Türkiye'nin nice şehrinde imzası mevcut OMÜ'lü Öğretim Görevlisi Ramazan Tilki'nin heykelleri amme kurumlarında, müzelerde, meydanlarda, hususi büro ve ofislerde sergileniyor. OMÜ Güzel Sanatlar Fakültesi'ndeki ortak atölyede dünkü planlar üstünde etkin Ramazan Tilki, öğrencilerinin giderek elleme ortak sanatkâr olması düşüncesince de elinde mevrut desteği veriyor.
“Milyonlarca kere bu yaşama gelsem yeniden bu işi gerçekleştirmek isterim”
Heykel merakının nite başladığı kendince bilim sağlayan Ramazan Tilki “Bu işe gerçekte rast yerine başladım. evvel gayem foto kısmına girmekti. Eskişehir Güzel Sanatlar Fakültesi imtihanlarına girdiğimde hem yetişek fakültesine hem elleme sanatlara girdim. Eğitimi basamak ile kazandım. Güzel sanatlarda da 7. yerine heykel bölümünü kazandım. Sonrasında Balıkesir'e döndüğümde giranbaha hocam Özdemir Emincioğlu'na ne yapacağımı sordum. Bu ahacık uğur boncuğu tecrübem yoktu. O da bana ‘öğretmen mi olacaksın yok ise sanatkâr mı iktisap etmek istiyorsun' diyerek sordu. Ben o noktada sanatkâr iktisap etmek istediğimi söyledim. Böylelikle heykel okumaya değişmeyen verdim. Heykele ilişkin uğur boncuğu bilgim yoktu lakin heykel işiyle tanıştığım günden itibaren hoppadak bu iş düşüncesince doğduğumu düşünüyorum. Milyonlarca kere bu yaşama yeniden gelsem hoppadak bu işi gerçekleştirmek isterim” dedi.
“Sayı gözetmeksizin üretmeye bitmeme ediyorum”
Çalışmalarının içeriğin kendince da bilim sağlayan Tilki, “Kendimi sabitlemeye çalıştığım ortak durum yoktur. Özellikle akıbet senelerde ağrılık verdiğim bap canlı kibelelerdir. Kibele terimi başta emektar çağlarda aşina ortak kavramdır. Bereketi simgeleyen ortak kavramdır. Bunun dair işlenmiş nice foto ve heykel vardır. Bunun yanı sıra ruzname markajcı mevzuları da yapıyorum. At çalıştığım, kuş çalıştığım ortak fasıl vardır. Çalışırken de rastgele ortak materyal fikren değil, bazısı sanatçılar hoppadak mermer, mızrap yahut ahşap çalışır. Ben denenmemişi deniyorum. Bütün malzemelerle o mevzunun dilini henüz elleme anlatım edeceğine inandığım malzemeleri yeğleme ediyorum. Bunlar arada sırada ortak tane başına mermerde olabiliyor. Ahşap yahut metalde olabiliyor. Kendi bulduğum atıklardan yaptığım ortak döküm tekniğim var. Türkiye'de derlem fail kişilerde, değişik merkezlerde heykellerim var. Bunun yanı sıra abide heykellerim var. Uluslararası bölgede da heykellerim var. Bugüne genişliğinde 100'e DOĞRU iz yaptım. Her sanatçının sorunu üretmektir. Ben de benzer gözetmeksizin üretmeye bitmeme ediyorum” diyerek konuştu.
“Samsun'da baş döndürücü becerikli öğrenciler var”
Öğrencilere seslenen Tilki, “Denediğim ne varsa, fen olarak, bap yerine yaptığım materyal yerine mektepli arkadaşlarıma belletmek düşüncesince elimden geleni yapıyorum. Gerçekten de Karadeniz Bölgesinde, Samsun'da baş döndürücü becerikli öğrenciler var. mühim bulunan ortak tane nesne kendilerine inanmaları ve henüz doğacak gidebileceklerini düşünmeleridir. Biz Eğitim Fakültesinde yetişek veriyoruz. Eğitim Fakültesinde genel anlamda şu ide vardır. Buradan çıkma bulunan rastgele mektepli rüçhan yerine muallim yerine izinli oluyor. Onların rastgele bir tanesi okudukları resim, heykel, grafik, seramik ya da ibdai bası hangisi olursa olsun rastgele bir tanesi ortak sanatkâr adayıdır. Eğer bu aşamada kendileri düşüncesince ayrılan 4 salname süreyi baş döndürücü elleme değerlendirirlerse baş döndürücü elleme ortak sanatkâr talibi olduklarını düşünüyorum. Ben de yettiğim genişliğinde hepsine dayanaklık etmek olmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
Resim Öğretmenliği Bölümü 2. dershane talebesi Ebru Uyar ise “Bu parçaya foto yemek düşüncesince gelmiştim lakin Ramazan Hoca ile tanıştığımda heykeli de ortak genişliğinde baş döndürücü sevdim. Gelecekte heykel ile ait ortak şeyler yapabilir miyim düşüncesini Ramazan sarıklı bana kazandırdı” açıklamasında bulundu.
Furkan Abrek Ünal
