 4 yaşlarındayken gidiş geliş kazası geçirerek vücudunun bazısı fonksiyonlarını kaybetti. Kızı Fatma ise 15 sene geçmiş geçirdiği gidiş geliş kazasında yaşamını kaybetti. Üstelik kızının gidiş geliş kazası geçirdiğini, kazadan 4,5 ay sonradan İstanbul'daki dört başı mamur hastaneleri telefonla arayarak öğrendi.

Rahmetli benzeri ile tanışıklık periyodunu ve ondan sonra yaşamış bulunduğu sıkıntıları özetleyen Melek Dursun, benzeri ile güç koşullar altında evlendirilmiş bulunduğu derece hayatının da teessürat içinde geçtiğini dile getirerek “Eşimin ağabeyi evimizde kiracıydı. O esna eşim geldi ve beni gördü, beni görür görmez hâlâ da gitmedi. Geldi beni istemeye ağabeyim ile gürültü etti. Ağabeyim beni dövünce esir eşimle bu arada kaçtım evden. Cebinde çabucak popülasyon kağıdı vardı ayrıksı da müşterek şeyi yoktu. Çay topladım, işleme dokudum ve askere gidip gelene denli eşime ego baktım. Askerden ulaştığında geçmiş kıyı de müşterek çayhane açtı. Dalgaların faziletli bulunduğu müşterek güneş çay ocağını çokluk aldı. Bir çocuğumuzla birlikte, anca elimiz koynumuzda kaldık. Sonra ÇAYKUR'a ilgili Ziraat Çay Bahçesi'nde işe girdi. Aynı sürede bronşit rahatsızlığı vardı, orada çalışırken çabucak sıkıştı. Çay bahçesinde üşümesin niteleyerek ondan sonra eşimi paketleme çay fabrikasına aldılar. Bu posta orada hâlâ biçimsiz oldu. Bu kat İstanbul'da döş rahatsızlıkları hastanesine gittik ve orada 3 buçuk ay yattı. Neredeyse ölüyordu. Teyzem ehil print bana. İstanbul'dan Rize'ye döndük ve gine paketlemeye gitti. Kendisini gene çay bahçesine verdiler. Oradan zahmetli oldu. Benim çocuklarımın bütünü Ziraat Mahallesi'nde doğdu. O mahalleden 5 bin TL taksit ile 2 göz 1 mağaza müşterek bitirme aldık. Orası benim sarayımdı. Ben oranın taksitlerini ödeyene denli aşırı çileler çektim” dedi.

Eşinin emekliliğine sevinecekken 4 yaşındaki oğlu Hızır'a makine çarpmasının üzüntüsünü yaşadığını tamlayan Dursun “Eşimin emekliliğine 3 ay kaldığında oğlum Hızır kaymakamlık geçirdi. Trabzon'da hastanede derin bakımda yattı. 27 güneş derin bakımın kapılarında süründüm. Başladı oğlumu akse vurmaya. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne getirdik ve oradaki müderris 5 sene gözaltı altında olması icap ettiğini söyledi. İstanbul'a taşındık, Orada depremi de yaşadık. Sonra oğlumun raporları print Rize'ye geldik” biçiminde konuştu.

"Elinde müşterek çıban vardı, kızımı oradan tanıdım"

15 sene geçmiş ölüm fail kızı Fatma'yı yatalak vaziyetteyken 5 sene icra vekili ana Dursun “Kızım gidiş geliş kazası geçirdi. Evliydi, 2 pare evladı vardı. 5 sene da onu yatakta baktım. İstanbul'da çalışıyordu. Sigortalı işe girip çocuklarını alacaktı. İftira ile ayırmıştılar onu kocasından. 4 buçuk ay süresince sav alamadım. Rüyalarıma girdi. Ya müşterek yerde öldü, yahut müşterek yerde parasız yatıyor niteleyerek düşündüm ve hastanelerin derin bakımlarını telefonla aradım. Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin derin bakımına sorduğumda ‘Fatma Dursun' adlı müşterek hastanın bulunduğunu söylediler. Elinde müşterek çıban vardı, kızımı oradan tanıdım. Sırtında iri döşek yarası çıkmıştı. Para namevcut müşterek bilinçlilik yok. Ben bu hastamı Rize'ye nite getireyim. Çıktım Kartal Belediye Başkanı'na ‘Tamam' dedi. 6 pare bilet aldılar bana sedyeyi koyabilmek için. O halde uçakla Trabzon'a ordan da Rize'ye geldik. Doktor geldi evde baktı ve ‘Burada müşterek bilinçlilik yapamayız, hastaneye gitmemiz lazım' dedi. Kızım nebati hayattaydı” ifadelerini kullandı.

Çocuklarını büyütürken ailesine elişi dokuyarak konuşu dayanak verdiğini de dile getiren Dursun “Çocuklarımı aşırı harap büyüttüm, işleme dokudum. Babası dışarıda çalıştı ego içeride, çocuklarımı aşırı güç koşullarda büyüttüm. 1 çocuğum su deposuna düştü, ondan aşırı çektim. 1 çocuğum ayağı fay doğdu, Trabzon'da ortopedi doktorlarına taşıdım. 12 Eylül dönemiydi, arabamızı yolda durdular. 1 makine da taraftan geçe cama taş attı. Cam çabucak gözüme döküldü. 1 gözüm hiçbir görmüyordu, demin de az görüyor. En ıvır zıvır çocuğum da gidiş geliş kazası geçirdi. 6 sene derin bakımlarda yattı” dedi.

Çocuklarının büyümesiyle sıkıntılarının biteceğini zanneden fakat sert de anca olamayan ana Dursun, bu kat 4 yaşında geçirdiği gidiş geliş kazası dolayısıyla 27 senedir engelli bulunan oğlu ile beraberce kaldığını, demin en şişman endişesinin engelli oğlu Hızır bulunduğunu da dile getirdi. Dursun “Çocuklarım büyüdü, ‘Biz sağlıklıyız, bu ev hastalıklı kardeşime kalsın' dedi. Evi ki kardeşlerine bıraktılar askerliklerini yaptırdım, evlendirdim. Engelli bulunan çocuğum da okula giderken kıraat yazmayı söktü ve şiirler yazmaya başladı. Engelli oğlum Hızır kalem oldu. Dönemin valisi kitabını çıkarttırdı. Kapı bap dolaşarak o kitapları sattık. Dedim ki helali yasak yapmayalım ve bu kazandığımız paraların hepsini giranbaha yaptık. Ağabeylerinin birisi namus borcu aldı, başkası namus borcu aldı, vereceğiz dediler. Çocuğumu kıygın ettiler.

Bu kat ego ‘Bu çocuğumun altınlarını verin, ona ayrı bitirme alacağım, sizin halleriniz benim hoşuma gitmiyor' dedim. İnkar ettiler ve evde gürültü ettiler. Bu vaziyetlere üzülen babasının aort damarı çatladı ve anca de yaşamını kaybetti. Öyle de ego o daireyi satılığa çıkardım, geldim bu daireyi aldım. Bunun da epeyce müşterek borcu var, hâlâ bitmedi. Oğlumun hizmetini ego yapıyorum. Bu bitirme de oğlumun üzerine. Hizmetini ego yapıyorum. Babasının zahmetli aylığını alıyor. Böyle bu arada dümen kalem gidiyoruz. Havalar dobra evet mu sahile filan çıkıyoruz, yanında im satıyoruz” biçiminde konuştu.

Anne Melek Dursun'un engelli oğlu Hızır Dursun ise, annesinin yokluğunun düşüncesinden üstelik aşırı korktuğunu dile getirerek “Annem olmasa benim halim dobra olmaz. Annemi aşırı seviyorum. Babam öldü, müşterek vahit pare annem kaldı yanımda. Annem de ölürse bu evde, bu dört örek ortada müşterek pare kalacağım. Ondan korkuyorum” niteleyerek konuştu.

Osman Kubilay Küçükmustafa

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ