Dünya gündemine müteallik değerlendirmelerde mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya-Ukrayna harbinde ne tarafın yüksek olduğuna müteallik soruya, "Doğrusu birim önder adına 'Rusya mı henüz etkin, Ukrayna mı henüz etkin' arayışı içerisinde değilim. Tek arzumuz bu savaşın barışla akıbet bulmasıdır. Gerek Sayın Putin'e icap Sayın Zelenskiy'e benim ricam, tavsiyem bu olmuştur. İnsanların vefatıyla neticelenen birim savaşın kazananı olmaz" dedi.
İstanbul'da imzalanan hububat koridoru anlaşmasına yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Oradan 2 milyon tonu aşan, 3 milyon tona yakın ekincilik ürünlerinin ihracı gerçekleşti. Şimdi toy birim etap, başta Rusya'daki mamüllerin de dünyaya açılması. Tabii burada benim biricik arzum, ümranlı devletlere değil, az ümranlı yahut fukara devletlere buradan mamüllerin sevkiyatını sağlamaktır. Bunu başarabilirsek fukara ülkeler, az ümranlı devletler hiçbir Şayet olmazsa bu ürünler ile şu biçimde kendilerine mevrut olurlar" ifadelerini kullandı.
“200 rehinenin takası üstüne birim uyuşma sağlandı”
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın sona erdirmenin elbette olabilir olabildiği sorusuna ise Erdoğan, bu mevzuda Rusya'nın tavrının aşırı önemli bulunduğunu belirterek, Özbekistan'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin) Kendilerinin de gerçekte bu işi bundan hakeza birim an ilkin bitirmenin gayreti içerisinde bulunduğunu anladım. Bu gidişin derdi büyük. Bu noktada, söylenti gelişi şu anda 200 rehinenin takası üstüne birim uyuşma sağlandı. Bu dobra birim gelişme. Çünkü bu rehinelerle beraberce orada aşırı birim hayli önemli birim etap atık oluyor. Şu anda onun beceri boyutunu da ihvan yürütüyorlar. Bununla beraberce dobra birim gelişmeyi elde etmiş olacağız. Diğer yandan ekincilik ürünleri vakasını gene belirleme ettiğimiz arkadaşlarımız, beceri kadrolar ayrıntılı yürütüyorlar. Bunlar da elbette dobra gelişmeler ama burada Ukrayna'nın da Rusya'yla ayrımsız anlayışta olması geçişsiz ve bundan hakeza aykırı adına bu çatışmaların, bu savaşın durdurulması noktasında azimli kazanmak lazım" dedi.
Rusya-Ukrayna ortada sağlanacak birim barışta uğraştırma edilen toprakların iadesinin iri önem sunma ettiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstenen, muhtemel filhakika bu. Bu mevzuda Sayın Guterres'in attığı adımlar da var. Bizim attığımız adımlar da var. Bu adımlarla beraberce beklediğimiz bu iadelerin sağlanması gerçekten işlerimizi kolaylaştır" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırım mevzusuna da değindi
Rusya kabilinden 2014'de yasadışı biçimde munzam edilen Kırım'ın Ukrayna'ya arka iadesi düşüncesince Putin'e dileyiş ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunlar ayrımsız sürede bizim soydaşlarımız. Eğer bu adımı atarsanız bizi de rahatlatırsınız, Ukrayna'yı da rahatlatırsınız, Kırım Tatarlarını da rahatlatırsınız' dedik. Ama maatteessüf o günden bugüne orada birim etap atılamadı" dedi.
“Liderler girdikleri birim yoldan arka dönüşleri aşırı güç bulunan insanlardır”
Putin'in Ukrayna'ya saldırısında Ukrayna halkını burun kıvırarak hata aritmetik yaptığının bilincinde olup bulunmadığı sorusuna edim sağlayan Erdoğan, "Hiçbir önder attığı adımdan sonradan 'Ben hata yaptım' demez. Bunu etmek lazım. Tabii bunu söylerken ayrımsız şeyi Ukrayna düşüncesince de eyitmek lazım. Acaba Sayın Zelenskiy hakeza birim adımı atarken 'Ben hata yaptım' diyerek düşünüyor mu yahut düşündü mü? Tabi liderler girdikleri birim yoldan arka dönüşleri aşırı güç bulunan insanlardır. Şu anda hemen Polonya'da 3 milyonu birim hayli Ukraynalı sığınmacı var. Avrupa'nın nice ülkelerine, bizlere bile mevrut Ukraynalı göçmenler var. Bunların tümünü ele aldığımız zaman, 5 milyona DOĞRU muhacir şu anda Ukrayna'dan çıkmak vaziyette. Tabii bu mevzuda birim liderin bu işe dayanması, doğrusu 35-36 milyon nüfusu bulunan Ukrayna'dan bu derece insanoğlunun çıkmak olması havadan birim iş değil. Bir liderin de bunu anlatması havadan birim iş değil. Ama liderler bu mevzuda havadan hoppa nedamet duymuyor" dedi.
"İşgallerin hiçbirisinin öne sürülen sebebi olmaz”
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin gerekçeleri bulunan birim uğraştırma olup bulunmadığı sorusuna ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İşgallerin hiçbirisinin öne sürülen sebebi olmaz. Bir uğraştırma noktasında bunun etken meal ilişkisinin ne işe yaradığını en elleme özetleyebilecek bulunan bizlerden çoğalma icap Sayın Zelenskiy gerekse Sayın Putin'dir. En elleme onlar bunun gerekçelerini bilir. Bu gerekçeleri değerlendirdiğimiz zaman, balans politikalarını gözeten birim yurt adına Türkiye, burada gelişigüzel dü tarafı da dinlemekten yana. Onun düşüncesince ısrarla bu liderleri birim araya getirme arzumuz var. Bir araya getirelim, şahsen kendilerinden bunu daima dinleyelim istedim. Henüz bunu başarabilmiş değiliz ama kalbi kırık de değilim" dedi.
Ukrayna'daki dolgun mezarlar
Ukrayna'daki dolgun mezarlar ile ilgili soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu mevzuyla alakadar en mefkûre yanıtı bana mucibince Birleşmiş Milletler, yapacağı çalışmalarla ortaya koymalı. Şu anda Birleşmiş Milletler meydana getirdiği yahut yapacağı emek harcamaları ortaya koymadıktan sonra, bu mevzuda birim belirleme gerçekleştirmek yahut hakeza birim açıklamaya dönüşmek bizi balans politikası sürdüren birim yurt olmaktan, tarafgir birim yurt pozisyonuna düşürür ki bunu bu biçimde yanıtlamak akilane olmaz" ifadelerini kullandı.
“Sayın Putin'le de Sayın Zelenskiy'le de ayrıntılı görüşmeler yapıyoruz”
Rus askerlerinin işlediği harp suçlarının BM kabilinden kanıtlanması biçiminde Putin'in mesul tutulması gerekip gerekmediği ile ilgili soruya edim sağlayan Erdoğan, "Böyle birim gidişat ortaya çıkmış olduğu anda filhakika Putin de bununla alakadar adına muktezi tavrını ortaya koyacaktır. Yani Putin'i bu aşamada etraflı daima ayrımlı birim insanoğlu adına etmek akilane olmasa gerek. Çünkü o da ülkesinin kendilerini birim numara derecede korumak için çaba sarfeden ve bunun da mücadelesini sağlayan birim yurt konumunda. Biz şu anda bu dü ülkenin savaşında, Sayın Putin'le de Sayın Zelenskiy'le de ayrıntılı görüşmeler yapıyoruz. Aynı biçimde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri de Sayın Putin ve Sayın Zelenskiy'le görüşmelerini sürdürüyor. Bu ne demektir? Biz şayet birim sonuca varacaksak, birim liderin tarafında olmakla değil, gelişigüzel dü liderle de görüşmeleri yaparak sonuca varmanın gayreti içerisinde olmamız lazım. Yalnız şurası da etmek lazım, hemen Ukrayna tarafında insanoğlu ölmüyor, Rusya tarafında da aşırı insanoğlu öldü" dedi.
“Şimdi tutak krizini halletmek düşüncesince çalışıyoruz”
Rusya, Ukrayna'yı uğraştırma ettiğini anımsatan sunucuya edim sağlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O ayrı birim konu. O yapıldığı gibi, naşir henüz bu harp başlamadan ilkin bunlar olmuştu ve savaşla beraberce henüz da gelişti. Son yıllarda az buçuk çöküntü de oldu. Ama söylediğim derece burada başta Birleşmiş Milletler'in üzerinde sakıt rolü çabucak hesabına getirmesi lazım, neticeyi açıklaması lazım. Bu meal üstünden de bizlerin tavrımızı ortaya kusursuz manasıyla koymamız gerekir. Onun içindir ki söz gelişi tığ demincek tutak krizini halletmek düşüncesince çalışıyoruz, adımlar atıyoruz ve anlaşılan birim yere de geldik. diğer yandan aha hububat koridoruyla alakadar adımları buna isnaden attık. Belli birim sonuca orada da varmış bulunuyoruz. Dolayısıyla bir tanesini ağız ağıza birim kenara at, öbürünü birim kenara koy, anca olmaz. Netice alacaksak sonuca oynamamız geçişsiz ve şu anda ego Türkiye adına bu sonuca oynamanın gayreti içerisindeyim" dedi.
“Avrupa Birliği 52 senedir bizi durmaksızın oyalamıştır”
Türkiye'nin Şangay İşbirliği Örgütüne iltihak niyeti olup bulunmadığı sorusuna edim sağlayan Erdoğan, "Şunu aşırı açık açık söylemem lazım, tığ dünyanın parçasıyız, ne doğunun ne batının. Bizim düşüncesince ülkemizin coğrafi adına iri birim bölümü doğuya aittir. Batıya alakadar bulunan bölümü ayrıdır. Ama Avrupa Birliği 52 senedir bizi durmaksızın oyalamıştır. Avrupa Birliği, 52 senedir bizi ne efsus ki hala organ yapmamıştır. Avrupa Birliği zarfında bizim durumumuzda bulunan birim başka yurt yok. Hala da oyalamaya bitmeme ediyorlar. Halbuki NATO ülkesiyiz. NATO ülkesi olduğumuz biçimde NATO devletleri bile Avrupa Birliği süreci içerisinde bizi oyalamaktadır. Biz NATO'nun içerisinde verdiğimiz desteklerle evvel beşin içerisinde toprak düzlük birim ülkeyiz. Bizim NATO'da hakeza de birim konumumuz var” dedi.
“Biz dünyanın kâffesi ülkeleriyle görüşürüz”
Güçlü birim pozisyona cemaat bulunan Türkiye'nin hakeza uğraştırma taktikleriyle birim kenarda tutulmasının aşırı manidar bulunduğunu anlatım fail Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İster istemez ayrımlı arayışlar içine duhul DOĞRU da olabiliriz. Avrupa Birliği 52 senedir bizi tutacak, bizi yanına yaklaştırmayacak ve ondan sonradan da 'Niçin şurayla görüştü, ne burayla görüştü?' diyecek. Görüşürüm. Bu görüşmeleri yaparken de tığ Avrupa Birliği'ne bu aşamada aritmetik verecek değiliz. Biz dünyanın kâffesi ülkeleriyle görüşürüz. Ben Sayın Şi'yle de görüşürüm, Sayın Putin'le de görüşürüm, Sayın Modi'yle de görüşürüm. Bütün ülkelerle görüşmelerimi yaparım. Çünkü tamamımız bu dünyanın birer parçasıyız. Avrupa Birliği üyesi ülkelerle görüşmeler yaptığımız devir bizlere 'Niçin onlarla görüştünüz?' diyerek birim istifham gelmedi. Biz şu anda başta Şanghay İşbirliği Teşkilatında bulunan ülkelerle elbette birim davranış içindeysek onlarla da ayrımsız davranış içerisinde süreci işleteceğiz" dedi.
“İsveç terörün adeta birim gurk yuvasıdır"
İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine müteallik soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şunu birim el görmeniz lazım, burada başta İsveç terörün adeta birim gurk yuvasıdır" ifadelerini kullanarak, teröristlerin İsveç'te parlamentoya derece sızdığını vurguladı.
“Terörün hürriyet tanımı içerisinde noktayı olamaz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sürekli, Stockholm caddelerinde, teröristbaşının paçavralarını, pankartlarını taşıyarak teröristlerin yürüyüşler yaptığını ve İsveç'teki bizim içtenlikli temiz Türklere saldırılar düzenlediğini tığ belgelerle tekraren İsveç kısmına verdik. 'Finlandiya hakeza mi?' derseniz, İsveç derece değil. Onlar bu aşamada henüz sekene ve bir hale hakimler. Ama İsveç'te hakeza birim egemenlik yok. Bize daim birim gerekçeyle edim veriyorlar. Diyorlar ki 'Anayasamızın baş hükmü dolayısıyla bu, özgürlükler kapsamında değerlendirilir' Ben de diyorum ki, terörün özgürlükle alakası olmaz. Terörün hürriyet tanımı içerisinde noktayı olamaz. Dolayısıyla da bu teröristlere huzur mücadelenizi şayet ortaya koyarsanız, birim uğraş verirseniz, tığ bu mevzuda gelişigüzel muhtelif desteği veririz. Tabii bununla alakadar de sonuncu değişmeyen merci bizim parlamentomuzdur. Nihai sonucu parlamentomuz verir. Burada birim şeyi henüz anlatım etmekte kâr görüyorum, tığ bu görüşmeleri yaptıktan sonradan gene Stockholm caddelerinde maatteessüf bu teröristlerin durmaksızın yürüyüşlerini izledik. Bu aralık birim seçme geçirdiler. Yeni ele geçiren fırka bunlara izin etmeyeceğini söyleyerek iş başına geldi. Temenni ederim ki bu teröristlere İsveç'te izin edilmez, tığ de elimizden mevrut kolaylığı kendilerine gösteririz" dedi.
Türkiye'nin taleplerini hesabına getirmezse İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliklerini uğraştırma niyeti olup bulunmadığı yönündeki soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu mevzuda NATO üyelerinden rastgele birisinin aksi edim vermesi filhakika bu girişi engeller" anlatım etti.
“Yunanistan'ın NATO'ya yeniden girişine Türkiye dayanak noktası verdi”
Yunanistan'ın NATO'ya yeniden girişine Türkiye'nin dayanak noktası verdiğini hatırlatan Erdoğan, "Eğer 'ret' deseydi, bugün Yunanistan NATO'da olamayacaktı ama müspet yaklaştığı düşüncesince şu anda Yunanistan yeniden NATO'ya duhul imkanını yakaladı. Şimdi burada da benzeşim birim durumla huzur karşıyayız. Eğer bu dediklerimiz hesabına getirilecek olursa tığ müspet yaklaşımda bulunuruz. Ama burada yıldırı faaliyetleri bitmeme ederse olmaz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO'nun ağız ağıza terörle uğraş fail birim yapı bulunduğunu vurgulayarak, "NATO'nun beşinci maddesi, başta üyelerinin ortak korunmasına müteveccih birim maddedir ve tığ bunu da elbette bekliyoruz. Çünkü tığ 40 senedir terörle uğraş ediyoruz" ifadelerini kullandı.
“Bizim etraflı yurttaşlarımıza yaklaşımımız aynıdır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Kürtler üzerinde mevrut soruya, olayın birim Kürt-Türk meselesi değil, olayın etraflı daima yıldırıcı ve yıldırıcı olmayanlar meselesi bulunduğunu vurgulayarak, “Şu anda Suriye'nin kuzeyinde Kürt de var, Arap da var. Bizim tarafa geçtiğiniz devir bu boylarda Kürt var, Arap henüz aşırı var. Benim partimin içerisinde Kürt becerikli dostlarım var, Kürt saylav dostlarım var. Kendi içimizde rastgele birim dava bahis konusu değil. Kaldı ki şu anda ülkemin güneydoğu, maşrık bölgelerinde tığ ikinci fırka konumundayız ve buralardan ağırbaşlı birim oy alabiliyoruz. Buralarda ağırlıklı adına Kürt yurttaşlar yaşıyor. Kürt yurttaşlarımızın yaşamış olduğu bu bölgelerden AK Parti adına tığ bu derece dip birim oy alıyoruz. İktidar adına da tığ bu yerlere aşırı ağırbaşlı yatırımlar yaptık. Yani 'Burası Kürtlerin yaşamış olduğu bölgedir, buraya envestisman yapmayalım' diyerek birim obje bizim felsefemizde yok, bizim programlarımızda yok. Türkler de benim vatandaşım, Kürtler de benim vatandaşım, Araplar da benim vatandaşım. Biz bunların ortada katiyen değişiklik yapmayız, yapmadık. Şu anda da ayrımsız konumdayız. Bizim etraflı yurttaşlarımıza yaklaşımımız aynıdır. Bundan sonradan da kelimesi kelimesine hakeza bitmeme edecektir" dedi.
“Türkiye'deki Suriyelilerin dönüşlerinin başladı”
Suriye savaşına ve sığınmacılara bağlı soruya cevap sağlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tabii bu madde en aşırı bizi tasalı ediyor. Zira 4 milyon Suriyeli bizim devletimizde ki bunların iri bölümü Arap'tır, tığ bunları konuk ediyoruz" ifadelerini kullanarak, doktor, mühendis, hukukçu, hemşirenin aralarında bulunmuş olduğu Türkiye'de yurttaşlık maruz Suriyelilerin olduğunu, bunların ortada doktor, mühendis, hukukçu, hemşirenin bulunduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu derece nitelenmiş insanoğlu sizden birim şeyler bekliyorlar ve tığ bu müşterilerini minval ortasında bırakmadık. Elimizden mevrut desteği onlara da verdik. Fakat tığ demincek toy birim etap attık. O da şu, başta Suriye'nin kuzeyinde anlaşılan birim alanı şu anda briket evlerle mensur ediyoruz. Bu briket evler 2 zait 1 şeklinde. Banyosu, tuvaleti gelişigüzel şeyi içerisinde var. Altyapılarını yaptık. Hedefimiz evvel aşamada 100 bin ikametgâh gerçekleştirmek ve bunu artırarak bitmeme ettirmek. Peki ne bunları yapıyoruz? Bizdeki Suriyeliler yeniden öz topraklarına dönsün diyerek bunu yaptık. Orada, o yaşanmaz çadırların içerisinde bu şahısların adamlık dışı birim geçinme mahkum edilmesine bükülmek olabilir değil. Biz bununla alakadar de Avrupa Birliği'nden olsun nice yerlerden destek sunar istedik. Ama maatteessüf bu destekleri alamadık. Birçok liderle benim hususi görüşmelerim oldu. Fakat anca de olsa hakeza de olsa Türkiye öz ulusal bütçesinden ve STK'ların gayretleriyle bu konutları yaptı. Hedefimiz demincek 250 bin briket eve bunu duyurmak ve şu andaki bizde mevcut Suriyeli misafirlerimizi etap etap öz topraklarına göndermek" dedi.
Türkiye'deki Suriyelilerin dönüşlerinin başladığını tamlayan Erdoğan, hedefin evvel aşamada 1 milyon Suriyeliyi evlerine atmak bulunduğunu belirtti.
"Enflasyon aşılamaz birim iktisadi zarar değildir”
Türkiye'deki pahalılık üzerinde mevrut soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Enflasyon aşılamaz birim iktisadi zarar değildir. Ben ekonomistim. Şu anda yüzdelik 8, yüzdelik 9 enflasyonun caba zılgıt etmiş olduğu devletler var. Bizde yüzdelik 80 var. Biz şu anda 250 bilyon dolar ihracatı ele geçirmiş birim ülkeyiz. Benim ülkemde marketlerde raflar gereksiz değil. Ama Amerika'da caba bugün raflar boş, Fransa'da raflar boş, Almanya'da raflar boş. Benim vatandaşım şu anda istediği gelişigüzel muhtelif ürünü marketlerde bulabiliyor. mesela şu anda toy birim etap attık. O da şu, Tarım Kredi Kooperatiflerimizde mahsulat aşırı birim hayli ehven fiyatla satılıyor. Bunlar öbür zincir marketlerden aşırı henüz bağan fiyatlı. Bizim düşüncesince şu anda pahalılık birim sıkıntıdır ama yılbaşından sonradan tığ enflasyonda da bu sıkıntıyı aşacağız ve yolumuza kararlılıkla bitmeme edeceğiz. Şu anda Türkiye'nin faiz payı yüzdelik 7,6. Dünyada şu anda ikinci sıradayız büyümede. Bu da birim şeyi gösteriyor" dedi.
“Ben meydanların dilini elleme bilirim”
Türkiye'de 2023'te yapılacak seçimlere müteallik mevrut soruya edim sağlayan Erdoğan, "Bizim şu anda seçimleri edinim noktasında birim endişemiz yok. Ben meydanların dilini elleme bilirim. Şu anda yaptığım dolgun açılışlarda, ortalık mitinglerinde şayet on binleri meydanlara toplayabiliyorsam, bu halkımın bizlere bulunan teveccühünü göstermektedir. Halkımızın bizlere bulunan bu teveccühü bitmeme ettikçe, bizi kimesne tutamaz. Çünkü seçenek yok" dedi.
“İstikrar bulunmadığı düşüncesince Türkiye daima geride kaldı”
Türkiye'nin nice bölgede attığı adımlara yer veren Erdoğan, "Keşke gelseniz de bizim keyif sektörünü DOĞRU inceleseniz, bizim pedagoji bilimi sistemimizi DOĞRU inceleseniz. Hepsinde Batı'yla kıyas edilemeyecek derecede birim performansı bulunan ülkeyiz. Onun düşüncesince alternatifsiziz. Şu anda tığ anca birim konumdayız ki inşallah bu seçimleri de biz kazanacağız. Ben yüzdelik 52 ile Cumhurbaşkanlığını kazandım. Şimdi önümüzdeki seçimlerde bizim misyonumuz elbette ayrımsız biçimde kazanmak. Biz riyaset sistemine geçtik. Ama bizim rağmen kanat, Türkiye'de riyaset sistemi değil, parlamenter sistemi korumak için çaba sarfediyor ki o parlamenter sistemde Türkiye seneler yılı 7 ayda, 8 ayda, 10 ayda, 13, 14, 15, 16 ayda birim seçime gitmiş, hükümetler bozulmuş. Böyle birim ülkede oturma olabilir mu? İstikrar bulunmadığı düşüncesince de ne oldu? Türkiye daima geride kaldı. Biz ise dedik ki riyaset sistemine geçeceğiz ve riyaset sistemine geçtik. Amerika'daki sistemi de azda olsa temel aldık. Başkanlık sistemiyle bu arada de Türkiye aşırı henüz ayrımlı birim yürüyüşe geçti ve bu ayrımlı ilerleyiş içerisinde de oldukça dobra birim yere ülkemizi getirdik" dedi.
Türkiye-ABD ilişkileri müteallik soruya ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İdeal birim konumdadır diyemem. Çünkü bizim şu anda Amerika'yla aut tecim hacmimizin buralarda olmaması lazım. Bizim Sayın Trump zamanında de belirlediğimiz birim nicelik vardı, '100 bilyon doları bulmalıyız' demiştik. Ama maatteessüf şu anda aşırı birim hayli gerilerdeyiz" dedi.
“Türkiye'nin yapacağı iş de başının çaresine bakmaktır”
Türkiye-ABD ilişkilerinin defans sanayisinde de matlup yerde olmadığını tamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Savunma sanayini elleme birim yere taşımamız lazım. İşte söz gelişi bizim F-16 meselemiz var. Biz sizden F-16 almışız. Şimdi sizden F-16 aldığımıza mucibince bunun gerisinin gelmesi lazım. Ama burada politik yaklaşımla değişmeyen vererek F-16 üstüne Türkiye'ye hala birim müeyyide infaz dolayısıyla etmek dü arkadaş yurt düşüncesince aşırı hata birim şey. En akıbet Sayın Biden, bunu bozma noktasında bana gır verdi. Şu anda Biden'ın buna müspet baktığını biliyorum. Hatta Cumhuriyetçilerle de görüşmelerimiz oldu, onlar da buna müspet bakacaklarını söylediler. Şimdi F-16 üstüne şayet tığ Amerika'dan istediğimiz neticeyi alamazsak ne yapacağız? Başımızın çaresine bakacağız. Siz kalkıp da Yunanistan'a F-16 üstüne gelişigüzel muhtelif desteği vereceksiniz, orada üsler kuracaksınız ama Türkiye derece NATO'daki arkadaş ülkeye ve evvel 5 içerisinde NATO'da gelişigüzel muhtelif desteği sağlayan ülkeye bu desteği vermeyeceksiniz. Bu halde Türkiye'nin yapacağı iş de başının çaresine bakmaktır. Yoksa bunun haricinde bizim Amerika'yla sıkıntımız yok” dedi.
