Özellikle şita aylarında baskın ve su taşkınlarıyla gündeme mevrut Meriç Nehri'nde su debisi koyu seviyelere ulaştı. Sonbahar sürecinin yaşandığı günlerde Trakya'da yağışların namevcut denecek denli az olması ve hamam havalarında etkisiyle adeta kuruyan Meriç Nehri'nin yatağında dev kum adacıkları oluştu. Bölge çiftçisinin sulamada en ehemmiyetli su kaynaklarından bir tanesi bulunan ve bölgedeki su kuyularını da besleyici Meriç Nehri'nde su debisi, yaşanmış bulunan kuraklıkla alarm seviyesine düştü.
DSİ verilerine uyarınca taşma dönemlerinde su debisi 2 bin metreküp/saniyeleri aşarken bu zamanda 58 metreküp/saniyelere denli sakıt Meriç Nehri debisi, tarihinin en kurak sürecini elan yaşıyor."Burada vaktiyle gemiler çalışıyordu"Meriç Nehri Köprüsü'nün üstünde balık markajcı Ali Galip Gökuş, nehrin kuraklıkla hakkında karşıya kaldığını belirterek, “Meriç Nehri Fatih Sultan Mehmet Han eskiden anadan anaya akıyordu ve burada gemiler transport yapıyordu. Daha sonraları Bulgarlar 16 parça baraj yaptı. Bulgaristan'da barajlar yapılmış oldu ve barajlar patlayacak noktaya vardığında suları gine nehire bırakıyorlar.
Bulgaristan'ın Rila Dağlarında kaynaklanır ve o dağlardaki karlar eridiği devir bizim nehirlerimiz dolup taşar. Tunca Nehri, Arda Nehri ve Meriç Nehri Saroz'da birleşerek Ege Denizi'ne dökülür. Burada vaktiyle gemiler çalışırdı ve ortak insanoğlu suya düştüğünde çıkması imkansızdı. Sularda en dobra yüzebilen mandalar fark bu nehirden çıkamıyordu. Bizde bu bir hale üzülüyoruz kısaca evren elhak çölleşiyor fakat bunun bilincinde değiliz. Bir an öne bu sularımızı yakalayıp barajlarımızı doldurmamız gerek” dedi.
“Her toprak kuruyor ve çölleşiyoruz”Meriç Nehrinde su debisinin bu denli düştüğünü gördüğünde üzüldüğünü kail Kemalettin Araş, “Eskiden buralar sular ile doluydu. Şimdi ise herhangi ortak yerde kum adacıkları oluşmuş, kısaca kuraklık geliyor. Allah sonumuzu hayreylesin, bu gidiş on paralık dobra değil. Şuanda nehire bakınca adacıklar oluşuk ve herhangi ortak toprak kurumuş durumda. Burada berekette kalmadı. Her toprak kuruyor ve çölleşiyoruz. Bu kuraklık su savaşlarının belirtisi olabilir” ifadelerini kullandı.
Mehmet Basmacı
DSİ verilerine uyarınca taşma dönemlerinde su debisi 2 bin metreküp/saniyeleri aşarken bu zamanda 58 metreküp/saniyelere denli sakıt Meriç Nehri debisi, tarihinin en kurak sürecini elan yaşıyor."Burada vaktiyle gemiler çalışıyordu"Meriç Nehri Köprüsü'nün üstünde balık markajcı Ali Galip Gökuş, nehrin kuraklıkla hakkında karşıya kaldığını belirterek, “Meriç Nehri Fatih Sultan Mehmet Han eskiden anadan anaya akıyordu ve burada gemiler transport yapıyordu. Daha sonraları Bulgarlar 16 parça baraj yaptı. Bulgaristan'da barajlar yapılmış oldu ve barajlar patlayacak noktaya vardığında suları gine nehire bırakıyorlar.Bulgaristan'ın Rila Dağlarında kaynaklanır ve o dağlardaki karlar eridiği devir bizim nehirlerimiz dolup taşar. Tunca Nehri, Arda Nehri ve Meriç Nehri Saroz'da birleşerek Ege Denizi'ne dökülür. Burada vaktiyle gemiler çalışırdı ve ortak insanoğlu suya düştüğünde çıkması imkansızdı. Sularda en dobra yüzebilen mandalar fark bu nehirden çıkamıyordu. Bizde bu bir hale üzülüyoruz kısaca evren elhak çölleşiyor fakat bunun bilincinde değiliz. Bir an öne bu sularımızı yakalayıp barajlarımızı doldurmamız gerek” dedi.“Her toprak kuruyor ve çölleşiyoruz”Meriç Nehrinde su debisinin bu denli düştüğünü gördüğünde üzüldüğünü kail Kemalettin Araş, “Eskiden buralar sular ile doluydu. Şimdi ise herhangi ortak yerde kum adacıkları oluşmuş, kısaca kuraklık geliyor. Allah sonumuzu hayreylesin, bu gidiş on paralık dobra değil. Şuanda nehire bakınca adacıklar oluşuk ve herhangi ortak toprak kurumuş durumda. Burada berekette kalmadı. Her toprak kuruyor ve çölleşiyoruz. Bu kuraklık su savaşlarının belirtisi olabilir” ifadelerini kullandı.Mehmet Basmacı 
