İstanbul
Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Aytuğ Altundağ ve kadrosu kabilinden Kovid-19 sendromu sonrası görülebilen, kokuları bulunduğu için değişik kavrama (parosmi) rahatsızlığı düşüncesince geliştirilen "modifiye kan egzersizi tedavisi" evren tababet literatürüne girdi.
Kovid-19'u atlatmasına karşın belirtilerini taşımaya bitmeme fail birtakımı kişiler, kan bozukluğu yaşayabiliyor. Hastalar, Kovid-19 sürecinde kan reseptörleri ve beyinlerindeki kan bölgelerinde meydana mevrut hasar zımnında kokuları değişik algılıyor veya karıştırıyor.
Koklanan kahveden acımtırak, soğandan asılsız veya dejenere yemek, gül esanslı parfümden çirkin kan alınabilirken, birtakımı hastalar kişi arak kokusuna üstelik katlanamaz bir vaziyete geliyor.
Bu sebeple hayat kaliteleri sakıt hastalar, depresyona giriyor, aşındırmak yiyemedikleri düşüncesince ağır kilogram yitirilmesine uğruyor, sosyalleşirken başağrısı yaşıyor veya unutkanlık sorunuyla karşılaşıyor.
Parosmi tedavisinde evren tababet literatürüne giren geçmiş çalışma
Koku bozuklukları hesabına tetkikat karşıcı Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Acıbadem Hastanesi KBB ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Altundağ ve kadrosu de Kovid-19'un arkası sıra parosmi canlı hastalarının katılımıyla emek vermek başlattı.
Çalışmada, viral enfeksiyonlar düşüncesince 2009'da Thomas Hummel'ın geliştirdiği ve 2015'te Altundağ kabilinden baştan uyarlanan ve geliştirilerek farklılaştırılan "modifiye kan egzersizi yöntemi" kullanıldı. 9 maaş süreçte, hastaların kokuları değişik kavrama sorunlarının düzeldiği gözlendi.
Altundağ ve kadrosunun bu çalışmalarını kaleme almış bulunduğu "Modifiye kan egzersizi, Kovid-19 kaynaklı parosmi düşüncesince sansasyonel birlikte otama yöntemidir" başlıklı yazı de Amerikan Kulak Burun Boğaz Akademisinin arsıulusal hakemli dergisinde yayımlandı.
Böylece Türk doktorlarının parosmiye gönül rahatlığı geliştirdiği otama yöntemi, bu hastalıkta etkinliği ispatlanmış geçmiş emek vermek şekilde evren tababet literatürüne kazandırıldı.
Bir senedir kokuları çirkin algılayanlar vardı
Prof. Dr. Altundağ, AA muhabirine, Kovid-19'da gelişen "koku alamama (anosmi)" durumundan tahminî 2-3 ay sonradan ortaya çıkan parosminin, hastalığın arkası sıra kendini toparlamaya etkin vücudun, hata iyileşme mekanizması ile kan moleküllerini tanıyamaması kararı oluştuğunu, birtakımı kişide baş döndürücü derinlemesine sürdüğünü ve otama edilmediğinde temelli olabildiğini anlattı.
Kovid-19 hasebiyle parosmi hastalarını yayılmış görmeye başladıklarına dikkati çekici Altundağ, namına başvuranların, umumi anlamda 6 ay veya 1-1,5 senedir bunu canlı ve ayrışık tedaviler alsalar da kan duyusunda salah sağlanmamış hastalar bulunduğunu aktardı.
Altundağ, kişinin, karantina devri bittiğinde parosmisi de yalnız başına geçiyorsa rastgele birlikte otama almasına ister kalmadan alışılagelen dünyasına bitmeme edebildiğini dile getirdi.
Amerika'daki nice klinikte bu formül kullanılmaya başlandı
Salgında nice parosmi hastasını strateji ettiklerini fakat çalışmaya belli kriterlere uyan 75 kişiyi aldıklarını tamlayan Altundağ, hastaların 9 ay boyunca, sabahleyin ve geceleyin ezanı iktisap etmek neredeyse 3 ayda birlikte içeriklerini değiştirdikleri kokularla alıştırma yaptığını anlatım etti.
Altundağ, çalışmalarının Amerikan Kulak Burun Boğaz Akademisinin hakemli dergisinde ikrar edildiğini anlatarak, "Amerika'da ilkin sağlam baş döndürücü klinik, bizim tercih ettiğimiz ve uyguladığımız metodu hastalarına uyguladıklarını söyledi. Bu da bizim düşüncesince muştulu birlikte evolüsyon oldu. Farklı ülkelerde, değişik kültürlerde bu modifiye metodun etkinliğine bakıyoruz şu anda." niteleyerek konuştu.
Baharatlı, meyvemsi, çiçeğimsi ve reçineli kokularla alıştırma yapılıyor
Bazı hastalarda tedaviye 1-1,5 ayda, bazısında ise 9 ayda karşılık aldıklarını tamlayan Altundağ, hastalığın şiddetinin, gözyaşı faktörünün, duman ürünlerini kullanmıyor olmanın, ek rahatsızlıkların bulunmamasının tedavideki başarıyı etkilediğini söyledi.
Prof. Dr. Altundağ, otama etabında baharatlı, meyvemsi, çiçeğimsi ve reçineli kokular kullandıkları aktararak, şöyleki bitmeme etti:
"İlk basamakta, alışılmış kan egzersizi şekilde gül, limon, karanfil ve okaliptusla başladık. Daha sonradan bunlara gardenya, yasemin, yeşil çay, bergamot, kekik, biberiye ekledik. Farklı baharatlı kokuları da ekledik. Çünkü buradaki hikmet şu, gelişigüzel kan molekülü birlikte kan reseptörüne tutunur. Koku reseptörü açacak kilit modeliyle birlikte gelişim potansiyeli, mikrovolt düzeyinde birlikte elektriksel aktivasyon oluşturur. Dolayısıyla siz ne denli değişik kokuyu verirseniz, değişik reseptörlerle kan soğancığını ve beyindeki asabi keder hâlâ koyu çalıştırmış oluyorsunuz."
İyileşen hastaların aşındırmak yiyememe sorunları geçti
Çalışmada süreyi, kokuların çeşitliliklerini ve kan setlerinin sayısını artırdıklarını bildiren Altundağ, kan hücrelerine elektriksel çevir sesi oluşturabilmek düşüncesince değişik kan molekülleri yolladıklarını söyledi. Altundağ, böylecene kan ikrar etme bozukluğu skorları yükselen ve kokuları bulunduğu denli algılamaya süregelen hastaların aşındırmak yiyebilir bir vaziyete geldiklerine dikkati çekti.
Altundağ, hastalara hemen kan testi yapmadıklarını, parosmi değerlendirmesiyle bu rahatsızlıktan ne denli muzdarip olduklarını da gözlemlediklerini ve proses içindeki iyileşmelerini raporladıklarını dile getirdi.
Koku egzersizleri gelişigüzel hastaya hususi planlanıyor
Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, "Tedavi uyguladığımız hepsi hastalarda temelli ve bütünsel iyileşme gördük. Hastalar tek şikayeti yapılmaksızın şu anda günce hayatlarına bitmeme ediyor." dedi.
Koku egzersizine başlamadan evvela kişideki parosminin hekim kabilinden değerlendirilmesi icap ettiğini dile getiren Altundağ, şunları kaydetti:
"Mesela birlikte insana husye baş döndürücü çirkin birlikte kan şekilde gelebiliyor. Bir insana soğan baş döndürücü çirkin gelebiliyor. Dolayısıyla kan egzersizi yaparken de sizi tiksindirecek kokularla yaptığınızda iyileşmeyi müspet etkilemiyor. O sebepten bu hastalara otama öncesinde kan testi de yapıyoruz. 'Hedonik skala' diyoruz. Yani kan size sağlık verdi mi? Rahatsız mı etti? Bunları da sorgulamak gerekiyor. O devir insana katışıksız tedaviler artıyor."
Altundağ, umumi kokulardan da kâr görüldüğünü fakat hastaların bunlar ortada çirkin hissettikleri varsa, güzel algıladıkları kokularla bu egzersizi yapması icap ettiğini laflarına ekledi.
