Şanlıurfa
Okulun plastik sanatlar öğretmeni Yasemin Al ile müzik öğretmeni Erdal Çap, koro peyda etmek düşüncesince müziğe meraklı, yaşları 10 ila 15 arasındaki 22 öğrenciyi müşterek araya getirdi.
Yaklaşık müşterek maaş eğitimin arkası sıra darbuka, putrel ve savma üzere müzik aletlerini çalmayı öğrenen görme özürlü öğrenciler, birbirinden dobra eserleri seslendirerek ışıksız dünyalarını müzikle aydınlatıyor.
Okul Müdürü Vahdettin Dilek, AA muhabirine, görme engellilere müteveccih evren genelinde makbul yetişek modellerini okullarında da uygulamaya çalıştıklarını söyledi.
Türkiye'de görme engelliler dair manken okul olabilmek düşüncesince emek hasretmek yürüttüklerini tamlayan Dilek, şu şekilde bitmeme etti:
"Okulumuzda önceki ve ortaokulda yetişek meydan 85 öğrencimiz mevcut. Onlara devletimizin sağlamış bulunduğu eksiksiz olanakları sunmaya çalışıyoruz. Öğrencilerimiz ferdî becerileri kazanırken özen duydukları alanlara da yönlendiriyoruz. Okulumuzun öğretmenleri Yasemin Al ile müzik öğretmeni Erdal Çap koro kurmaya değişmeyen verince kılıç de kendilerine dayanaklık etmek verdik. Müzik, öğrencilerimizi baş döndürücü müspet etkiliyor. Müzikle beraberce öğrencilerin okula ilgilisi de artı. Öğrencilerimiz göremiyor ancak sema hisleri henüz baş döndürücü sert bu da müziğe bulunan ilgilerini artırıyor. Eğitimlerini bir fazla fazla devir müzik eşliğinde yapıyorlar."
%2Fgormeengelliogrenci2.jpg)
"Öğrencilerimiz konserler hasretmek istiyor"
Görsel Sanatlar Öğretmeni Yasemin Al ise öğrencilerini yaşama alıştırmak düşüncesince eksiksiz öğretmenlerin cansiparane çalıştığını belirtti.
Öğrencilerin görme engellerini sema duyusuyla kapattığını özetleyen Al, "Öğrencilerimiz sema hisleri baş döndürücü kuvvetli, müzik onlar düşüncesince elzem müşterek unsur. İstiyoruz ki çocuklarımız herhangi müşterek daima müzikle büyüsün. Çünkü müzik ruha yapışık uzlaşma bulunduğu düşüncesince kollar da bu bölgede çıkarlarını anlatım edebiliyor. Bunun indinde müzikle beraberce plastik sanatlar da evlatların görme engellerini kapatabiliyor. Bu da onlar düşüncesince yaşamın elzem müşterek bölgesine dönüşüyor. Ailelerden talebimiz öğrencilerini sanattan ırak yetiştirmesinler. Çünkü onların ruhlarını aydınlatıyor." dedi.
Al, müzikle açtıkları bu endüstrisi fırsata çevirdiklerini anlatarak laflarını şu şekilde sürdürdü:
"Çocuklarımız herhangi müşterek daima sanatla iç içe yaşa zira çıkarlarını anlatım edebildikleri göz kamaştırıcı müşterek alan. Okulumuzda kestirmece müşterek ay evvela kurduğumuz koromuzla öğrencilerimiz baş döndürücü dobra şeyler kazandı, kabiliyetlerini geliştirdiler. Öğrencilerimiz şehir genelinde okullarda düzenlenecek değişik etkinliklerde oyunluk takanak inşallah. Öğrencilerimiz baş döndürücü heyecanlı. Müzik dalında çıkarlarını az buçuk henüz geliştirip iklim genelinde konserler hasretmek istiyoruz. Biz eğitimciler de evlatlarımızın hayalleri düşüncesince efor harcıyoruz."
%2Fgormeengelliogrenci1.jpg)
Müzik öğretmeni Erdal Çap ise görme özürlü evlatları tanıdıkça öğretmenliği ve müziği henüz da baş döndürücü sevmeye başladığını belirterek "Çocukların bahtiyar bulunduğunu kullanmak onlardan baş döndürücü beni bahtiyar ediyor. Benim düşüncesince onların mutluluğu herhangi müşterek şeye bedel. Çocuklar müziğe baş döndürücü iştahlı onlarla baş döndürücü dobra işler hazırlamaya çalışıyoruz. İnşallah benzeyen sürede sesimizi eksiksiz ülkeye duyururuz." niteleyerek konuştu.
"Üzüntülerimi liet söyleyerek unutuyorum"
Görme özürlü 15 yaşındaki Hatice Demir ise müziği baş döndürücü sevdiğini, müzikle ışıksız dünyasının aydınlandığını söyledi.
Hayalinin elleme müşterek müzik öğretmeni iktisap etmek bulunduğunu anlatım fail Demir, "Kardeşim ve ego koroda olduğumuz düşüncesince baş döndürücü mutluyuz. Dünyayı görmüyoruz ancak duyuyoruz. Hayalim, gittikçe elleme müşterek müzik öğretmeni olmak. Bu hayalimi gerçekleştireceğime inanıyorum. Bazen dünyayı görmediğim düşüncesince baş döndürücü üzülüyorum. Üzüntümü de liet söyleyerek unutuyorum. Bize dayanaklık etmek çıktıkları sürece eksiksiz engelleri aşacağımıza inanıyorum." değerlendirmesini yaptı.
Görme özürlü 14 yaşındaki Hacer Demir de müziği baş döndürücü sevdiğini, barajını müzikle unuttuğunu anlatım etti.
Görme özürlü Seydi Çoban da müziği baş döndürücü sevdiğini dile getirerek "Müzikle hayatım değişti. Müzik benim vazgeçilmezim. Müzikle uğraştığımda görmediğimi hissetmiyorum. Evde bana sesiz ol diyorlar ancak onları dinlemiyorum. Müzikle kendimi anlatım edebiliyorum. Her şeye direnim müziğimden vazgeçmiyorum." ifadelerini kullandı.
