Kayseri
Kayseri'de Nuh Naci Yazgan Üniversitesinin (NNY) yerleşkesinde çıkmaz köpeği ve kedileri, öğrenciler ile meslek idaresinin katkılarıyla aşılanıp besleniyor.
NNY Hayvan Hakları ve Doğayı Koruma Kulübü üyesi öğrenciler, yerleşke dışındaki tilkilere et bırakıyor, akkuş ve baykuş kabilinden kuşları da yemle besliyor.
Rektörlük kabilinden kudurmuş aşıları yaptırılan köpek ve kediler, kimisi devir kütüphanede kimisi devir ise kafeteryada öğrencilere haremlik ediyor.
NNY Mühendislik Fakültesi tedris görevlisi Nükhet Ünal Rutli, AA muhabirine, öğrencilerin ferdî namına hayvanlarla ilgilendiğini görerek pakt kurmaya değişmeyen verdiklerini söyledi.
Kulüp yardımıyla hem öğrencilerin birbirini tanıdığını bununla birlikte kampüsteki hayvanların aşılama, hizmetçi ve tedavilerinin henüz birleştirme yapıldığını özetleyen Rutli, "Hayvanları aşılıyoruz, sayılarını biliyoruz ve hepsine insan veriyoruz. Böylece yerleşke içerisindeki kedi ve köpekleri arama dibine almış olduk. Kampüs haricinde da aşırı efsanevi var. Buraya çoğu kez köpekleri bırakma ediyorlar. Golden sebebi ile tutun da Sibirya kurduna denli getirip kampüsün kapısına bırakıyorlar." dedi.
Çevrede aşırı sayıda çıkmaz köpeği de bulunduğunu ve hepsini kampüse alamadıklarını dile getiren Rutli, kent Hastanesine denli bulunan düzlük süresince eksiksiz köpekleri tanıdıklarını ve beslediklerini anlatım etti.
Kampüs çevresindeki toy ortak köpeğin elden ayırt edildiğini tamlayan Rutli, efsanevi küpesizse, kısırlaştırılmamışsa takibini yaptıklarını, parasız köpeklerin iyileştirilmesi düşüncesince muktezi destekleri sağladıklarını bildirdi.
Rutli, yalnızca öğrencilerin değil bilimsel nitelikli personelin de hayvanlara gönül rahatlığı duygun bulunduğunu vurgulayarak, şöyleki konuştu:
"Kampüs yeşil düzlük bulunduğu düşüncesince yaban hayatı da var. Mesela baykuşlarımız, atmacalarımız var. Onları elle beslemiyoruz elbette ki. Yuvadan sakıt kuşlar oluyor, yaralananlar oluyor. Tedavileriyle ilgileniyoruz. Kışın da kar gelişigüzel noktayı örtünce yaban hayatı düşüncesince hizmetçi desteği sağlıyoruz. 12'ye benzeyen kedimiz, 6 da köpeğimiz var. Bunlar aşılı ve karneli hayvanlarımız. Dışarıdan gelip, burada yaşayamayacak kabilinden olanları öğrencilerimiz sahiplendirmek düşüncesince uğraşıyor. Bazı hayvanat ne evde ne yerleşke ortamında edinmek istemiyor. Öğrencilerimiz onları da bambaşka yerlere alıştırıyor. Dersleri bitince behemehâl o alana gidip hayvanları besliyorlar, alışmaları için. Hocalarımız öğrencilerimize çaça ve telkih dair dayanaklık etmek oluyor. Ellerinde mülk olmadan öğrenciler kermes düzenliyor. Bir biçimde hepsi birbiriyle yardımlaşarak hayvanları yerleşke ortamında dosdoğru ortak biçimde tutmaya çalışıyoruz."
Kanser bulunan köpeğin otama giderleri kermes geliriyle karşılandı
Psikoloji Bölümü talebesi Burak Odabaş da yurtta kaldığını, akşam olduğunda "Reis" ismini verdikleri köpekle seyir yaptığını anlattı.
Köpeklere esame verdiklerini tamlayan Odabaş, "Reis, Sarı, Puffy, Rocky, Yogi var. Reis kanserdi, tedavisi düşüncesince kermes düzenledik ve birleşen parayla tedavisini yaptırdık, iyileşti." dedi.
Beslenme ve Diyetetik Bölümü talebesi Zehra Sultan Karanfil ise üniversiteyi kazanmadan ilk de kedi ve köpeklerle iç içe olduğunu, ailesiyle çıkmaz hayvanlarıyla ilgilendiklerini söyledi.
Üniversiteyi kazandığında kampüsün kedi ve köpeklerle meşbu olmasından devlet duyduğunu dile getiren Karanfil, "Yaramaz kedilerimiz var, onlar sınıflarımıza geliyor. Köpeklerle de daima iç içeyim, oynuyorum, besliyorum. Kampüs haricinde otobüs beklerken köpekler, kız arkadaşlarımızın beraberinde duruyor, değişik ortak obje görür görmez havlıyorlar. Çok faydalarını görüyoruz. Hepsinin adı var, isimlerine alışıklar. Hasta bulunan canlarımıza aşırı üzülüyorum. Onlar elbette biberli çekiyorsa ego de biberli çekiyorum." ifadelerini kullandı.
