Tartıştığı insana taşlama etmiş olduğu öne sürülen canlı için Asliye Ceza Mahkemesi'nde sorun açıldı. Mahkemede anlatım sağlayan sanık, ‘ben ona uzun kulaklı sıpası değil, eşek, sıpa dedim' niteleyerek suçunu itiraf etti.
Mahkeme, ‘Eşek, sıpa' kelimelerinin taşlama bulunmadığı sebebi öne sürülerek sanığın beraatine hükmetti. Davacı sonucu temyiz edince devreye Yargıtay 4. Ceza Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda şu şekilde denildi: “Sanığın duruşmadaki beyanlarında ‘Ben ona uzun kulaklı sıpası değil, eşek, sıpa dedim' biçiminde katılana taşlama ettiğine müteveccih ikrarı karşısında, durumunda sıfır gerekçeyle maznun için yüklenen suçtan aklanma sonucu verilmesi yasaya aykırıdır. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy donanması ile karar verildi.”
Yargıtay'ın kusur saydığı o kelimeler
Türk Ceza Kanunu'nun 125.maddesine göre, ‘bir hiç kimseye onur, haysiyet ve saygınlığını rencide edebilecek özellikte konkre ortak edim yahut vakıa kara fail yahut teçhiz etmek kanalıyla ortak kimsenin onur, haysiyet ve saygınlığına hücumcu kişi, üç aydan dü yıla denli dam yahut adli mal cezası ile cezalandırılır” hükmü toprak alıyor. Yargıtay kararlarında taşlama aziz kimi kelimeler şöyle: “Köpek, telin karı, şartalan, iğrendirici gavur, eşek, ayyaş, hırsız, yobaz, yavşak, üçkağıtçı.”