Yaşam

Emekli işyar markalaştırdığı "gilaburu"yu nice kente gönderiyor

Kayseri'de müteşebbis Mustafa Akyol, Bünyan ilçesiyle özdeşleşen "gilaburu"yu kişi oluşturduğu markayla nice şehre gönderiyor.

Emekli işyar markalaştırdığı
07-11-2022 15:09
Kayseri

İçeriğindeki mineraller ve hamız zımnında "gençlik iksiri" adına maruf gilaburu bitkisi, Bünyan ve etrafında yetiştiriliyor. Üzüm salkımına benzeyen, al renkte ve nohut tanesi büyüklüğünde meyvesi bulunan gilaburu, salamura yapılarak suyu tüketiliyor.

Böbrek taşı düşürme ve dert stoper niteliği Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Bölümü çeşidinden meydana getirilen ilmî çalışmalarla ispatlanmış gilaburu meyvesi, alanda "gilabolu, gilaboru, giraboru, kirabolu, frenk üzümü" üzere ayrımlı isimlerle de anılıyor.

Bünyan Belediyesinin coğrafi ayraç tescil vesikası almasıyla tanınırlığı kalan gilaburu, müteşebbis Mustafa Akyol'un oluşturduğu markayla nice şehirden istem görüyor.

Kayserili mütekait vazifeli Mustafa Akyol, AA muhabirine, memleketinin saf lezzeti gilaburunun elan bir tomar tanınması, kaymakamlık hakkının da sağlık elde etmesi şartıyla zat markasını oluşturduğunu söyledi.

Yılın 2 kocaoğlan gilaburu kaydetme işini ailesiyle yaptığını tamlayan Akyol, "Emekli olduktan sonradan süprüntü elma alıp satmaya başlamıştım. Baktım ki Bünyan gilaburusu az buçuk geride kalıyor. Ben de bunu alevlendirmek istedim ve bu işe başladım." dedi.

Ek sağlık kapısı oldu

Akyol, semt halkından topladıkları yılda sayı farkı 120 titrem gilaburuyu ara bulucu tüccarların birlikte kendilerinin de nice kente gönderdiğini dile getirerek şu şekilde konuştu:

"En bir tomar İstanbul'a, elan sonradan Ankara ve İzmir'e kargo ile verim gönderiyoruz. Yine kamyonlarla da fabrikalara gönderiyoruz. Bize ek sağlık kapısı oldu. İlk adına iyice temizleyip bidonlara koyuyoruz. Daha sonradan gene vasıtasız geçirip yıkıyor ve ilgisiz depolarda saklıyoruz. Bize de ulama sağlamaktadır fakat en baş döndürücü Bünyan'ın gilaburusunu öncelemek ve hemşehrilerimizin ceplerine mülk girsin diyerek bu işi isteyerek yapıyorum."

İbrahim Akyol da yapı fabrikasında çalıştığını, gilaburu hasadı zamanında babasına iane ettiğini anlattı.

Hatice Akyol ise eşiyle çalışmaktan bahtiyar olduğunu, yalnızca kendilerine değil civar halkına da iktisadi ulama sağladıklarını kaydetti.

Tüccar Ömer Cura da Akyol'dan almış olduğu gilaburuyu İstanbul, Ankara, Karaman ve İzmir üzere nice ile gönderdiğini aktardı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?