Edirne
Fotoğrafçılığa 33 sene önceki başlamış bulunan Cemil Şahin, 2009 yılından buyana Türkiye'nin en abidevi camilerinin kubbelerinin fotoğraflarını çekiyor.
Kubbeye çıkmadan önceki hazırlıklarını önleyen Şahin, çekimlerini bariz ve kurak havalarda gerçekleştiriyor.
Kurşun kaplamaların üstünde üşüşmek düşüncesince akla yatkın tabanlı pabuç yeğleme fail Şahin, camekân sayesinde çıkmış olduğu kubbeleri fotoğraflıyor.
Şahin, iç mekan çekimlerinde de camilerin anne kubbelerinin ihtişamını fotoğraflarına yansıtıyor.
Tarihe gezi Fatih Camisi ile başladı
Şahin, AA muhabirine, kubbe fotoğrafçılığına start hikayesinin rüştiye yıllarına dayandığını söyledi.
1983 senesinde rüştiye 3. sınıftayken gün dersinde Selimiye Camisi'ni okuduklarını tamlayan Şahin, "Selimiye Camisi'nin ortak tane ortak fotoğrafı vardı. Hocama sormuştum, 'Başka ortak fotoğrafı bulunmayan mu diye?' Hocam da bana 'Evladım bu zamanki teknolojide elimizdeki olanak bu' demişti. Bu, beni o günden bugünlere getiren ortak devir yolculuğu oldu." dedi.
Şahin, tarihe bulunan merakından çevre kubbeleri fotoğraflamayı başlangıç döndürücü istediğini, Fatih Camisi'yle başlamış bulunan yolculuğunun bugünlere geldiğini anlatım etti.
Selatin camiler ortamında kendisini en başlangıç döndürücü etkileyen caminin Selimiye bulunduğunu özetleyen Şahin, şöyleki bitmeme etti:
"Mimar Sinan, 'Tezkiretü'l Bünyan' kitabında 2. Selim'e, 'Padişahım Hristiyanlar tığ Müslümanlara 'garabe' derler, Ayasofya'nın kubbesinden şimdi iri ortak kubbe bulunmamaktadır niteleyerek böbürlenirler. Biz de ortak kubbe tecrübe edelim ki Ayasofya'dan iri olsun.' der. Mimar Sinan, 2. Selim'in sayesinde bugün ortamında bulunmuş olduğumuz bu evren şaheserini meydana getirir. Hakikaten buranın kubbesi, Ayasofya'nın kubbesinden sıhhatsiz mt. şimdi büyüktür. Ben şahsen ölçmüş ortak isim yerine da bunu söylüyorum. Selimiye Camisi ortak evren mirası. Osmanlının başlangıç eseri ve bizim de hala ortamında bulunmuş olduğumuz tarihe erke markajcı ve kubbesinin ortak benzeri şimdi sıfır ortak yapı."
Şahin, kubbe fotoğrafçılığına sultanlar camilerle başladığını, Büyük Çamlıca Camisi kabil zamanımız eserlerini de fotoğrafladığını belirtti.
Çekimlerine Mimar Sinan'ın ikinci şaheseri bulunan Süleymaniye Camisi, peşi sıra Sultanahmet ve Selimiye ile bitmeme ettiğini kail Şahin, "Selimiye Camisi'nin karı kısmından kubbeye denli bulunan camekân sayısı 99'dur. Bu da Esma'ül Hüsna demek. Çünkü Mimar Sinan camilerine daima şifreler koymuş. Bugün benim düşüncesince başlangıç döndürücü hususi ortak gün. 11 yılda bu kubbeye 99. kere çıkıyorum. Bugün ayrı ortak cümbüş ve ayrı ortak alım çalım yaşıyorum." dedi.
Şahin, Mimar Sinan'ı başlangıç döndürücü muhip biri yerine başyapıtı Selimiye Camisi'nin restore edilecek olmasının mutluluğunu yaşadığını belirtti.
Restorasyonun caminin şimdi derinliğine seneler ihtişamını koruması düşüncesince ehemmiyetli bulunduğunu anlatım fail Şahin, "İnşallah eskisine, orijinaline akla yatkın yerine Selimiye'yi tığ kurtarırız. Çünkü başlangıç döndürücü yorulmuş durumda. Restorasyon 4-5 sene sürecek fakat orijinaline sadakatli kalınarak Selimiye'yi Mimar Sinan'ın şanına akla yatkın yerine baştan kullanmak inşallah bizlere kader olur." niteleyerek konuştu.
"Küçüklüğümde fidan tepelerinden inmezdim"
Yerden metrelerce yükseklikte çekinmeden çalıştığını tamlayan Şahin, şunları kaydetti:
"Ben okuyarak ve araştırarak bugünlere geldim. Kubbe hesabına çıktığım devir ihtimal Allah tarafından, bilmem bana o denli inanma geliyor ki ego bugüne denli nazar boncuğu zarar yahut ilçe atlatmadım. Asla abdestsiz ve namazsız çıkmam kubbelere zaten. Allah'ın ortak lütfu diyorum. Küçüklüğümde fidan tepelerinden inmezdim. Onun da iri ortak tesiri mevcut sanırım. Burada olmak, aşağıya beslemek bana emniyetsiz ortak büyüklük veriyor. Şifrelerle komple ortak eserin içerisindeyiz. Allah Mimar Sinan'dan ve 2 Selim'den razı olsun. İnşallah tığ de eş çıkacağız."