Trabzon
Yaklaşık 15 senedir Ukrayna'da etkin Türk iştirakçi Ayhan Koç, 2014'te Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk şehrinde istiklal anons fail Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna askerlerinin çatışmasının peşi esna Rusya'nın Ukrayna'ya saldırılarına da şehadet etti.
Ukrayna'daki ayrışık yapım firmalarında etkin Koç, Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'ya saldırması hesabına Kiev'de 6 çağ devam eden sıkıca savaşım sonrası Türkiye'ye dönebildi.
Günler devam eden yolculuğun peşi esna memleketi Trabzon'daki ailesinin yanına mevrut Koç, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Koç, Rusya'nın saldırılarının başlamasından eyyam ilkin Kiev Büyükelçiliği'nin çıkarlarını uyarmasına karşın yanında tomar ide etmediklerini fakat saldırının önceki haset sabahleyin saatlerinde kalmış olduğu otelde bomba sesleriyle uyandıklarını söyledi.
Şehirde sirenlerin çalmaya başlamasıyla otelin 15-20 metrekarelik sığınağına indiklerini dile getiren Koç, önceki çağ iri yanında karışıklık yaşadıklarını belirtti.
Koç, yaşadıklarını şu halde anlattı:
"Kimisi 'Sığınağa inin.' diyor, diğeri da 'İnmeyin, size tabanca vereceğiz, silahlandıracağız sizleri.' diyordu. Otelin bulunmuş olduğu anayol trafiğe kapatılmıştı. Bir arkadaşımız otelin camından bakıyordu. Ukrayna polisi doğrudan bizim bulunduğumuz odaya dominant yaptı. Yere yatırıp bizi sorguladılar. Pasaportlarımızı istediler. Orada bismillah çektim. Kimin ne işe yaradığını bilmiyorsunuz çünkü. Sonra aradılar bizi ve 'korkmayın' dediler. Burada Rus ajanları kabil sanarak dominant yapmışlar."
Koç, 4 çağ süresince otelden çıkamadıklarını, bankaların ve ATM'lerin emek harcamaması zımnında marazlı kaldıklarını ve marketlerde de eşya bulamadıklarını tabir etti.
Savaşın 5. gününe denli aşırı biçimsiz şeyler yaşadıklarını ve böylelikle ayarladıkları yanında taksiyle büyükelçiliğe ulaşabildiklerini kaydeden Koç, şunları kaydetti:
"Sonra Çernivtsi'ye gittik, orada kendimizi trene attık. Tren giderken kalın pıtrak bombardıman zımnında dur-kalk yaptı. Sonra kendimizi Romanya sınırına atabildik. Oraya ulaştığımızda ego beklenmedik olmuştum. Tahminen 60 otobüs vardı. Bizi otobüslere yerleştirdiler. Allah razı olsun, teşekkürname ederim gelişigüzel obje hazırdı. Yemek, ambulans, hepsi ilgileniyordu. Sonra öbür katar de ulaşınca onlarla beraberce otobüslerle Romanya ve Bulgaristan üstünden Türkiye'ye gelecektik. evvel Romanya'ya geldik. Koskoca yanında mağaza hazırlanmış, istediğimiz gelişigüzel obje var. Devletimizden Allah razı olsun. Her muhtelif dikkat ve ilgiyi gösterdiler. Yaklaşık 4 çağ kaldık ve 4 çağ ortamında 7 el aşındırmak ağırlama ettiler, sıradan dikkat gösterdiler. Sonra bizi uçaklarla gönderdiler. Uçağa yerleştirene denli dikkat ve ilgiyi kesmediler. Oradan uçakla İstanbul'a geldik."
Koç, 2014 senesinde Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk şehrinde istiklal anons fail Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna askerleri arasındaki çatışmalar esnasında da şehirde bulunduğuna dikkati çekerek, "Orada tek halde imkanımız yoktu. Ben 2 sene kalmıştım savaşın içinde. Korkmuştum. Oradan yanında tecrübem mevcut fakat ailesi bulunan hepsi korkar." dedi.
Ukrayna'da artan Türklerin de en endamsız müddette ülkeden ayrılmasını ve savaşın en endamsız müddette bitmesini dilek fail Koç, "Orada yanında güruh yurttaş var. Türklerin yanı esna Hindistan ve Özbek vatandaşları da mevcut fakat şurası gördüm, önceki namına bizim yurttaşlarımız oradan çıktı. Sınırlarda aşırı cehennem azabı çekiyor bu insanlar. Hindistan devleti almıyor sanıyorum onları. Devletimizden Allah razı olsun. İlk ilkin onlar vatandaşlarını çıkarmaya başladılar." ifadelerini kullandı.
Koç, ailesine kavuştuğu düşüncesince aşırı bahtiyar olduğuna değinerek, "Sürekli telefon açıyorlar, daima ide ediyorlar. Sen orada aşırı ağır durumdasın, nasıl sonuçlanacağı mahsus değil, yanına bombalar düşüyor. İnsan ailesine kavuştuğu düşüncesince oldukça dörtköşe oluyor." sanarak konuştu.
Babasına mülaki Emre Koç da ağır yanında proses yaşadıklarını tabir ederek, "Devletimiz mevcut olsun, enerjisini gösterdi, özlük vatandaşlarını aldı, öbür vatandaşlara da Türkiye'nin kapılarını açtı. Allah razı olsun, aşırı müteşekkiriz devletimize. Babamla sonsuz haberleşme halindeydik, devir zamane haberleşme kesiliyordu. Konuşurken bomba seslerini duyabiliyorduk. İster istemez yanında korkumuz vardı. Gerçekten uykusuz kaldık. Ne olabileceği mahsus değildi, nikbet içindeydik." dedi.
