Ankara
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının kararında, Yıldız'ın ölümünün "kazara" meydana geldiği belirtildi.
AA muhabirinin eriştiği karara göre, 16 Mayıs'ta ikametgahının otoparkında namına ilişik otomobilin altında sıkışan Yıldız, kaldırıldığı Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını kaybetti.
Bunun üzerinde oluşturulan sormaca kapsamında, deneyim tanıkları ile Yıldız'ın eşinin ifadesine başvuran savcılık, başkaca arabada çirkin ortak gidiş olup olmadığının tespiti düşüncesince uzman görevlendirdi.
Soruşturma dosyasına 25 Ağustos'ta verilen uzman raporunda, otomobilin iç ve aut aksamları ile motorunda aut müdahaleye rastlanılmadığı belirtilerek, şu değerlendirmeye toprak verildi:
"Aküsü rahatlama bulunan ara bulucu marş ile çalıştıramayan müteveffa, bunun üzerinde otomobilin arkasına geçerek bulunmuş olduğu alan zeminden çıkmaz asfalt yüzeyine akla yatkın ara bulucu itmeye başlamıştır. Bu esnada akıntılı kesimde durduramadığı araç, geriye değişik namına çarpmış, apartmanın otoparkını çevreleyen duvara derece sürükledikten sonradan durabilmiştir. Kazanın bu halde meydana geldiği fikir ve kanaatine varılmıştır."
Dosya İstanbul'a gönderildi
Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı, Yıldız'ın ahiret yolculuğu nedeni üzerinde stabil ortak kanaate varamadığı düşüncesince sormaca dosyası, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Birinci İhtisas Kuruluna gönderildi.
Kurulun 8 Eylül günlü raporunda, "Kişinin ölümü, umumi gövde travmasına ilişikli çoklu kot, ekstremite, ayaklık kemiği kırıklarıyla beraberce akciğer yaralanması, döş boşluklarına iklim ve kan birikimi kararı meydana geldiği oy birliğiyle tefekkür edilmiştir." değerlendirmesi yapıldı.
Takipsizlik kararında, delil beyanına da toprak verildi. Yıldız ile bire ortak apartmanda oturan S.A, çocuğuyla ilgilenilmiş olduğu tam haricen "pat" niteleyerek ortak neva duyduğunu, pencereden hariç baktığında otomobili, otoparkın duvarının bitişiğinde gördüğünü söyledi.
Yaklaşık 3 çağ sonradan baştan pencereden baktığında otomobilin altında yüzükoyun yatan birini gördüğünü özetleyen delil S.A, 112 davet cihazı merkezini aradığını, arkası sıra komşulara salık verdiğini anlattı.
Müşteki Fatma Yıldız da eşinin polis memuru olduğunu, rastgele ortak düşmanının olmadığını, kazadan beş altı gündüz geçmiş eşinin akümülatör takviyesi yaparak arabası çalıştırdığını aktardı.
Olay haset iş alegori kullanmak düşüncesince benzeri evden ayrıldıktan ortak müddet sonradan kendisinin de esenlik ocağına gittiğini tamlayan Yıldız, "Aşağı indiğimde eşimi habbe çevresinde göremedim, işe gittiğini düşündüm. Sağlık ocağına gittim, kontrol kazanmak düşüncesince beklerken komşum aradı, 'Sizin otomobilin altında birisi yatıyor' dedi. Hemen görüngü alegori gittim, otomobilin altından çıkarılan kişiyi gösterdiklerinde eşim bulunduğunu söyledim. Kazaya engelleme bulunan yahut kusuru mevcut kişilerden şikayetçiyim." ifadelerini kullandı.
"Olay kazara meydana geldi"
Tanık beyanı, uzman ve Adli Tıp Kurumu raporları doğrultusunda, Yıldız'ın vefatıyla sonuçlanan kazanın çirkin olduğuna değgin rastgele ortak belge, bilgelik ve delilin olmadığı tamlanan kararda, "Tanıkların, çirkin ortak gidiş görmediklerini belirttikleri, rastgele ortak kusur unsuruna rastlanmadığı ve olayın kazara meydana geldiği, bu haliyle takip ika imkanı olmadığı anlaşılmakla görüngü üzerinde amme namına takip yapılmasına toprak olmadığına değişmeyen verilmiştir." denildi.
Buna göre, Erol Yıldız'ın ölümüne ilişikli sormaca dosyası kapandı.