AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK Toplantısı bitmeme ederken açıklamalarda bulundu. MYK toplantısının gündemine bağlı mütekellim Çelik, İnsan Hakları Başkanlığı, AR-GE ve Eğitim Başkanlığı ve Dış İlişkiler Başkanlığı'nın görüşmede banak yaptığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dip bir diplomatlık trafiği bulunduğunu kaydeden Çelik, "Kazakistan'ın donanması ve bütünlüğünün sağlanması vakaları hızlıca atlatabilmesi düşüncesince Cumhurbaşkanımız da desteğini sürdürüyor. Kazak kardeşlerimize bir kat şimdi taziyelerimizi sunuyoruz" dedi.
Dünyada tedricen danışma bombardımanı altında gerçeğe ve esas habere ulaşmanın rastgele devir şimdi da zorlaştığını kail Çelik, ”Gerçek gazetecilerin, demokrasiye bulunan katkılarının beraberinde insanlığın bir grup yalanlardan korunması, esassız haberlerden korunması, Covid'ten, radyasyondan, savaştan korunması genişliğinde kıymetli. Gerçek gazetecilerin önem biçilmez bir eder ortaya koyduğunu biliyoruz. Çeşitli arkadaşlarımız görevleri sırasında saldırıya uğradılar. Hepsine civar olsun diyoruz" ifadelerini kullandı.
"Sadece AK Parti'ye oy veriyorlar niteleyerek muhtemelen bir cümle grubunu amaç göstermek, kutuplaşma siyasetidir"
Kılıçdaroğlu'nun hükümete müteveccih iddialarına tepkime yayınlayan Çelik, “Siyasette kutuplaşmanın artmasından, huzursuzluğun ve tansiyonun yükselmesinden bahsediliyor. Bunlardan en aşkın bahsedenler aykırılık partisi oluyor. Siyasette rakiplik olacaktır, demokratik diyetlerde editör ki ayrımlı görüşler olur, ancak burada politikacı rekabeti politikacı husumete dönüştürmek, muhtelif cümle guruplarını amaç açıklamak esasta antidemokratik siyasete besin ve erke sağlıyor. Öğretmenler gününde Kılıçdaroğlu AK Parti'ye dayanak verici öğretmenleri amaç düzlük bir görüşme yaptı. Sadece AK Parti'ye oy veriyorlar niteleyerek muhtemelen bir cümle grubunu amaç göstermek, kutuplaşma siyasetidir. Darbelere karşı olmamız, vesayete karşı olmamız, en ilkin kavim iradesiyle kurulan bu demokratik meşruiyetin imha edilmesinden dolayıdır. Demokratik politika ortamında arsa alıp antidemokratik siyaseti bakmak şeklindeki yaklaşım akıbet etap hata bir yaklaşım" niteleyerek konuştu.
CHP'li hür Özel'in açıklamalarına tepkime yayınlayan Çelik, "Bir bilinçlilik söylediğinizde buna karşı alınganlık gösteriyorlar. Yassıada zihniyeti dediğimiz şeyi ortaya koyduğumuzda iri bir alınganlık gösteriyorlar. CHP'deki arkadaşlarımızın düşünmesi müstelzim şu; bu genişliğinde devir geçmesine, eder ödenmesine karşın kişilerin dini değerlerine saldırı, demokratik düzenin meşruiyetine müteveccih hücum sizden geliyor. Çocukların diyanet edep bilimi bilimi almasına aracısız saldırıda mevcut bir yaklaşım ortaya koydu. Pedagojik anlamda birebir bir uygulamanın amaç alınması, bunun ortaçağ zihniyeti denli kötüleyici bir ifadeyle zikredilmesi bahsettiğimiz kafa kodlarının rastgele seferinde ne genişliğinde minval giderse gitsin, ne genişliğinde demokratik sosa bulanırsa bulansın, demokratik anlatma ortamında kendini göstermeye çalışırsa çalışsın aşağıdan yukarıya çıktığını görüyoruz” dedi.
Vatandaşın kanun ile inanca dibine gücenmiş çocuğuna diyanet eğitimi ödeme hakkına hürmet duyulması icap ettiğini kail Çelik,” Biraz şimdi sağduyulu, topluluğun değerleriyle barışık, topluluğu şekillendirmeye çalışmayan, maşer kazanımlarını koruyan, bir politika dili gitmek zahmetli olmasa gerekir. Biraz minval gidiliyor civar nazik kavşağa gelindiğinde bu emektar kafa yine kendisini ortaya çıkarıyor. Kılıçdaroğlu muhtemelen devir aralıklarıyla çıkıyor, devletin düzenlilik güçlerinin kendini dinlediğini söylüyor. Böylesine çelimli bir bilinçlilik dediği devir bu kanıya nite vardığını toplumla ağır biçimde paylaşması gerekir. Bu arkadaşlarımız kutuplaşmadan bahsettikleri devir esas kutuplaşmayı topluluğun değerleriyle yaşadıklarını, topluluğun değerleriyle zat kutuplaşmalarının bundan hakeza strüktürel mesele durumuna geldiğini kupkuru bir halde anlayıp bu strüktürel problemi çözmeleri gerekiyor. Sürekli şekilde topluluğun demokratik kazanımlarına saldırıyorlar. Bu kazanımları ellerine okazyon geçerse ast fevk buyurmak düşüncesince pusuda muntazır dayanıklı aşkın insan var. Siyasetin tansiyonu yükseldiğinde civar icra ettikleri bilinçlilik Yassıadaya memleketi götürücü sürecin diliyle konuşmaktır. Bu dili o genişliğinde şen , o genişliğinde hazırlop bir halde kullanıyorlar ki, birilerinin maatteessüf akılla , birebir bir halde , düşünceyle politika yapmadığını hala hınç ve hesaplaşmayla politika yaptığını görüyoruz. Bahsettiğiniz bilinçlilik sandığın üslubu değil. Bahsettiğiniz bilinçlilik sandığa revan yolu tanım fail bir minval değil” niteleyerek konuştu.
“Demokratik siyasette hepsi kazanır, birebir dilden, güreşçi köprüsü kuran dilden hepsi kazanır” diyen Çelik,” Bunu gerçekleştirmek adına ayrıksı muhtelif davrandıklarında tığ de buna yanıt özgülemek durumundayız” dedi.
Kazakistan'daki durumun aşkın yakından strateji edildiğini kail Çelik, ”Olaylarda ortaya çıkan tabela tamamımız düşüncesince can sıkıcı olmuştur Kazakistan ile DOĞRU ilişkilerimiz var. AK Parti hükümetleri devrinde fevk düzem ziyaretler dip bir halde gerçekleşti. Asya'nın büyüyen bir kazançlı kuvvet olması eksiksiz bu cazibeyi artırıyor. Arzumuz Kazak halkının istediği şekille arsa bütünlüğünün sağlanması, bu sıkkın günlerin geride bırakılmasıdır. Türkiye şerait ne olursa olsun rastgele devir arkadaş ve karındaş Kazakistan'ın indinde olacaktır. Bir grup esmer yaymaca merkezler hakeza bir görüngü olduğunda meseleyi Cumhurbaşkanımız üstünden kıraat etmek düşüncesince iri bir hız içerisine giriyorlar. İlk görüngü olduğunda bir Batılı çav ajansı yaşananları Türk Devletleri teşkilatı çöküşü şekilde nitelendirdi. ‘Erdoğan Kazakistan'ı kaybetti' niteleyerek zat elverişsiz göz açılarıyla, ıvır zıvır akıllarıyla bir yaklaşım ortaya koyuyorlar. Türkiye'nin Kazakistan'da ütülmek yada yöneltmek denli bir yaklaşımı yok. Birilerinin rastgele görüngü ortaya çıktığında Türkiye kaybetti, Türkiye kazandı, Erdoğan kaybetti, Erdoğan kazanmıştır anlayışı kışkırtmacı ve esmer yaymaca ürünü bir yaklaşımdır. Güney sınırlarımızda bu gelişmeler olurken de Cumhurbaşkanımız çelimli bir halde o devir bir kuvvet ortaya koymuştu” açıklamasında bulundu.
"Macron bizi kentlileşmiş bulsun niteleyerek Doğu Akdeniz'deki doğruluk ve menfaatlerimizden konma mı geçelim"
Macron'un açıklamalarına tepkime yayınlayan Çelik, “Türkiye'nin faaliyetleri rastgele bir emperyal çalışkanlık içermiyor. Faaliyetleri hem zat buyruk haklarını arkalamak hem muhtelif kıtalarda seyrettiğimiz politikalarla ilgilidir. Sayın Macron'un bilhassa akıbet beş altı senedir eksiksiz aut politika seferberliği Erdoğan ve Türkiye karşıtlığı üzerinedir. Libya'daki dolgun mezarlar düşüncesince ne söylüyor. Cezayir ile ilişik bir husus gündeme vardığında Sömürge öncesinde bir Cezayir milliyeti olmadığını söylüyor. Macron'un literatüre geçecek az şimdi baş döndürücü sağcıların iddialarıyla yanaşık değinme revan bir aşkın lafı var. Sürekli Türkiye'nin bir politikacı İslam'ı yaymakta bulunduğunu söylüyor. Bunu Türkiye Doğu Akdeniz'de doğruluk ve çıkarlarını korumaya çalışmış olduğu düşüncesince söylüyor. Sayın Macron bizi kentlileşmiş bulsun niteleyerek Doğu Akdeniz'deki doğruluk ve menfaatlerimizden konma mı geçelim. Türkiye hakeza bir uygarlık anlayışının hiçbir devir tarafı olmaz. Medeniyet söylediğin şeyin evrensele açılabildiğin etraflıca olduğun sürece gerçekleşiyor olması lazım. O uygarlık anlayışını Macron'a reddetme ediyor tığ zat uygarlık anlayışımızla yolumuza bitmeme ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Çelik, Meclis Başkanı Şentop'un milletvekillerinin dokunulmazlığı ile ilişik sözlerinin sorulması üstünde şu açıklamayı yaptı.
Sayın Şentop mualla meclisin başkanı şekilde bir mebus sıfatı haiz birisinin PKK'lı teröristle fotoğrafının ortaya çıkmasından sonraları mualla meclisin hukukunu, asaletini, onurunu arkalamak düşüncesince müstelzim açıklamayı yapmıştır. İki kat gazi reşit bir meclisin hakeza biçimsiz bir görüntüyle borda bordaya gelmemesi düşüncesince lüzumlu iradeyi ortaya koymuştur. Sayın sedir başkanımızı buradan kutlama ediyoruz. Dünyanın hiçbir demokrasisi, zat egemenliğini, demokrasisini duman buyurmak isteyen, hususiyet devletini duman buyurmak talip terör karşısında taviz veremez. Tavizsiz girişmek durumundadır. AK Parti hükümeti devrinde politikacı katılımın, eksiksiz kanalları açıldı. Siyasal iltihak alternatifleri açılmışsa rastgele meselenin konuşulacağı bir ortam şekilde mualla sedir vardır. Milletvekilleri bu çerçevede eksiksiz tezlerini ortaya koyarlar. Karşı tezleri ve cevapları dinlerler. Tam aksine mualla meclisin verdiği olanaklar politikacı iltihak yollarının belirgin olması terörün propagandasının demokratik politika ortamında yapılması denli bir bir hale dönüştürülmeye çalışıldı. Bu dünyanın hiçbir durumunda onama edilecek, yasal sayılabilecek bir boyut değildir. Meclis başkanımız mualla meclisin katiyen hakeza bir lekeyi onama edemeyeceğini anlatım etti. Yüce meclisin üyesi sıfatıyla terörle kirletmeye çalışanlara boğaz verilmeyeceğini hukukun üstünde düşeni yapacağını anlatım etti. Başkanımızın meydana getirdiği açıklama, mualla meclisin faziletkâr onuruna korunması ve mualla meclisin saygınlığının korunması açısından akıbet etap durumunda bir açıklamadır” dedi.
Engin Özkoç'un açıklamalarına kaba tepkime yayınlayan Çelik, “Param malım feda olsun denli bir açıklama.. Bunlara kimsenin bu memleketin gereksinimi yok, onlar namına kalsın. Bunlar daima şekilde sayın cumhurbaşkanımızla ilişik olarak, onun seçilmesinin meşruiyetine meydana getirilen bir hücum yapıyor. FETÖ, Türkiye cumhuriyeti çeşidinden terör örgütü duyuru edildikten sonraları onlara dayanak verenler kimdi? Bunların terör örgütü neşriyat organlarına çevrilmiş metres süreci ortaya konulurken hür iletişim araçları kapatılıyor niteleyerek onlara koruma olmaya etkin bunlardı.Keşke hiçbir politikacı polemiğin konusu olmasaydı bu FETÖ. Siz böylesine iri bir çarpış girişimi savuşturmuşunuz. Şehitlerimiz , gazilerimiz Hükümetin yaptığına çarpış diyorsunuz. Bu eksiksiz bir kıymeti ast fevk etmektir. FETÖ'ye demediğinizi hükümete söylüyorsunuz. O geceleyin bunların gebertmek istediği insan Cumhurbaşkanımızdı. Hava amacında tankların minval verdiği ise bunların umumi başkanıydı. Cumhurbaşkanımız , biçimsiz lafa karşı mesele hakkını ortaya koymuştur. AK Parti bu mücadeleyi çelimli bir halde sürdürecektir. Karşımızda yıkım, Yassıada, kargaşa siyaseti var. Bunun kendini güncelleme şekillerini aşkın güzel biliriz. Sonuçta istek edilen bilinçlilik keşki bunları bahsetmek aytışmak mecburiyetinde kalmasak. Gerçek politikacı sav la mevrut bir aykırılık olsun. Siyaset üretimi dair ortaya akan açıklarını hakeza taşlama siyaseti ile kapatmaya çalışıyorlar. Bu akan açığı kargaşa siyasetiyle yassıda siyasetiyle kapatmaları beklenen değil" ifadelerini kullandı.
Hülya Keklik - Derya Yetim
