Olay, 16 Mart tarihinde Gebze Sultan Orhan Mahallesi 1113. Sokak'ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ersin Arslan (26), yürütme kararını yapmak düşüncesince yürütme memurları ile baş başa Yavuz Yazıcı (52) isminde şahsın evine gitti. Evine mevrut Arslan ve memurin ile tartışan Yavuz Yazıcı, tabancasına sarılarak Arslan'a acı etti. Arslan yaralanarak yere düşerken, vakası görenler hali 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. Olay hesabına mevrut kolluk ekiplerince agresif gözaltına alınırken, gaileli avukat Arslan ise ambulansla Gebze'de mevcut hususi ortak hastaneye kaldırıldı.
Hastanede otama dibine tahsil edilen avukat Arslan, meydana getirilen tamamı müdahalelere karşın kurtarılamayarak yaşamını kaybetti. Genç avukatın, İstanbul'un Gaziosmanpaşa ilçesinde yaşamış bulunduğu ve adaklı bulunduğu öğrenildi. Zanlı Yavuz Yazıcı ise atıf edilmiş bulunduğu adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine konuldu.
Karar duruşması
Zanlı Yavuz Yazıcı, bugün akıbet su bilge karşısına çıktı. Gebze 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tanıdık duruşmaya nice ilin baro başkanı, öldürülmüş Ersin Arslan'ın yakınları ve yan avukatları apiko bulundu. Sanık ise duruşmaya SEGBİS sistemiyle katıldı. Duruşmada tez makamı güzeşte oturumda verdiği mütalaayı gene etti.
Sanık Yazıcı: "Perişan oldum"
Duruşmaya dahil bulunan avukatların savunmalarına katılmadığını kail maznun Yavuz Yazıcı, "Sanki görüngü yerindeymiş kabilinden konuşuyorlar. Ben 2 bin 500 TL düşüncesince ortak insanı öldürecek değilim. 2 bin 500 TL düşüncesince ortak insanı gebertmek bu derece hazırlop mı? 2 bin 500 TL düşüncesince ortak insanoğlu ölmez, 100 bin TL düşüncesince de ölmez, 200 bin düşüncesince de ölmez. Talihsiz ortak halde gerçekleşen görüngü oldu. Ben pişmanım, değme dü tarafın da ailesi pimpirik oldu. Ben de pimpirik oldum" dedi.
"Kısa müddette yargılanmayı onama etmiyorum"
Mart ayından beri cezaevinde mevkuf bulunduğuna yer veren maznun Yazıcı, "Bu derece endamsız müddette yargılanmayı onama etmiyorum. Burada tanık olduğumuz ayrı ayrı suçlardan yatan insanoğlu var. Benim olayımda adaletli ortak usa vurma olmadığını düşünüyorum" sanarak konuştu.
Sanık avukatı: "Korkutmak şartıyla acı etmiş bulunduğu kanaatindeyiz"
Yavuz Yazıcı'nın avukatı ise sanığa kusurlu mahkumiyet sonucu verilmemesi düşüncesince ek müddet istem ettiklerini belirterek, "İcra takiplerinde ev haczi akıbet uygulanacak kökler iken aylık haczi, anahtar bağlama, vezneci hesaplarında bloke koyma yapılmadan doğrudan ev haczine çıkılmasını kusurlu bulmaktayız. 2 bin 500 TL'lik ortak parayı doğrusu ara bulucu yakalasalar, anahtar 2 güneş müteallik kalsa ev haczi olmadan öğrenim edilebilirdi. Müvekkilimizin usule karşıt şekilde vekaletsiz avukatın meydana getirdiği yürütme takibini engel kazanmak şartıyla ürkütmek kastıyla amaç gözetmeksizin acı etmiş bulunduğu kanaatindeyiz. Şöyle ki, müvekkilimiz maktulün hastaneye kaldırılması ve tasdik kazanmak şartıyla polise de bilgi vermiştir" dedi.
"Karar vermeksizin bu suçu işlemiştir"
Haksız kımıldatma ve güzel çözüm indirimi uygulanmasını istem fail maznun avukatı, "Fail, zeval el işi anlamında önceleri değişmeyen vermeksizin haricen mevrut bulaşık ile bu suçu işlemiştir. 40 günce süreçte 2 kere ev haczine gelinmesi, minimum 3-4 kere telefon görüşmesi yapılması, müvekkilimizin değme ne derece ifadesine değer edilmese de “donuna derece alırız” cümlesinin kullanılması ruhsal durumunun oluşturduğu duygularla bu olayın meydana gelmesine etmen olmuştur" sanarak konuştu.
Müşteki avukatı: "Kabul etmiyoruz"
Müşteki avukatı ise şu ifadeleri kullandı:
"Olay durumunda mevcut şahitler öldürülmüş çeşidinden kazaen ortak halde nahak yere kımıldatma oluşturacak ortak davranışın bulunmadığını söylediler. Hükme asal alınamayacak ve bühtan durumunda bulunan bu söylemleri katılanlar şekilde onama etmiyoruz" biçiminde konuştu.
Sanık: "Biz ismet onur düşüncesince yaşarız"
Kasıtlı acı etmediğini, kazaen zılgıt şartıyla acı ettiğine yer veren sanık, savunmasına şöyleki bitmeme etti:
"Ben silahı namluya verip gelmedim. Yaptığım görüngü bağışlanacak ortak görüngü değil, pişmanım. Allah'ın verdiği canı ondan diğeri alamaz. Allah'ın nezdinde ne karşılık vereceğim ego onu da düşünüyorum. Her dü aileyi de pimpirik ettim. Keşke tarihi art getirebilsem ve bu görüngü olmasa. Ancak ne efsus ki art getiremiyorum. Bunun şimdi da ötesi yok, milyonlarca pişmanım. Keşke o kelimeyi kullanmasaydı, kılıç ismet onur düşüncesince yaşarız. Ailemin indinde bari bana “tecavüz bizim işimiz” demeseydi, o devir dü tarafta üzülmeyecekti. Ben maznun olmayacaktım"
Son söz: "Milyonlarca pişmanım"
Sanık akıbet lafında de "Milyonlarca pişmanım, pişmanım, pişmanım" dedi. Savunmaların arkası sıra kararını açıklamayan duruşma heyeti ise sanığa nahak yere kımıldatma indirim uygulanmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.
Baro Başkanı Durakoğlu: "İstediğimiz ceza verildi"
Duruşma sonrası matbuat açıklaması önleyen İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, istedikleri cezanın verilmesini sağladıklarının altını çizerek, şöyleki konuştu:
"Zanlıya ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi, nahak yere ve öteki indirimler de uygulanmadı. Bu lacerem Ersin Arslan'ı art getirmeye yetmiyor. Onun adının yaşatılmasına müteveccih yaptığımız icraat ve anma törenlerimiz derinlemesine seneler bitmeme edecek. Yargı sürecine müteallik geldiğimiz noktada hesabına yengi diyemediğimiz ortak şişman ateşçi elde etmiş olmamıza karşın bugün en azından öz açımızdan problemi ortak seviyede açıklama edebildiğimiz ortak noktadayız. Bir avukatın öldürülmesi bayağı ortak görüngü değildir. Bir avukatın öldürülmesi ceza mahkemelerinde meydana getirilen yargılanmalara benzeşim yargılamalar değildir. Bir avukatın öldürülmesi, hoppadak ortak avukatın öldürülmesi değildir. Bir avukatın öldürülmesi ortak ferdin yaşamını yitirmesinden ibaret değildir. Bir avukatın öldürülmesi dört başı mamur avukatların öldürülmeye çalışılmasıdır. Bir avukatın öldürülmesi, yargının en bel kemiği olgularından bir tanesi bulunan savunmanın ortadan kaldırılması, ortak diyar de şahısların soluklarının kesilmesi demektir, senelerce bunu söylemeye çalıştık. Bunun karşılığının bugün yargıda verilebilmiş olmasını, ortak muvaffakiyet şekilde görsek fark bizim açımızdan bel kemiği ehemmiyetli bulunan toplumumuzun bunu algılayabilmesinin sağlanmasıdır. Şuana derece baş döndürücü meslektaşımızı kaybettik, Ersin Aslan bunlardan sonuncusu evet ancak maatteessüf biliyoruz ki bu akıbet olmayacak. Ama en azından bunun akıbet olmasını sağlayabilecek dört başı mamur kaza güçlerinin yanımızda bulunduğunu görmek, bizi avunan ediyor"
Güven Gök
İLGİLİ HABER
İcra düşüncesince mevrut avukata kurşun 
