USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Sağlık

Otizmin ilacı, ferdî ihtiyaçlara gereğince planlanmış hususi eğitim

Prof. Dr. Ekinci "Otizmin tedavisi hususi eğitimdir. İhtiyacı olanın tanılama alması, gereksinim duyan evlatların bebek psikiyatri hekimine ulaşması, tanıdan sonradan da birinci sınıf ve gereksinimlerine mucibince planlanmış hususi tahsile kavuşması baş döndürücü önemli" dedi

Otizmin ilacı, ferdî ihtiyaçlara gereğince planlanmış hususi eğitim
11-10-2021 12:20
İstanbul

AA muhabirinin sorularını cevap veren Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özalp Ekinci, Otizm Spektrum Bozukluğu'nun (OSB) içtimai etkileşim ve iletişimde belli bozuklukların, gecikmelerin bulunduğu, amma velakin tekrarlayıcı, gayeye müteveccih sıfır davranış, bilim ve etkinliklerin bulunduğu nöropsikiyatrik müşterek maraz namına tanımlandığını aktardı.

OSB'de bire müşterek sürede kalıtımsal temellerin de bulunduğunu dile getiren Ekinci, OSB'nin en ehemmiyetli özelliğinin, belirtilerinin yaşamın önceki 3 senesinde ortaya çıkması olduğunu, müşterek ferdin muahharen otizmli olmayacağını söyledi.

Ekinci, belirtilerin bir çok kez 1 yaşından sonraları ortaya çıkmaya başladığını ve evlatların bir çok kez 2 yaşlarında tanıma aldığını fakat yaşamın önceki 3 senesinde kesinlikle belirtilerle ait fonksiyon bozukluğunun görüldüğünü tabir etti.

Prof. Dr. Ekinci, tanının konulmasın peşi esna çabucak otama sürecine geçilmesi gerektiğini, tedavinin de en ehemmiyetli basamağının kaliteli, çocuğun ferdî gereksinimlerine uyarınca planlanmış, ilmî ilkelere yaslanan ve ailenin de katılımıyla meydana gelen etraflıca devamlı hususi terbiye bulunduğunu vurguladı.

Ekinci, "Otizmin tedavisi hususi eğitimdir. İhtiyacı olanın tanıma alması, gereksinim duyan evlatların bebek psikiyatri hekimine ulaşması, tanıdan sonraları da birinci dershane ve gereksinimlerine uyarınca planlanmış hususi tahsile kavuşması ve bu eğitimi sürdürmesi aşkın önemli." diyerek konuştu.

Otizmde değişik gözyaşı gruplarında değişik müşkülat bulunduğunu dile getiren Ekinci, şunları kaydetti:

"Ailenin, çocuğunun otizmli bulunduğunu öğrendiğinde bunu onama etmesi hakkıyla aşkın ağır oluyor. O çağda fasile üyelerinin özlük aralarında arbede olur, evlatlarının tanılarını değişik yerlerden müzaheret etmek isterler. Bütün bap er canlandırma noktası. Bazı ailelerde bunu görüyoruz, canlandırma ne derece gecikirse çocuğun öğrenimden alacağı katkı, kâr o derece azalır. Erken çağda birinci dershane hususi terbiye almış bulunan ve 5 yaşına derece hususi terbiye kararında hitabı başlamış olan, başta zeka fonksiyonları alışılagelen ve alışılagelen boyun bulunan çocuklarda gidiş aşkın hâlâ iyi. Ama bu söylediğim nitelikleri sıfır örneğin, er canlandırma noktasında ailenin tedirginlikleri, hekime geç başvurması, hususi terbiye planının geç yapılması denli zorlukları bulunan evlatların gidişatları ne efsus ki menfi olabiliyor. Olumsuz gidiyor derken, çocuğun konuşmaya başlayamaması, içtimai etkileşim becerilerini kazanamaması, özlük başına kafi gelecek kurda müşterek toplumda fert olacak kapasiteye ulaşamamasını kastediyorum. Bu en iri zorluk."

Türkiye'de aşkın sayıda bebek psikiyatri hekiminin olduğunu, aşkın sayıda uzmanın yetiştiğini tamlayan Ekinci, ailelerin gözlemlediği "Bebeğim gözüme bakmıyor, bana gülümsemiyor, hissî dek ihdas etmek istediğimde ilgilenmiyor, neymiş hoşlanmıyor, tığ ayrıldığımızda neymiş tek başına duruyor, oyuncaklarla kuşkulanmak istemiyor, oyuncakları değişik halde kullanıyor, otomobilin tekerini döndürüyor, ellerini tek başına sallıyor, yaşıtlarının arasına soktuğumuz devir onlarla kuşkulanmak istemiyor, tek başına duruyor." denli durumların müşterek yahut hâlâ müşterek tomar olması şeklinde er teşhise iktiran etmek icap ettiğini söyledi.

Prof. Dr. Ekinci, tanısı akilane konulmuş, hususi terbiye planı akilane mamul evlatların da gene bebek psikiyatri uzmanına gereksinimleri olduğuna ayraç ederek, evlatların bazılarında otizm haricinde özen eksikliği, gayz arama ve odaklanma zorlukları, baş döndürücü hareketlilik, sinirlilik, tutum ve hab zorluğu, obsesyon denli durumların da görülebildiğini, bunların izlem ve tedavisinin de ehemmiyetli bulunduğunu aktardı.

"Aileler terbiyevi sıkıntıların yanı esna etiketlenme ile de savaşım ediyor"

Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emel Sarı Gökten ise ailelerin otizmle karşılaştıklarında beş altı sarsıntı yaşadıklarını aktardı. Gökten, "Birincisi, evlatları bu tanıyı aldığında yaşadıkları travma. Doğduğu andan itibaren esasen dimdik bulunduğunu düşündükleri bebek çabucak ve dirim boyu sürecek müşterek bozukluğun tanısını alıyor. Dolayısıyla müşterek anne, ata düşüncesince yaşamda en ağır durum. Bu travmayı atlattıktan sonraları da ikinci etapta içtimai ortamın, toplumun, çevrenin bu ailelere yaptıkları, bu evlatları desteklememeleri ilişkin hâlâ iri ve etraflıca devamlı bulunan dünkü müşterek sarsıntı başlıyor. Ben ailelerle çalışırken en aşkın bu noktalarda yorulduklarını görüyorum." diyerek konuştu.

Ailelerin çocuğun otizm tanısı aldığını müşterek müddet sonraları onama ederek yapması gerekenlere odaklanabildiğini fakat ailenin o yapılması gerekenlere yöneldiği anda önüne nice engelin çıktığını aktaran Gökten, şu halde bitmeme etti:

"Eğitim sisteminin değme bebek düşüncesince denktaş imkanlar sunmaması yahut hususi eğitimle ait kavramların birçoğunun esasen aileyi maddesel namına da zorlaması, evlatların aldıkları eğitimlerin de birbirinden aşkın değişik bulunmasına illet oluyor. Yani birileri aldıkları terbiye dair aşkın talihsiz olabiliyor. Tabii meslek evresinde aşkın teessürat oluyor.

Çocuğun okula start yaşı, fasile düşüncesince baştan sona korku olmakta öncesinde. Çünkü 'Ne olacak? Normal müşterek okula gidebilecek mi? Normal müşterek okula giderse kesinlikle karşılanacak? Öğretmen bizi sahiplenecek mi? Akranları müstebitlik meydana getirecek mı? hususi madun sınıfa alınır mı?' denli korkular yaşıyorlar. Çünkü bebek şayet alışılagelen müşterek sınıfa ahenk sağlayamayacak özellikteyse o okulun hususi madun sınıfına yerleştirilmesi gerekiyor ve bir çok fasile düşüncesince de bu elbette aşkın can sıkıcı müşterek obje oluyor. Yine de kabullenebiliyorlar fakat yaşadıkları terbiyevi sıkıntıların indinde bu etiketlenme ve başta bu zorluklarla savaşım dair ailenin bekâr kaldığını aşkın müşterek tomar görüyorum."

"Otizmin eskiye uyarınca aşkın hâlâ kalın tanıdık müşterek bozukluk"

Doç. Dr. Emel Sarı Gökten, otizmli fertler düşüncesince terbiye sisteminin hâlâ dobra bir duruma getirilmesi icap ettiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bir taraftan da bu kollar düşüncesince terbiye sisteminin aşkın hâlâ birinci dershane müşterek bir duruma getirilmesi lazım. Bu aileleri ve bu evlatları sahiplenen, er yaştan itibaren süregelen hususi terbiye dayanak noktası sistemlerinin geliştirilmesi lazım. Okulların, öğretmenlerin bu mevzuda bilim sahibi olması lazım. Tabii ki değme bebek müşterek kaynaştırma talebesi yahut alışılagelen derslik talebesi olamayacak fakat hususi madun sınıfta fark olsa onun orada oldukça özlük kapasitesini gerçekleştirmesi düşüncesince birinci dershane müşterek terbiye alması lazım. Okul dışındaki terbiye sisteminin de öyle."

Gökten, "Toplumun otizm dair öğrenmeye, bilmeye aşkın açıkça olması benim en ehemmiyetli dileklerimden bir tanesi bu. Otizmli kollar ayrı değil, kısaca bizlerden kopuk, bekâr yaşaması müstelzim insanoğlu değil. Onlar etiketlenmesi müstelzim kollar değil, değme bir tanesi bizim çocuğumuz. Hiçbir devir aklımızdan çıkarmamamız müstelzim obje de bizim de anca müşterek çocuğumuzun olma ihtimalinin mevcut olduğu. Dolayısıyla bu ailelerin desteklenmesi aşkın önemli." ifadeleriyle laflarını tamamladı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3596+64
2Fenerbahçe3590+58
3Trabzonspor3558+13
4Başakşehir FK3555+10
5Beşiktaş3554+6
6Alanyaspor3549+3
7Kasımpaşa3549-6
8Çaykur Rizespor3549-7
9Sivasspor3548-9
10Antalyaspor3545-4
11Adana Demirspor3544+3
12Samsunspor3542-5
13Kayserispor3541-9
14MKE Ankaragücü3539-3
15Fatih Karagümrük3537-2
16Konyaspor3537-14
17Gaziantep FK3535-15
18Hatayspor3534-10
19Pendikspor3533-31
20İstanbulspor3516-42
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ