Anne Sema Okay da, "Binaların süsüne püsüne bırakmak gerekiyor. Biz buna aldanmıştık. Dairemiz aşırı güzeldi. İç mimar çeşidinden aşırı dobra döşenmişti. Adeta kusursuzdu fakat depremde yapı ağız ağıza yıkıldı" dedi.
30 Ekim 2020'de İzmir'de meydana mevrut depremde Bayraklı ilçesinde mevcut Rıza Bey Apartmanı yıkılmış, aşırı sayıda ad yaşamını kaybetmişti.
Depremde en müşterek tomar kaybın yaşamış bulunduğu Rıza Bey Apartmanı'nın enkazından anası le esen çıkan Fatma Okay ise Kemalpaşa ilçesinde erdemli binalardan ırak müşterek hayat sürüyor.
Annesinin 2, kendisinin de 4 sayaç çöküntü altında kaldığını tamlayan Fatma Okay, “Deprem devrinde salık izlemiyordum gücün müşterek gün müşterek haberlerde arkadaşlarımın ahiret yolculuğu haberine rastladım. Çok ağladım. Öldüklerini o an onama edemedim. 7 ay süresince ruhsal otama gördüm ve sonradan arkadaşlarımın mezarına değerlendirmek istedim. Şu an üstünlük korkum bulunduğu düşüncesince Kemalpaşa ilçesinde bağımsız evde oturuyoruz. Okulum da müşterek tane katlı. Zor müşterek proses yaşadık. Eskiden dostlarımla apartmanın bahçesinde hile oynardık. Böyle müşterek nesne olacağını nereden bilebilirdik ki? Her nesne elan evvel gibi. Sayra Abla ve Feda ile bahçede aralık geçirirdik. Onların ölmesi beni aşırı üzdü. Böyle müşterek şeyi kimsenin yaşamasını istemiyorum” laflarına arazi verdi.
“Gözümü açtım ve gökyüzünü gördüm”
Deprem günü yaşadıklarını özetleyen Fatma Okay, “Odamda online derse girmeden ilk mutfağa gittim. Deprem olurken başımın döndüğünü sandım gücün fevk baktığımda avize sallanıyordu. Hemen salonda bulunan annemin yanına gittim. Annemle kolonun altına gidip depremin durmasını bekledik gücün alevlenmiş sallanıyorduk. Annemin korktuğunu görür görmez ‘Anne korkma' dedim. Bütün odalar müşterek tane hiç yıkıldı. Bina yıkıldığında acı sesleri duyduk. ‘Yardım edin, kurtarın' diyorlardı. Bina yıkıldığında öldüğümü sandım gücün sonradan annemle birbirimizi avunan etmeye başladık. Ekiplere sesimizi ego duyurdum. Üstümüzdeki yapı kalıntılarını kaldırdıklarında aydınlığı gördük. O an gözümü kapatıp dobra şeyler düşünmeye çalıştım. Hayal kurdum. Enkazla ilgilenmedim. Gözümü açtığımda annemi çıkarmışlardı. Enkazda müşterek tane kalmıştım. Beni kurtarıp sedyeye koyduklarında gözümü açtım ve gökyüzünü gördüm. O an Allah'a şükrettim” ifadelerini kullandı.
“Binanın süsüne püsüne aldandık”
Bir elan ayrımsız acıların yaşanmaması düşüncesince her insanın hesabına düşeni yapması icap ettiğini tabir fail Fatma Okay, “Binalarınızı arama edin. Sonunuz bizim üzere olmasın. Kentsel dönüşüme girmemezlik yapmayın. Kim suçluysa da şikayetçiyim. Binaları yapanlar ve denetleyenler görevlerini adına getirsin. Böyle teessürat yaşanmasın” niteleyerek konuştu. Anne Sema Okay da, “Deprem dolayısıyla sarsıntı yaşadık. Yüksek binalarda oturamıyoruz. Binaların süsüne püsüne bırakmak gerekiyor. Biz buna aldanmıştık. Rıza Bey Apartmanı'na, 6 sene ilk taşınmıştık. Daire aşırı güzeldi. İç mimar çeşidinden aşırı dobra döşenmişti. Adeta kusursuzdu fakat depremde yapı ağız ağıza yıkıldı” dedi.
Ceren Atmaca - Sinan Yeniçeri