USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Romantik filmlerdeki çarpışma sahnelerinin yaşanması ihtimali el değmemiş değil

Fizikçi Alessandro Corbetta, "Aşk filmlerindeki çarpışma anının ihtimali el değmemiş değil. Büyük birlikte belki değil lakin elden birlikte defa bahtlı olmanız yetiyor." dedi.

Romantik filmlerdeki çarpışma sahnelerinin yaşanması ihtimali el değmemiş değil
12-10-2021 13:20
Ankara

Harvard Üniversitesinin Nobel karşıtı anadan görme "Ig Nobelleri"nde Fizik Ödülü'ne müstahak tanıdık araştırmacılardan Alessandro Corbetta, piyade ve dolgun insanoğlu hareketlerini inceleyici ödüllü çalışmasından hareketle duygusal filmlerdeki çarpışma sahnelerinin yaşanmasının belki dahilinde bulunduğunu söyledi.

Kalabalıkların, ferdî ve camia hareketlerine müteallik birtakımı nitelikleri açıklanan riyazi modellemelerin belkili olduğuyla ilgilendiren araştırmayı yürüteç Corbetta, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

İnsanların yürürken birbirinden içtinap içgüdüsüyle cereyan ettiğini fakat çarpışma ihtimalinin göz boncuğu devir ortadan kalkmadığını kaydeden Corbetta, "İstatistiksel konuşursak 80 bin insanda 60 insanoğlu birbiriyle çarpışır. Aşk filmlerindeki çarpışma anının ihtimali kullanılmamış değil. Büyük birlikte belki değil fakat elden birlikte el ak yazılı olmanız yetiyor. Yani bence bunun ihtimali var." dedi.

Corbetta, yayaların kalabalıkta ne davrandığını idrak buyurmak düşüncesince riyazi modeller yapmaya çalıştıklarını belirterek, kişilerin yürüdükleri yolu şuurlu seçtiklerini düşündüklerini fakat bunun akla yatkın olmadığını kaydetti.

Dış etkenlerin kişilerin seçimlerini bilincinde olmadıkları denli etkilediğini dile getiren Corbetta, "Beklenti, rastgele insanoğlunun istediği halde cereyan etmesi yönündedir. Yani ofisinizdesiniz, kapıya ulaşacaksınız, istikametinizi seçmeyi bekliyorsunuz. Bu doğru. Çünkü seçimlerinizin yüzdelik 100'ünü kendiniz yaptığınızı düşünüyorsunuz fakat bu akla yatkın değil." ifadesini kullandı.

Kalabalıktaki düet çarpışmaları ölçmeye çalışıyorlar

Araştırmacılardan Federico Toschi de sekiz sene ilk araştırmaya başladıklarında kütle dinamiklerini tanımlamanın belkili olup olmadığını alçalma ettiklerini ve buradan yola çıktıklarını kaydetti.

Toschi, kişilerin ayrımlı boyut ve bağlamlarda ne davrandıklarını yayınlayan baş döndürücü sayıda data bulunduğunu düşündüklerini belirterek, "Birçok sebepten baş döndürücü birlikte tomar data olmadığını gördük. İnsanların dinamiklerini belirtmek istediğinizde gizlilik sorunları oluyor, istasyonlara sensörler yahut kameralar ihdas yapmak bedava değil." sanarak konuştu.

Tek birlikte ferdin davranışının kestirim edilemez bulunduğunu aktaran Toschi, şöyleki bitmeme etti:

"Ama kuma tavırlar var. Bir şimendifer istasyonu düşünün. Perona tahavvül buyurmak ve trene gelmek talip kişilerin çoğu, en endamsız yada en akıllıca yolu izlem buyurmak düşüncesince dönerler. Örneğin, rahmet yağıyorsa, istasyonun rahmet almayan kısmında kendinizi korumaya çalışabilirsiniz. Bu anlamda, hacısı hocası kestirim edilebilmektedir olmasa ve ayrımlı davransa bile, birtakımı kuma davranışlarımız var. Ancak dikkatimizi dağıtan şeyler de var, belki telefonumuz çalar, dururuz. Hepsi istatistiklerin birlikte parçası. Bazı sayı farkı tavırlar ile yayılmış davranışlarda tahavvül var. İşte bu çalışma, elde edilmiş bilgilerle salt en olası yahut en tabii yolun ne işe yaradığını değil, bire birlikte sürede kişilerin durması yahut böylelikle art gitmesi kabil ayrımlı şeylerin ne çoğunlukla gerçekleştiğini değerlendirmek düşüncesince yapıldı. Bulduğumuz şey, kişilerin art döndüğü gerçeğinin istatistiki yerine tekrarlanabileceği. Neden art değişmek isteyebileceğinizi bilemeyiz, her insanoğlunun ayrımlı birlikte motivasyonu olabilir. Bir şeyi unutmuş yahut fikrini değiştirmiş olabilir. Ancak dikkati çeken, bunun tekrarlanabilir birlikte hassa olmasıdır. Bunu da üniversitemizde, şimendifer istasyonunda yahut öteki mekanlarda meydana getirilen birlikte gözlemsel deneyde ayırt ettik."

Toschi, gözlemleri esnasında birlikte yöne revan ve duran yahut art revan kullanıcılarını derneşik yerine gördüğünü aktararak, "Bu ödülü meydan çalışmada yaptığımız şeyin temeli, belkili bulunan en sade hale odaklanmak. Yani temelde, birlikte insanoğlu yegâne başına çalışıyor ve böylelikle elverişsiz yöne revan ayrıksı birlikte yayayla, ayrıksı birlikte yolcuyla karşılaşıyor. Bu karşılaşmalar arada birlikte ayrıksı birine çarpmakla sonuçlanıyor. Araştırdığımız şey, ayrıksı birlikte adamla çarpışmamak düşüncesince yaptığımız bu manevranın ne olduğu! Bu ne olur? Bu tekrarlanabilir mi ve ne devir olmaya başlar? Yani, kalabalıktaki düet çarpışmaları ölçmeye çalışıyoruz." ifadesini kullandı.

Ig Nobel Ödülleri

İlk el 1991'de planlı ödüllerin adı, "aşağılık", "bayağı" anlamına mevrut İngilizce "ignoble" kelimesinden geliyor.

Önceleri absürt atmaca çalışmalarla küçümseme buyurmak düşüncesince maruz ödüller, devir zarfında popülaritesinin artmasıyla kullanıcılarını ilk güldüren, sonradan da düşündüren ilmî araştırmalara verilmeye başlandı.

Ig Nobel Ödülleri, bilgi dünyasının en prestijli ödüllerinden birisi bulunan Nobel Bilim Ödülleri'nin açıklanmasından kestirmece birlikte ay önce, eylülde veriliyor.

Törende ödüllerini, esas Nobel ödülü sahiplerinin elinden meydan araştırmacılara teşekkürname konuşmalarını yapmaları düşüncesince 60 saniye müddet tanınıyor. Konuşma esnasında sahneye baş döndürücü sayıda kağıt tayyare atılıyor.

Ig Ödüllerinin kurucusu Marc Abrahams, rastgele sene binlerce ferdin ihsanıhümayun düşüncesince müracaatta bulunduğunu tabir ediyor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ