Edirne
Dışişleri Bakanlığının organizasyonuyla Ukrayna'nın ayrımlı kentlerinden karaca kanalıyla boşaltma edilen Türklerin yurda girişleri sürüyor.
Savaş zımnında okulları kapanan ve yaşadıkları bölgeleri bırakma geçirmek durumunda artan öğrenciler, evcil hayvanlarını getirmeyi de boşlama etmiyor.
Taşıma çantasına konan "Sezem", "Duman" ve "Paşa" isminde kediler, sahipleriyle derinliğine müşterek gezi geçirdi. Öğrenciler, hayvanlarını da yanlarında getirebilmenin sevincini yaşadı.
Kedisi "Duman" ile mevrut Orhan Kemal Eyidoğan, gazetecilere icra ettiği açıklamada, Harkiv'de tahsil gördüğünü, savaşın başlamasının arkası sıra Türkiye'ye gelmeye değişmeyen verdiklerini söyledi.
"Kaçabildiğimiz düşüncesince şanslıyız ve mutluyuz"
Zorlu ve güç müşterek yolculuğun arkası sıra yurda girdiklerini özetleyen Eyidoğan, "Yaklaşık müşterek haftadır yollardayız. Harkiv'de yaşadığımız düşüncesince muvasala hoppadak trenleydi. Oradan Lviv'e kaçtık, sonradan otobüsle Romanya'ya geçtik ve sonunda buraya geldik. Kaçabildiğimiz düşüncesince şanslıyız ve mutluyuz. Şu anda orada gidişat elan kötüye gidiyor." dedi.
Eyidoğan, Ukrayna'dan gelirken evcil hayvanlarını yanlarında getirdiklerini anlatım etti.
Hayvanlarını geride bırakmayı tek devir düşünmediklerini vurgulayan Eyidoğan, "Onları bu biçimde bırakamazdık. Hayvanlarımızı baş döndürücü seviyoruz. Onları sahiplendiğimizde çocuğumuz kabilinden bakmayı hücre aldık. Can dostlarımız bizim. Her koşulda onlara bakacağız. Deprem, karabulut veya savaş, gelişigüzel yere bizimle gelecekler. Onları yanımızdan ayırmayacağız." niteleyerek konuştu.
Hira Anna ise yolculuğun dayanıklı geçtiğini anlatım etti.
Evcil hayvanlarıyla geçişlerinde müşterek mesele yaşanmadığını dile getiren Anna, "Onları bekâr artırmak istemedik. Çok şükür tek nadim değiliz. Hayvanlarımızı baş döndürücü seviyoruz." ifadelerini kullandı.