Aydın
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Aydın Valiliğini görüşme ettikten sonradan Efeler ilçesinde müşterek otelde planlı "Aydın İş Dünyası ve Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması"na katıldı.
Buradaki konuşmasında, Kovid-19 salgınıyla dünyada yaşanmış bulunan değişime bağlı değerlendirmelerde mevcut Çavuşoğlu, dış politikanın beraberinde askeri ve iktisadi çelim dengelerinde, devletlerin evleviyet ve tercihlerinde değişimler görülmeye başlandığını söyledi.
Çavuşoğlu, arsıulusal sistemin, çatışmaları ve sorunları çözmekte çıtırbom bulunduğunu anlatım etti.
BM denli anne şirketlerin sorunları çözmesini durmak namına lehçe sahiplenme anlayışıyla inisiyatifler de katılması icap ettiğini dile getiren Çavuşoğlu, şu halde konuştu:
"Tıpkı Türkiye'nin bölgesindeki hastalıkların çözümüne ulama sağladığı, üstünlük almış bulunduğu gibi. Yeri geldiği devir masada, noktayı geldiği devir sahada enerjisini gösterdiği gibi. Bunu daima konuşuyoruz, masada mı çelimli olalım, sahada mı? Biz deriz ki sahada ve masada çelimli müşterek Türkiye olması gerekiyor. Sahada çelimli edinmek bazı bazı müşterek ihtiyaç. Bazen diplomatlık tükeniyor, ilaç kalmıyor ve sahaya ağmak zorundasınız, gücünüzü belirtmek zorundasınız. İşte 30 sene Azerbaycan bekledi, Karabağ problemini Rusya, Amerika ve Fransa çözmedi. Sorun tedricen çetrefilleşti. Azerbaycan'ın da sabrı tükendi. Biz de 'Can Azerbaycan bekâr değildir.' dedik ve Azerbaycan 44 çağ devam eden muharebeyle memleketlerini arka aldı, kısaca sahaya indi. Türk'ün enerjisini göstermiş oldu."
Türkiye'nin de Libya'da, İdlib'de ayrımsız şeyi yaptığını, oturup bekleme lüksü bulunmadığını, çalışkan olması icap ettiğini tamlayan Çavuşoğlu, zamanı sorumlulukların getirmiş bulunduğu ulusal çıkarların da bulunduğuna dikkati çekti.
Çavuşoğlu, laflarını şu halde sürdürdü:
"Bugün bizlere örneğin 'Afganistan, Libya, Suriye'de, Doğu Akdeniz'de ne işiniz var?' diyenler var. İçeride de var, dışarıda da var. Ama bugün Çin bozukluk Afganistan'da, Fransa niçin Doğu Akdeniz'de, Amerika ve Rusya niçin Suriye'de? Bu suali yönelttiğimiz devir bu soruya behemehâl müşterek karşılık buluyorlar dolayısıyla ilgili. Biz yanı başımızdaki alanlarda olduğumuz devir sorguluyorlar ancak bunlara müşterek karşılık buluyorlar. Bu sorulara karşılık bulabilenler sınırını aşarak bizi sorguluyorlar. Dışarıdakilerin sorgulaması bizi üzmez ancak içeride 'Ne işimiz var?' diyerek sorduktan sonradan da 'Niye yokuz?' denli çatışık izahat görüyoruz. Bunlar siyasetin cilvesi kabil ancak neticede bizim behemehâl sahada ve masada herhangi müşterek yerde olmamız lazım."
"Yükümlülüklerimizi namına getiriyoruz"
Bakan Çavuşoğlu, NATO ittifakının güçlendirilmesi, bugünün problemlerine uyarlanmış edilmesi, terörle nite savaş edileceğinin kemiksiz halde ortaya konulması icap ettiğini belirtti.
Türkiye'nin NATO üyesi olduğunu, Rusya ile de ilişkilerini geliştirdiğini özetleyen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanımız çarşamba haset Putin ile görüştü, teşrinisani ayının başlangıcında Biden ile Roma'da görüşecek. Biz niçin birinden birisini ayırmak mecburiyetinde kalacağız? Güçlü müşterek NATO müttefikiyiz, yükümlülüklerimizi namına getiriyoruz. Ama benim ihtiyacım bulunduğu devir NATO müttefikleri bana defans sanayisinde ihtiyacımız bulunan ürünleri vermiyor. Neden? PKK/YPG'ye gönül rahatlığı başlattığımız harekattan sonradan vermiyorlar. Onun ismini da koymuşlar, 'Siz Kürtlere saldırıyorsunuz.' PKK ile Kürtleri ayrımsız kefeye almak müşterek yol Kürt kardeşlerimize hakaret. Bunlar terörist. Onlar hacir yapıyor. Biz ayrımlı seçeneklere gidiyoruz, alıyoruz, üretiyoruz. Hepsini inşallah üreteceğiz. Bugün defans sanayisinde en tepede bulunan ülkelerden birisi olduk, nitelik ve eder bakımından.
Rusya ile de anlaşamadığımız mevzuları açık açık yüzüne söylüyoruz. Kırım'ı tanımıyoruz, Ukrayna'nın, Gürcistan'ın arazi bütünlüğünü destekliyoruz. Gayet net, gizlemiyoruz bu politikalarımızı. Açık, şeffaf, prensipli dış yöntem arkasında ballanmak lazım. Bunları yapınca da 'zemin kayması' yada Meclis'te de görüyorum, 'İki dünya ortada sıkışıp kaldınız.' Hangi mevzuda sıkışmışız, kılıç ciddi hamleler yapıyoruz kardeşim. Bunu kıymetlendirmek lazım."
"Son 20 yılda 123 dünkü mümessillik açtık"
Türkiye'nin sonuç yıllarda herhangi müşterek bölgede geliştiğini söyleyen, Çavuşoğlu, "Son 20 yılda 123 dünkü mümessillik açtık. Bu da Türkiye'nin potansiyelinin arttığını gösterir. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde Afrika-Türkiye 3. İş Birliği Zirvesi'ni yapacağız." diyerek konuştu.
Türkiye'nin Afrika'dan nite göründüğünü oradaki yetkililerden dinlediklerini özetleyen Çavuşoğlu, Afrika'nın herhangi müşterek köşesinde Türkiye'nin bulunduğunu vurguladı.
Ekonomi diplomasisinin de aşırı güzel halde uygulanması gerektiğine dikkati çekici Çavuşoğlu, şu halde bitmeme etti:
"Ekonomik ilgiler devletler ortada en mihman olandır. Çünkü kulaklı kazan, aykırı menfaat temeli üzerinde, ihracat, dış alım istikrarlı olursa sürdürülebilir olur. Ama bizim sonuç yıllarda dış tecim açığımız aşırı azaldı. Çünkü ihracatımız artıyor. Artık herhangi müşterek ay 20 bilyon dolarlardan bahsediyoruz. Bu 210-220 bilyon dolarlar demektir. Yarın 500 bilyon dolardan bahsedeceğiz. Bunun düşüncesince lojistik, ulaşım... İşte İstanbul Havaalanı'nın bu açıdan aşırı iri yararını görüyoruz. THY'nin kargo uçaklarının uçtuğu dünya sayısı 3-4 büküm arttı dünkü havaalanıyla beraber. Limanlarımız, kuvvetli yollarımız, karaca yollarımız, tünellerimiz, kanallarımız... Kanal İstanbul, ferda ticarette aşırı ehemmiyetli olacak. Geçen çağ uçaktan bakıyorum, yüzlerce sefine bekliyor. Çünkü boğazın güvenliği ehemmiyetli ancak Kanal İstanbul'u açtığımız devir oradan geçecekler. Ve bundan servet kazanacak Türkiye. Boğaz'dan fariza bedeli alıyoruz ancak sabık ticari gemilerden sevap alamıyoruz. Ama Süveyş ve Panama Kanalı'ndan alıyorlar. Montrö Antlaşması'nı kritik etmek düşüncesince söylemiyorum ancak Kanal İstanbul'da bizim yapmamız lazım."
Seyahatin önündeki engelleri kaldırılmanın görevleri bulunduğunu dile getiren Çavuşoğlu, gümrük donanması anlaşmasında güncellenme sağlayabildikleri takdirde ehemmiyetli müşterek etap atmış olacaklarını kaydetti.
Çavuşoğlu, "Yeni efkâr ortaya atıyoruz, dolar baskısından sebep edinmek düşüncesince Merkez Bankaları anlaşmaları imzalıyor ulusal paralarla ve sayışma yöntemiyle ticareti artırıyoruz. Savunma sanayisinde de yansımaları görüyoruz, hususi sektörümüz de büyüyor. Tarım ürünlerinde ihracatımızın arttığını görüyoruz. Büyükelçiliğimizin bulunduğu yerde de ticaretimiz artıyor." diyerek konuştu.
Türk firmalarının itibarının dobra halde bulunduğunu anlatım fail Çavuşoğlu, gayrimenkul haricinde canlı soydaşlar ve vatandaşların haklarını korumak düşüncesince çaba sarfiyat ettiklerini ve bu açıdan da reis dünya edinmek yerinde bulunduklarını söyledi.
Türkiye alegori dünyanın herhangi müşterek namına gittiklerini tamlayan Çavuşoğlu, "Yenilikleri hacısı hocası konuşsun, yöntem oluştursun, başkalarından dinleyelim, sonradan kılıç de onları izleme ediyoruz yok. Artık dış yöntem ve tamamı boyutları Türkiye'de konuşulsun, tartışılsın istiyoruz. Türkiye'de değişmeyen verilsin." halinde konuştu.
"Ülkemizin çıkarları düşüncesince ne gerekiyorsa onu yaparız"
Yunanistan ile doğacak günlerde danışma toplantılarının üçüncüsünü gerçekleştireceklerini bildiren Çavuşoğlu, laflarını şu halde sürdürdü:
"Kendi aramızda ağız tatsızlığı mevcut ancak şurası da beyan etmek isterim. Biz herhangi müşterek çağ Yunanistan'a karşılık verici müşterek dünya değiliz, kompleksli müşterek dünya değiliz. Büyük müşterek ülkeyiz, iri müşterek milletin ülkesiyiz, devletiyiz. Gün geçmesin ki dışişleri bakanı, diğerleri Türkiye'ye saldırmasınlar. Bakın düet görüşmelerine, oraya gittik Türkiye'yi konuştuk, Türkiye öyle, Türkiye böyle. Demek ki masa çalışmayınca, sahaya inip anca adımlar atmışız ki kompleksten kurtulamıyorlar. Biz çelimli müşterek ülkeyiz. Bizim onlarla herhangi müşterek çağ didişecek vaktimiz de yok. Biz noktayı geldiği devir mukteza hamlelerimizi yaparız, adımlarımızı atarız. Bunun karşısında da kimesne duramaz. Sadece Yunanistan değil, kılıç milletimizin, ülkemizin çıkarları düşüncesince ne gerekiyorsa onu yaparız, yersiz konuşmayız, çalışmalar yaparız."
Türkiye'nin içeride göründüğünden elan çelimli ve elan ehemmiyetli müşterek oyuncu bulunduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "İçeride tartışmalarda 'öyle olur, hakeza olur', bunlar ehemmiyetli değil. Siyasi tartışmalar herhangi müşterek ülkede olur. Bu kısırdöngülere kapılıp kalmayalım. Güçlü olmamız lazım. Ekonomik alegori ne derece güçlüysek, masada ve sahada o derece çelimli oluruz. Ekonomik alegori ne derece çelimli olursak, hedeflerimize o derece havadan ulaşırız. O nedenden de daima bu arada çalışmaya bitmeme edeceğiz. Birliğimizi, beraberliğimizi inşallah koruyacağız." dedi.
