İstanbul
Kartal'daki hastanede önce aktarım 7 Eylül 1989'da "Türkiye'de levent boylu yaşamlı önce his nakli operasyonu" şekilde da tanımlanan his transplantasyonu ile başladı. O tarihten itibaren hastanede 243 his nakli gerçekleştirildi. Ardından akciğer nakillerine de başlanılan hastanede 2012'den bugüne 150 aktarım yapıldı.
Nakil süreci ve sonrasına müteveccih senelerdir edinilen bilim birikimi, bitki nakli düşüncesince mukteza altyapıya ehil olunması ve hazım bilimi cerrahisi terbiye kliniğindeki uzmanların aktarım işlemlerinde mükemmellik kazanması kararında karaciğer nakli operasyonlarına başlanılması düşüncesince mukteza prosedürler de tamamlandı.
Böylelikle İstanbul'daki makul amme hastaneleri ile hususi afiyet kurumlarında meydana getirilen karaciğer nakillerinin Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde de Mart 2023'te başlaması planlanıyor.
Hastanedeki karaciğer nakilleri, Gastroenteroloji Cerrahisi Eğitim Kliniğinde 2 profesör, 4 doçent, 1 bilirkişi ve umumi cerrahi uzmanlarından oluşan taraf art asistanlarının toprak almış olduğu 15 yabanlık kadro kabilinden yapılacak.
"Geçmişte değerli karaciğer nakilleri yapıldı"
Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Duman, AA muhabirine, Koşuyolu'nun cerrahi ve dahili hizmetlerin birlikte senelerdir örgen naklinde de Türkiye'nin en ehemmiyetli hastanelerinden bir tanesi şekilde gösterildiğini söyledi. Duman, Koşuyolu'nun, Türkiye'nin en baş döndürücü his ve akciğer nakli meydana getirilen hastanesi bulunduğunu da vurguladı.
Duman, asistanlık yıllarında kurulan hazım bilimi cerrahisi kliniğinde o devirde de karaciğer nakillerinin başarıyla yapıldığını zorla bunu oluşturan hekimlerin Ankara'ya gitmesi zımnında ara verildiğini anlattı.
Hastanede karaciğer naklinin baştan başlamasına elbette değişmeyen verildiğinden bahseden Duman, meslektaşı ve kadro arkadaşı Doç. Dr. Mürşit Dinçer'in Malatya'da aktarım eğitimi aldığını, peşi esna mukteza Sağlık Bakanlığı prosedürünü tamamladıklarını dile getirdi.
Prof. Dr. Duman, "Mayısta ruhsatımızı aldık. Şu an enfrastrüktür çalışmalarımızı tamamlıyoruz. Yurt haricinde fazladan terbiye desteği alacağız. Mart kabilinden başlayacağımızı düşünüyorum." dedi.
İlk evrede kadavradan örgen nakli
Toplumda karaciğer yetmezliği canlı nice pestil olduğuna dikkati çekici Duman, "Aslında nakil, hususi kurumlar, vakıf üniversiteleri, amme ve darülfünun hastaneleri kabilinden nice yerde yapılıyor. Ancak İstanbul baş döndürücü şişman birlikte kent. Nüfusun ehemmiyetli birlikte afiyet yükünü de İstanbul taşıyor zira il dışından gelenler de var. İstanbul'da karaciğer nakli açısından kamuda da birlikte açıkça var, fail bölgeler mevcut boydak ehliyetli değil. Biz de bunu desteklemiş olacağız." değerlendirmesini yaptı.
Prof. Dr. Mustafa Duman, aktarım dair deneyimli olmalarını avantaja dönüştüreceklerini belirtti. Duman, derin bakımların aktarım hastalarına bakmaya akla yatkın bulunduğunu ve bununla ilgilendiren yetişkin elemanların toprak aldığını tabir etti.
Nakil düşüncesince başvurunun elbette yapılacağına dair de bilim verici Duman, "Nakil talibi hastaları değerlendirecek birlikte kadro de kurduk. Hastalar hazım bilimi ve hazım bilimi cerrahisi kliniğine başvuracaklar, örgen yetmezliği aktarım icap ediyor mu sanarak değerlendirilecekler. Sonra tedarik listesine alınacaklar. İlk özellikle kadavradan nakille başlayacağız. Belli birlikte müddet sonradan canlı, mukassem karaciğer dokusuyla nakle de başlayacağız." sanarak konuştu.
"Kadavradan örgen bağışında dünyada 50. sıralardayız"
Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mürşit Dinçer, dirimsel ciddiyete ehil karaciğerin, vücutta hazım sistemiyle ilgilendiren bireşim fonksiyonlarının birlikte toksinlerin atılmasıyla ilgili da ehemmiyetli işlevleri bulunduğunu anlattı.
Karaciğer yetmezliğine ve nakile sebep bulunan afiyet problemlerinden bahseden Dinçer, eskiden de münteşir tanıdık viral hepatitlerin alkole dair karaciğer yetmezliğine sebep bulunduğunu zorla zaman viral hepatitlerin gerilediğini, karaciğer yağlanmasına dair yetmezlik ve aktarım endikasyonlarının öne çıktığını tabir etti.
Dinçer, aktarım gözleyen pestil sayısının gelişigüzel güzeşte güneş arttığını zorla örgen bağışı sayısının buna baş döndürücü birlikte tomar cevap veremediğini belirterek, şunları kaydetti:
"Canlıdan canlıya örgen bağışında evren birincisiyiz. Kadeverik kısaca ölen birinin organını affetme dair 50. sıralara derece gerilerdeyiz. Kadavradan hediye niçin önemli; canlıdan canlıya aktarım yaptığımızda, birlikte insanoğlunun yaşamını kurtarırken, ağız ağıza mıhlı bulunan bambaşka birlikte insanoğlunun yaşamını riske atıyoruz. Bunun önüne geçebilmek düşüncesince kadeverik örgen bağışını artırmamız lazım. Kadeverik örgen bağışı düşüncesince birlikte hastanın akıl ölümü gerçekleştikten ahir devirde yakınlarının rızasını sağlamamız lazım."
Türkiye'de örgen bağışı gözleyen baş döndürücü sayıda insan bulunduğunu aktaran Dinçer, ülkede örgen nakli başladığı senelerden Kasım 2022'ye derece meydana getirilen sayı farkı 20 bin karaciğer naklinden 4 bin kadarının kadavradan tahsil edilen organla yapılabildiğini, kısaca nakillerin yüzdelik 75-80 oranında canlıdan bağışlarla gerçekleştiğini tabir etti.
"Özel bu sektörün başını çekmiş olduğu birlikte yerde kamunun geride tükenmek düşüncesince bu işi enerjik şekilde yapması önemli"
Doç. Dr. Mürşit Dinçer, karaciğer nakline başlamış olacak olmalarına dair icra ettiği değerlendirmede, sayrılarevi yönetiminin nakile ehemmiyet verdiğini, akciğer ve his naklinin de hastanelerinde enerjik şekilde yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"İstanbul'da amme kuruluşunda akciğer, his ve karaciğer naklinin birlikte arada yapıldığı biricik özek konumunda şu anda bizim hastanemiz mevcut. İlerisi düşüncesince hastanenin örgen nakli merkezi yönünde ağırbaşlı projeleri, düşünceleri var. Karaciğer naklini oturttuktan sonradan öz kliniğimiz namına böbrek, uslu bumbar ve pankreas kabilinden gayri organların naklini de bünyemize katmayı planlıyoruz. İstanbul'da karaciğer naklinin derin şekilde yapıldığı merkezler hususi hastaneler. Nakil, büyüklük kabilinden ağız ağıza karşılanan birlikte nesne boydak elden ameliyatla bulunan birlikte heykel şekilde geçmiyor. Nakilin, evveliyat hazırlıkları, sonrasındaki kontrolleri, olabilecek, öngördüğünüz boydak vazgeçtiğiniz neticeleri olabiliyor. Bunlar da kullanmakta olanları maddi, içsel yıpratabiliyor. Böyle levent boylu birlikte sürecin amme kuruluşunda yapılması, büyüklük ağız ağıza bunları ifa kapsamına almış olduğu düşüncesince kullanmakta olanları hem maddesel şekilde birlikte sıkıntıya düşürmüyor aynı zamanda hususi bu sektörün başını çekmiş olduğu birlikte yerde kamunun da geride kalmaması namına bu işe ön fut olup enerjik şekilde yapmaları ehemmiyetli sanarak düşünüyoruz."
