12 Eylül 1980 darbesinin üstünden kusursuz 41 yıl geçti. Darbe sonrası cezaevlerinde 171'i azap kararı edinmek az daha tahminî 300 isim yaşamını kaybetti, 50 isim ise idam edildi.
Mustafa Pehlivanoğlu da 7 Ekim 1980'de 22 yaşlarındayken Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde asılarak idam edildi. Pehlivanoğlu'nun ağabeyi Oktay Fırtına o devri gözyaşları içinde anlattı.
12 Eylül devri yaşanmış olan olayların hepsini hatırladığını tamlayan Fırtına, “41 senedir bu acıyı çekiyorum, hala da çekmeye bitmeme ediyoruz. Yapılan zulümler, meydana getirilen işkenceler babama, bana, ailemize. Hiçbir suçu olmaksızın gepegencecik 22 yaşındaki müşterek genci günahsız yere idam kılmak ne devlette, ne dünyada görülmüş müşterek olay. Kenan Evren denilen özlük gepegencecik evlatları bitirdi. Hiç merhametsizce kıydı onlara sorgusuz sualsiz. Kiminin yaşını büyüttü, kimini günahsız adına dengeledi” dedi.
"Emniyette kardeşimi tanıyamadım, rastgele noktayı mosmordu"
O çağda sol görüşten Necdet Adalı'nın idam edildiğini hatırlatan Fırtına, “Denge unsuru adına müşterek de sağdan asalım diyor. Böyle müşterek obje mevcut mı? Sağdan asalım diye. Denge unsuru olsun diyerek bazısı asmışlar? Duyulmuş mu hakeza müşterek olay? Fakat bunlar yargılandı, rütbesi sökülmeden kendisi ölüm etti. İsterdim ki rütbesi sökülsün, er adına kalsın. Diğer yaşayanların rütbelerinin sökülmesini istiyorum” açıklamasında bulundu.
Kardeşi Mustafa Pehlivanoğlu'nu emniyette tanıyamadığını aktaran Fırtına, “Annem de yanımdaydı. 20 dakikadır yanımızda oturuyormuş tığ tanıyamadık. Nasıl tanıyamadık? Yüzü mosmor. Morarmış, solmuş rastgele yeri. Tembih etmişler ‘Konuşmayacaksın' diye. 20 çağ sonradan polise sordum, ‘Memur bey kardeşim gelmedi mi' diye. Polis bana dedi ki 'Yanınızda oturuyor.' Hesap edin ki o denli tanıyamadım. Türkiye'de meydana getirilen işkencelerin haddi hesabı yok” ifadelerini kullandı.
"Annem babam Mustafa diyerek diyerek öldüler"
Oktay Fırtına, kardeşine Pol-Der kabilinden töhmet atıldığının altını çizerek, “Ben senelerdir uğraşıyorum, babam uğraştı fakat düzeltemedi. Bizim ırk ismimizi Kenan Evren değiştirdi. Avukatı yollayarak, ırk ismimizi değiştirdiklerini söyledi. O devre sorduk illet değiştireceğimizi, ‘Size dokunca gelmesin' diyerek değiştirdiklerini söylediler. Sen bizlere elhak olağandan dokunca verdin. Bundan ayrıksı müşterek dokunca mümkün mu? Sen benim kanımı aldın, hayatımı aldın, canımı aldın. Ailemizi bitirdi. Annem babam Mustafa diyerek diyerek öldüler” diyerek konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kardeşinin mektubunu okuduğunu hatırlatan Fırtına, “Rahmetlinin eksiksiz mektuplarını okudu, filmini de izledi. Ben 41 senedir iade-i onur için uğraşıyorum. Nedir iade-i itibar? Soy ismimizin verilmesi ve martir sayılması. Herkes martir bulunduğunu biliyor” biçiminde konuştu.
Mevlüt İşli - Sadettin Aliusta
