Konya
Konya'da benzeri ve çocuklarıyla girmiş olduğu tez hesabına darülfünun sınavına eklenmiş olan 48 yaşındaki ev kadını Zeliha Yavuz, oğlunun terbiye görmüş olduğu üniversiteyi kazandı.
Evliliğinin önceki yıllarında üniversitede ebelik bölümünü mütemmim Yavuz, eşinin talebiyle düzentileme dünyasına katılmadı. Hayatına ev kadını kendisine bitmeme fail ve dört bebek yetiştiren Yavuz, ailesiyle girmiş olduğu iddiayla seneler sonraları baştan darülfünun sınavına başvurdu.
Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Optisyenlik Bölümünü elde eden Yavuz, bire müşterek üniversitenin ahbaplık fakültesinde okuyan oğluyla meslek arkadaşı oldu. İkinci üniversitesini okumaya başlamış olan Yavuz, oğluyla bire müşterek kampüsü paylaşmanın coşkusunu ve mutluluğunu yaşıyor.
Yavuz, AA muhabirine, iddianın başlangıcında eşiyle baş başa darülfünun sınavına girmeye değişmeyen verdiklerini fakat eşinin muahharen iddiadan koptuğunu söyledi.
Kızının tababet fakültesinde, oğlunun da ahbaplık fakültesinde okuduğunu tamlayan Yavuz, "Eşim çocuklarla uğraşıp duruyordu. 'Tıp okusam şurası yaparım, ahbaplık okusam bunu yaparım, siz tek nesne yapmıyorsunuz' filan diyordu. Çocuklar da en böylece 'annemle siz yapın o zaman.' dediler. İş iddiaya bindi. Çocuklar bizi yarıştırmayı düşündüler. Eşim muahharen 'Benim işim gücüm var.' diyerek vazgeçti. Üniversite imtihanı bana kaldı. Girdim kazandım." diyerek konuştu.
Yavuz, evde dört çocukla ilgilenmekten sınava hazırlanmaya vesile bulamadığını kaydederek, geçmişten mevrut ve evlatlarına öğüt çalıştırırken aklında artan bilgilerle sınava girdiğini dile getirdi.
"Önce ego onun velisiydim demincek o benim velim oldu"
Yavuz, az buçuk cümbüş az buçuk da sersemlik yaşadığını aktararak, şu şekilde konuştu:
"İlk ilkin elhak eşya düşüncesince oğlumla geldim. 'Ben seni birçok sene ilkin elinden yakalayıp ilkokula götürürken demincek sen beni getiriyorsun.' diyerek konuştuk. Herhalde bundan sonraları mükemmel aksine döndük. Üniversite sınavına da oğlumla kızım götürmüştü. Onlar dışarıda bekledi ego de sınavımı yaptım. Değişik müşterek cümbüş oldu. Şimdi beni okula oğlum götürüp getiriyor. Dersim olduğunda saatleri ona uymasa da çıkışımı bekliyor. Okulla ilgilendiren işlerimi hallediyor. evvel ego onun velisiydim demincek o benim velim oldu. Her ne derece okula baş başa gelip gitsek de dost olsak da o benim oğlum. Bir yerde de anneyim yani. Bazen analık damarım da tutuyor. Yeri vardığında de kızıyorum."
Yavuz, diplomasını aldıktan sonraları optikçi sektöründe etkin eşine iş noktayı açmayı hedeflediğini kaydetti.
"Annemle bire müşterek okulda kazanmak aşırı eğlenceli"
Hukuk fakültesi 4. dershane talebesi Ahmet Yavuz da annesiyle bire müşterek okulda mektepli olmanın aşırı dörtköşe ve enteresan olduğunu, aşırı eğlendiklerini ve devir zamane matrak anlamış olur yaşadıklarını anlatım etti.
Annesiyle meslek arkadaşı olmanın aşırı ayrımlı müşterek birikim olduğuna dikkati çekici Yavuz, şu şekilde bitmeme etti:
"Dün büro dostlarımla kıraathane içtiler. Ben lavaboya kalktıktan sonraları dostlarımla benim dersime girmiş. Onu amfide yakaladım. Annemle önceki kat hakeza ortamlarda oturuyorum. Bir de birtakımı şeylerden çekiniyoruz. Arkadaş ortamlarında edilen muhabbetler edilmiyor yanında. 'Niye kahveye bu derece servet veriyorsunuz, neden bu yemeği yiyorsunuz?' filan diyor. Genelde servet masraf dair teessürat yaşıyoruz annemle. Bu gidişle etrafımda dost filan kalmaz, annemle takılmaya bitmeme ediyoruz artık. Annemle bire müşterek okulda kazanmak aşırı eğlenceli."
