USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

67 yaşındaki kadının engelli oğlu ile hayat kavgası hayran bırakıyor

Rize'de canlı 67 yaşındaki kadının engelli oğlu ile hayat kavgası herkesi hayran bırakıyor.

67 yaşındaki kadının engelli oğlu ile hayat kavgası hayran bırakıyor
07-03-2022 10:17
Merkeze ilişkin Engindere mahallesinde canlı 67 yaşındaki 4 bebek anası Melek Dursun'un başına gelmeyen kalmadı. Henüz dünkü evli iken eşinin geçirdiği hastalık, hemen sonra ise evlatlarının başına gelenlere karşın yaşama sıkı sıkıya sarılan kadın, çağımızda ise müşterek başına kalmış bulunduğu engelli oğlu ile hayat kavgası veriyor. Oğlu Hızır Dursun daha 4 yaşlarındayken gidiş geliş kazası geçirerek vücudunun birtakım fonksiyonlarını kaybetti. Kızı Fatma ise 15 sene önceki geçirdiği gidiş geliş kazasında yaşamını kaybetti. Üstelik kızının gidiş geliş kazası geçirdiğini, kazadan 4,5 ay sonradan İstanbul'daki eksiksiz hastaneleri telefonla arayarak öğrendi.

Rahmetli benzeri ile tanışıklık dönemini ve hemen sonra yaşamış bulunduğu sıkıntıları özetleyen Melek Dursun, benzeri ile çetince şerait altında evlendirilmiş bulunduğu denli hayatının da teessürat içinde geçtiğini dile getirerek “Eşimin ağabeyi evimizde kiracıydı. O esna eşim geldi ve beni gördü, beni görür görmez hâlâ da gitmedi. Geldi beni istemeye ağabeyim ile gürültü etti. Ağabeyim beni dövünce köle eşimle bu arada kaçtım evden. Cebinde çabucak popülasyon kağıdı vardı apayrı da müşterek şeyi yoktu. Çay topladım, işleme dokudum ve askere gidip gelene denli eşime ego baktım. Askerden vardığında önceki yalı de müşterek çayhane açtı. Dalgaların efdal bulunduğu müşterek devir çay ocağını derya aldı. Bir çocuğumuzla birlikte, anca elimiz koynumuzda kaldık. Sonra ÇAYKUR'a ilişik Ziraat Çay Bahçesi'nde işe girdi. Aynı sürede bronşit rahatsızlığı vardı, orada çalışırken çabucak sıkıştı. Çay bahçesinde üşümesin niteleyerek hemen sonra eşimi paketleme çay fabrikasına aldılar. Bu defa orada hâlâ biçimsiz oldu. Bu defa İstanbul'da döş rahatsızlıkları hastanesine gittik ve orada 3 buçuk ay yattı. Neredeyse ölüyordu. Teyzem erbap baskı bana. İstanbul'dan Rize'ye döndük ve gene paketlemeye gitti. Kendisini gene çay bahçesine verdiler. Oradan zorun oldu. Benim çocuklarımın bütünü Ziraat Mahallesi'nde doğdu. O mahalleden 5 bin TL taksit ile 2 göz 1 mağaza müşterek büküm aldık. Orası benim sarayımdı. Ben oranın taksitlerini ödeyene denli giriş döndürücü çileler çektim” dedi.

Eşinin emekliliğine sevinecekken 4 yaşındaki oğlu Hızır'a otomobil çarpmasının üzüntüsünü yaşadığını tamlayan Dursun “Eşimin emekliliğine 3 ay kaldığında oğlum Hızır ilçe geçirdi. Trabzon'da hastanede derin bakımda yattı. 27 devir derin bakımın kapılarında süründüm. Başladı oğlumu çöküntü vurmaya. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne getirdik ve oradaki müderris 5 sene nezaret altında olması icap ettiğini söyledi. İstanbul'a taşındık, Orada depremi de yaşadık. Sonra oğlumun raporları baskı Rize'ye geldik” biçiminde konuştu.

"Elinde müşterek çıban vardı, kızımı oradan tanıdım"

15 sene önceki ölüm fail kızı Fatma'yı yatalak vaziyetteyken 5 sene icra vekili ana Dursun “Kızım gidiş geliş kazası geçirdi. Evliydi, 2 adet evladı vardı. 5 sene da onu yatakta baktım. İstanbul'da çalışıyordu. Sigortalı işe girip çocuklarını alacaktı. İftira ile ayırmıştılar onu kocasından. 4 buçuk ay süresince sav alamadım. Rüyalarıma girdi. Ya müşterek yerde öldü, yahut müşterek yerde parasız yatıyor niteleyerek düşündüm ve hastanelerin derin bakımlarını telefonla aradım. Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin derin bakımına sorduğumda ‘Fatma Dursun' adlı müşterek hastanın bulunduğunu söylediler. Elinde müşterek çıban vardı, kızımı oradan tanıdım. Sırtında iri döşek yarası çıkmıştı. Para namevcut müşterek bilinçlilik yok. Ben bu hastamı Rize'ye elbette getireyim. Çıktım Kartal Belediye Başkanı'na ‘Tamam' dedi. 6 adet bilet aldılar bana sedyeyi koyabilmek için. O biçimde uçakla Trabzon'a ordan da Rize'ye geldik. Doktor geldi evde baktı ve ‘Burada müşterek bilinçlilik yapamayız, hastaneye gitmemiz lazım' dedi. Kızım nebati hayattaydı” ifadelerini kullandı.

Çocuklarını büyütürken ailesine elişi dokuyarak iktisadi dayanak verdiğini de dile getiren Dursun “Çocuklarımı giriş döndürücü viran büyüttüm, işleme dokudum. Babası dışarıda çalıştı ego içeride, çocuklarımı giriş döndürücü çetince koşullarda büyüttüm. 1 çocuğum su deposuna düştü, ondan giriş döndürücü çektim. 1 çocuğum ayağı fay doğdu, Trabzon'da ortopedi doktorlarına taşıdım. 12 Eylül dönemiydi, arabamızı yolda durdular. 1 otomobil da taraftan geçe cama taş attı. Cam çabucak gözüme döküldü. 1 gözüm on paralık görmüyordu, demin de az görüyor. En önemsiz çocuğum da gidiş geliş kazası geçirdi. 6 sene derin bakımlarda yattı” dedi.

Çocuklarının büyümesiyle sıkıntılarının biteceğini zanneden lakin katı de anca olamayan ana Dursun, bu defa 4 yaşında geçirdiği gidiş geliş kazası zımnında 27 senedir engelli bulunan oğlu ile beraberce kaldığını, demin en iri endişesinin engelli oğlu Hızır bulunduğunu da dile getirdi. Dursun “Çocuklarım büyüdü, ‘Biz sağlıklıyız, bu ev hastalıklı kardeşime kalsın' dedi. Evi ki kardeşlerine bıraktılar askerliklerini yaptırdım, evlendirdim. Engelli bulunan çocuğum da okula giderken kıraat yazmayı söktü ve şiirler yazmaya başladı. Engelli oğlum Hızır tür oldu. Dönemin valisi kitabını çıkarttırdı. Kapı bap dolaşarak o kitapları sattık. Dedim ki helali yasak yapmayalım ve bu kazandığımız paraların hepsini giranbaha yaptık. Ağabeylerinin bir tanesi namus borcu aldı, diğeri namus borcu aldı, vereceğiz dediler. Çocuğumu kıygın ettiler.

Bu defa ego ‘Bu çocuğumun altınlarını verin, ona ayrı büküm alacağım, sizin halleriniz benim hoşuma gitmiyor' dedim. İnkar ettiler ve evde gürültü ettiler. Bu vaziyetlere üzülen babasının aort damarı çatladı ve anca de yaşamını kaybetti. Öyle de ego o daireyi satılığa çıkardım, geldim bu daireyi aldım. Bunun da müşterek hayli müşterek borcu var, hâlâ bitmedi. Oğlumun hizmetini ego yapıyorum. Bu büküm de oğlumun üzerine. Hizmetini ego yapıyorum. Babasının zorun aylığını alıyor. Böyle bu arada dalavere tür gidiyoruz. Havalar dobra beli mu sahile filan çıkıyoruz, beraberinde iz satıyoruz” biçiminde konuştu.

Anne Melek Dursun'un engelli oğlu Hızır Dursun ise, annesinin yokluğunun düşüncesinden güçlü giriş döndürücü korktuğunu dile getirerek “Annem olmasa benim halim dobra olmaz. Annemi giriş döndürücü seviyorum. Babam öldü, müşterek biricik annem kaldı yanımda. Annem de ölürse bu evde, bu dört cidar ortada biricik kalacağım. Ondan korkuyorum” niteleyerek konuştu.

Osman Kubilay Küçükmustafa

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ