Akdeniz'e dökülen Asi Nehri'nin yüzeyini şamil "su canavarı" adına da bilinen su sümbülleri, geçtiğimiz günlerde boğanak sonrası denize sürüklendi. Kıyıya vuran su sümbülleri Samandağ sahilinde ağır beraberinde pislik oluşturdu. Antakya Doğa Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Biyolog Dr. Samim Kayıkçı, Güney ABD menşeli beraberinde nebat bulunan su sümbülünün istilacı türlerin başlangıcında geldiğini ve sulak bölgelerde çabucak çoğalarak aşırı ağır hasarlar verebildiğini belirtti. Güney Amerika'dan başlayarak dünyanın 7 kıtasına yayılan bitkinin suyun buharlaşmasını dü kıvrım hızlandırdığını tamlayan Kayıkçı, "Bu başta kuraklığın aşırı yukarı kırat çıkmış olduğu devirde aşırı ehemmiyetli beraberinde şey. Çünkü su kaynaklarımız azalıyor ve yetmiyor artık. Su sümbüllü suyu tükettiği devir icap istemez beraberinde su kıtlığına faktör oluyor. Su sümbüllü aşırı çoğaldığı devir sudaki müvellidülhumuza miktarını azaltıyor. Oksijen miktarı azalınca bu balıklar kabilinden canlıların hayatını kaybetmesine faktör oluyor" dedi.
Yağmurla baş başa denize sürüklenen ve dalgalarla kıyıya vuran su sümbüllerinin kıyıda ağır tahribatlara kez açtığını anlatım fail Kayıkçı, "Kıyıya çıkan su sümbülleri kumun hareketini etkiliyor. Çünkü kum canlı beraberinde uzviyet gibidir ve sonsuz beraberinde dokuma içerisindedir. Asi Nehri ile mevrut kum rüzgarın etkisiyle iç kısımlara akla yatkın sürüklenir, oradaki periferi kumullar bitkileri meblağ ve kum oluşumuna faktör olur. Kıyıda biriken su sümbülleri atıkları kumun oluşumunu etkileyecektir. Bu da periferi kumullarının devamlılığı açısından ağır teessürat ortaya çıkaracaktır" sanarak konuştu.
Alican Gümüş
