Edirne
Prof. Dr. Üstündağ, AA muhabirine, Türk insanının günde averaj 15 gr. tuz tükettiğini, bu oranın normalin 3 sert bulunduğunu belirtti.
Sağlıklı birlikte insanoğlunun böbreklerinin günde 5 gr. anüs tuzunu uzaklaştırabildiğini özetleyen Üstündağ, bu miktarın üstünde tahsil edilen değme gr. tuzun vücuda değişik zararlar verdiğine dikkati çekti.
Üstündağ, tuzun birlikte tomar kullanımının hipertansiyon özellikle edinmek kıl payı sağlam aşkın hastalığa illet bulunduğunu belirterek, "Hipertansiyon, zamanımızın en iri el sağlığı sorunu. Her sene evren genelinde kestirmece 10 milyon insanı zamanından er öldüren, hayatını sonlandıran birlikte hastalık. Bunun gelişmesinde baş döndürücü tuz kullanımı yahut böbreğin atamayacağı derece tuzun katılması aşkın epey etkili." dedi.
Üstündağ, baş döndürücü tuz kullanımının kalp yetersizliği, böbrek taşı oluşumu, astım atakları ve işkembe kanseri riskini artırdığının bilindiğini vurguladı.
Günlük ihtiyacın üstünde geçer değme gr. tuzun vücutta üstüne üstlük su birikmesine illet olduğuna ayraç fail Üstündağ, şunları kaydetti:
"Bizim dü böbreğimiz mevcut ve bunlar cisim ağırlığının binde dördünü yapılanma ediyor. Ama değme zaman kalbin pompaladığı kanın dörtte bir tanesi ile beşte bir tanesi böbreklere geliyor. Böbrekler o kanı zehirlerinden arındırıyor, işliyor ve birlikte ekip müspet molekülleri içerisine katıyor ve dirim o sayede konforlu bir vaziyete geliyor.
İşte bu böbrekler değme güneş 5 gr. derece tuzu uzaklaştırabilme kapasitesindeler. Eğer kılıç birlikte tomar tuz tüketirsek dava başlıyor. Böbreğin atabileceği miktarın üstüne alabileceğimiz değme 5 gr. birlikte tomar tuz kısaca birlikte çay kaşığı birlikte tomar tuz, atılmadan vücutta birikiyor. Sodyum suyu kendine çekici birlikte öz bulunduğu düşüncesince vücuda aldığımız suyun atılmasını engelliyor. Böylelikle doğa yatağımızın içerisine kıymetsiz bardak (su bardağı) su doluyor. Damar yatağına üstüne üstlük nakit erişince tansiyon artıyor. Kaçınılmaz birlikte biçimde hipertansiyon gelişiyor. Su birikimi kanalıyla damarların genişlemesi kalp hastalıkları, doğa darlığı ve kalp yetersizliğinin ortaya çıkmasına illet oluyor. "
"Farkındalık artırılmalı"
Üstündağ, tuz tüketiminin azaltılması biçiminde inme ve kalp krizine ilişkin ölümlerin azalacağını vurguladı.
Günde 1 gr. tuzun azaltılmasının bile önemine yer veren Üstündağ, "Dünya genelinde meydana getirilen nice araştırmanın kararına göre, günde 1 gr. tuz alımını azaltırsak inmeye ilişkin ölümleri yüzdelik 5, kalp krizine ilişkin olanları yüzdelik 3 azaltabiliyoruz. Bu tetkikat derneşik namına yapılıyor. 9 gr. azaltırsak yüzdelik 34 inmeyi, yüzdelik 24 kalp krizini azaltıyoruz. Günlük 5 gr. tüketmemiz gerekiyor. O miktara getirsek, hemen tuzu azaltarak bu memlekette yüzdelik 34 henüz az inme geçirilecek." dedi.
Üstündağ, sonunda başkasına tabi yaşamaktan da kurtulunacağını dile getirerek, "İşte bunu başarabilmek, halis muhlis camiası değiştirebilmek hemen birlikte cümle grubunun çabasıyla olabilecek birlikte boyut değil. Farkındalığın artırılması ve tuz tüketiminin mefkûre düzeye çekilmesi gerekli." değerlendirmesinde bulundu.
